osman yağmurdereli sayesinde kemalettin tuğcu'nun küçük besleme sinden sonra b.ku çıkarılan bir başka edebiyat eseridir. daha önce de senaryosu 40s.f tutmayacak küçük beslemeye yaklaşık 300 bölüm çekilmişti. yaprak dökümünün de bu sezon bitmiş olması, aile babasının ölmüş olması, fikretin çoktaaaan evlenmiş olması gerekirdi. asıl sinir bozucu olan osman yağmurdereli nin şuursuzca "kardeşim, türk gençlerine edebiyatı sevdiriyoruz işte" gibisinden kasılmalarıdır. tv ye uyarlanıp suyu çıkarılan bu tip diziler yüzünden gençlerin edebiyat anlayışı ortaokulda verilen dönem ödevlerinden öteye geçememektedir.
dizi hakkında akıllarda kalan en büyük soru ise "tolga neden prezervatif kullanmamaktadır?" olmuştur. adam geleni geçeni hamile bırakıyor. pes. o kadar zenginsin bir kutu durex mi alamıyorsun? başına belalar açıyorsun sonra böyle. popomundo gibi bir dizi.
bir de gördüğüm ne kadar kız-kadın-hatun varsa bu diziyi izlerken dağılıyor. deliler gibi ağlıyor. bu da onların aile kurumuna ne kadar önem gösterdiklerinin, aslında her kadının "doğuştan ana" olduğunun bir göstergesi oluyor adeta.
eski zamanlarda ahlaksızlığın ilk önce kardeşinle evlenmek isteyen biriyle evlenmek olduğu * yeni zamanlarda ise ahlaksızlığın kardeşin kocasıyla kaçmak olduğu * bu dizi ile gözler önüne serilmiştir.
ilk bölümlerini izleyip beğenmediğim, daha sonra çevremdekiler tarafımdan muteşem dizi diye takip edilmesi sonucu yaz döneminde her öğleye doğru yayınlandığında baktığım, harika oyuncu kadrosuyla beni kendine bağlayan dizi. kitapla bazı konularda bağlantısı tok. bence dizinin başarısı senaryonun iyi işlnemesinin dışında tiyatro kökenli oyuncuların dizi de oynaması.
trt yapımı dizinin çok daha izlenesi olduğunu düşünüyorum. yeni yapım ise romanın günümüze uyarlanmış halidir ve tvdeki zırvalıklara kıyasla oldukça eli yüzü düzgündür.
Reşat Nuri Güntekin'in romanıdır. Roman tanzimat romanının devamı gibidir. Tanzimat romanındaki kültürel yozlaşma sorunu, romanda hat safhaya ulaşır. Evdeki babanın otoritesini kaybetmesi, daha doğrusu kontrolü elden kaçırması sonucunda aile darmadağın olur ve bireyler mutsuzluğa gömülürler. Geçmişte dizisi çekilmişti. Şimdi de modern versiyonu gündemde. Asıl insanın karnına ağrılar girmesine neden olan Necla ile Leyla ikilisidir. "Bu kadar mı kötülük etti size bu aile." demekten kendinizi alamazsınız. Okunmaya değer kitaptır.
bütün bir kış boyunca tüm karakterleri bildiğim halde nedense bakmadığım dizidir. bşimdi tekrarlarını kahvaltıdan sonra izlerken bike insanın gözleri musluğun ucundaki su gibi doluyor ve hatta annemden utanmasam ağlayabilirim o derece. bütün kış boyunca neden seyretmedim diye hayıflandığım dizidir.haa birde hiçbir karakter beni fikretin ki kadar musluklarım açılmasına sebep olmuyor bende. belki leyla olabilir biraz da.ama o fikret? ahh yok mu o fikret? sadece bakınca bile bir tuhaf oluyor insan. bence de o bir hüzün tanrıçası, süper babada da ne zaman görsem aynı duyguya kapılırdım zaten.
edit: mesela bugün ki bölüm -şu neclanın evden ayrılması oğuza kaçması sahnesini barından- çok feci ağlatmıştıt beni.****
mükemmellik tanımı bu dizi için az kalır. bu diziyi izlerken ağlamamak için kendimi tutuyorum, göz pınarlarım doluyor, bütün kış boyunca izlememe rağmen tekrarlarını bile izliyorum. kaçırdığım küçükcük bir ayrıntı var mı diye süper bir dizi. izlemeyenlere tavsiye ederim..
şevket in havalimanında an itibari ile oğuz u bi güzel patakladığı dizidir. lakin havaalanından yaka paça dışarı atılırken ağlayıp kardeşim o benim kardeşim demesi yürek burkmuştur.
140 tane girdisini okuduğum ve acayip bozulduğum dizi. ya arkadaşlar insan hiç mi kitap okumaz. yaprak dökümü bu diziden yıllarca önce yazılmış bir kitap. dizinin sonu hala nasıl beklenir? hadi kitabı okumadınız bunun filmi, dizisi çekildi. hiç mi seyretmediniz?
ayrıca bu dizideki en beceriksiz tip alı rıza bey. kötü bir şey olduğunda susup oturuyor ve sadece ağlıyor. olayları sonradan öğrense de olaylara müdahele etmiyor. isteseydi fikret'in dediği gibi oğuz'u o eve almayabilirdi.
şu an gösterilen dizi de ferhunde'yi çok kötü bilenler de ayrıca yanılıyor. kitaptaki ve yıllar öncesinde çekilen dizide sevtap parman'ın canlandırdığı ferhunde çok daha kötü bir karaktere sahipti. burada ferhunde, ailesini koruyor. kötü yönlerinin yanında iyi yönleri de bizlere sergileniyor. ama romanda ferhunde'nin evle ilgisi yoktur.
kitaptaki ana olaylar dizide var ama kitaba bağlı kalındığı pek söylenemez. oyuncuların yetenekleri konuşturuyor diziyi.
ve şimdiden, fragmanlarda ali rıza bey'in söylediği gibi "bu sonbaharın sert geçeceğini" tahmin etmek zor değildir. fragmanlardan görüldüğü kadarıyla, şevket hapise düşecektir, ferhunde'de kürk, mücevher, makyaj* kombinasyonlu haliyle onu ziyaret edecektir, tam o anda şevket'in sedefle elele olduğunu görecektir...
bu arada, leyla ve hayriye hanım bir cafeye giderler... leyla bir şeyler söylemek için bardaki kıza "bakar mısınız?" der, kız arkasını döner... şok! kız necla'dır... necla, leyla ve anneleri eşşekten düşmüş karpuz misali bakakalırlar...
ve zaten tahmin edildiği gibi, fikret mutlu değildir. evlendiği adamın kızıyla sorunları vardır. bahçedeki kavga esnasında ali rıza bey fikret'i ziyarete gelir... o an görülmeye değerdir.
tarafımca, kitapta olan şeylerin aynısı dizide de olacağı zannedilmektedir. git gide kitaptaki sona yaklaşılmaktadır.
yeni sezon yayınlarına eylülde başlayacak olan reşat nuri güntekin in güzel eserlerinden biridir. yeni sezonda da insanları bayagı bir ekran başına kitleyecek gibi duruyor.
