buldukları yeni şevket'le yapımcılar dizi izleyen kitleyi hiç tanıyamadığını gözler önüne sermiştir. neden mi? geçen yıl aynı kanalda yayınlana menekşe ile halil dizisini izlemeyen varsa bile duymayan yoktur sanırım. bazı kesimler tarafından çok büyük övgüler almış ve son bölümüyle o kadar tutkunu olmamama rağmen benim gözyaşlarımın dahi sel olmasına sebebiyet vermiş dizidir. o dizi de bir de mustafa vardır ki, insanlar bu diziden sonra bunun dizi olduğunun bilincinde olsalar dahi şeytan görsün yüzünü demişlerdir. ama bu akşam o mustafa bizim şevket oluverdi. siz zaten 3 senelik oyuncunuzu değiştirmekle yeterince kan kaybettiniz, bir de böyle bir hatayı nasıl yaparsınız? ***
meğer ben diziyi şevket için izliyormuşum da haberim yokmuş a sözlük. tiksindim diziden resmen. şevketçiğimin yerine gelen o sfenks kimdir, nedir. nasıl bir dizi oldu bu. diziyi ilk kez izleyen bile anlar onun sonradan geldiğini. rezil ettiniz diziyi rezil. ama yine sesleniyorum burdan yapımcılara, gelin beni dinleyin, ferhunde ve levent'le ayrı bir dizi çekin, yapraklar asıl şimdi dökülüyor gibisinden, bakın nasıl tutacak. bırakın artık, boka sardı bu dizi.
bugün, en düşük zeka düzeyine hitap ettiğini anladığım dizidir. mesela bu diziyi, takip etmeye değecek kadar sürükleyici ve belli bir derinliğe sahip bulan birisi teletubbies'in olay örgüsünde infilak edebilir. mesela dizideki her oyuncu, ruh halini en iyi yansıtan yüz ifadesiyle konuşuyor. birisi patavatsız veya dikkatleri o noktaya toplayacak bir söz söylediğinde hemen fonda bir dehşete düşme müziği çalıyor ve anlıyoruz ki o noktada ilginç bir şey oldu. yani mesela ortalama bir yaprak dökümü izleyicisi 50 kadar metre ötede bir araba topluluğundan onlarca metre yüksekliğe alevler çıktığını görse arka planda o müziği duyana kadar orada yaklaşık 100 aracın birbirine girdiği bir kaza olduğunu anlamayacaktır. veya mesela birisi bu izleyici kitlesinden birinin yüzüne gülümseyerek küfür etse o kişi kendisine küfür edildiğini anlamayabilir. bu durumu, uzun zamandır halkın başa getirdiği yöneticilerin yaptıklarına bakarak da doğrulamak mümkün.
son bölümlerinin reşat nuri güntekin'in kemiklerini sızlattığını düşündüğüm dizi.şimdi adam kalksa "senin romandaki şevketin yavuklusu sedefe şevketin maphustan arkadaşı yazıyor naaberr morruuuk" deseler "o ne be onlarda kim naptınız lan benim güzide eserime" der, tekrar mezara girer valla. yazıktır etmeyin eylemeyin bitirin şu diziyi...
Kitaptan bozma dizilerdendir. Kitabi daha bunalimdir sanki, en sonunda ali riza beyin kaderine boyun egip - simdi hangisi oldugunu hatirlamiyorum necla miydi digeri miydi - kizinin dostunun evine ailecek tasinmasiyle son bulmustur. Tv deki hali aciyi daha cok uzatir sanki , azar azar verir o duyguyu . Yara bandini yavasca cekmek gibi.. Bilmiyorum sevemedim ben, ama izleyeni cok. Reytingi bol olsun efendim .
en son ne zaman izlediğimi hatırlamıyorum. baktım beyin devrelerim yanmaya başladı, bıraktım izlemeyi. doğru karar verdiğimden hala şüphem yok. ama aklıma takılan bi soru vardı:
burdan evin reisi, ali rıza bey amca ya seslenmek istiyorum: emekli adamsın, ek gelirin yok, iki adım yola bile hep taksiyle gidiyordun. hala öyle misin?
kitaptan bozma dizi. kitapta ayrıntı verilmiyor bir şeyler ve saçma kaçmıyor dolayısıyla ama anlamadığım her dizide olduğu gibi neden hep farklı kıyafetler giyiliyor? her bölüm başka başka! neymiş leyla'nın nişanlık kıyafeti yokmuş bak bak. çok üzüldüm. söyle sponsora versin bir tane. bir mont vardı pembe , her bölümde görülen şimdi o da yok. bence daha inandırıcı yapsınlar kıyafetler her hafta aynı olsun.
yapraklarının nihayet dökülmeye başladığı dizidir. malum ilk sezon yapraklarımız birer birer dökülmüştü efenim, ikinci sezon dizi uzayınca mecburen dökülen yapraklar tekrar toplandı..
ve evet nihayet bu sezon yapraklar son kez kalıcı olarak dökülecekler kısmetse.. ilk yapraklarımız da necla ve leyla olacak haftayaki bölüm itibariyle.. daha sonra şevketin tekrar ferhundeye kaçmasını, leylanın da oğuza kaçmasını bekliyoruz.. *
o değil de ben küçük psikopat aysenin sonunu merak ediyorum. *
bu akşam, cevriye'nin adeta depresyona girmesiyle güldüren, leyla'nın dudaklarından dökülen "benim ne suçum var" sözleriyle boğazda düğüm olan bir bölümle ekrana gelen dizi olmuştur.
ferhunde'nin aileyle ilgili damat adayına anlattıkları hele de hiç bilmeyen birisinin dinlediği düşünülünce , şu fıkrayı#1753949 hatırlattı. yazık ki sonunda gülemedik.
bilgisayarımın bozulmasıyla başladı,
sonra patlamış mısır kasesinin içinden zar zor bulduğum patlamamış mısırı parçalamaya çalışıken bir şeyin parçalandığını fark ettim ama mısır sağlamdı.
evet dişim kırıldı,
yağ şisesini düşürüp kırdıktan sonra,
saç maşasını da düşürdüm.
arabayı bi yere vururum diye ödüm kopuyo.
sakar mı?
hayır değilim.
dikkatim dağınık. *
yaprak dökümünün diğer bir versiyonu da temizlik malzemeleriyle ilgili;
çamaşır suyu, cam sil, cif, porçöz ve bulaşık deterjanı.
hepsi bitmiş, he bide şampuan.
bunları yaprak dökümü olarak adlandırmak siz yaprak dökümü izleyicilerini kızdırmamıştır umarım.
dizi mi?
hayriyaanım ölsün.
sizin evinizin amına koyim diyerek başlayayım diziyi yorumlamaya. ne evmiş yahu, hem kocaman borcu sildi süpürdü, hem yeni bir ev, hem de çocuklarının eğitim masrafları için ayrılıyor. neyse orası beni ilgilendirmez de lan hem satıyorsun gönül rızalığıyla, hem de ustalara imalı imalı konuşuyon, nerdeyse kovacan. o adamların sikinde mi yav. işlerini yapıyo garipler. biz dizi başlamış başlayalı daha çözemedik sizleri, adamlar iki imalı lafından mı anlayacak. bi de öyle mağrur mağrur yürümesi, konuşması gıcık ediyor beni bu ali rıza efendinin..
ferhunde, ey ferhunde ah bir elime düşsen bak neler yaparım sana. psikolojimi bozdun benim, allah kahretsin seni emi. buradan film yapımcılarına sesleniyorum. çıkarın şu kadını diziden. bu kadar itici, bu kadar iğrenç bir bayan olur mu yahu. görün bakın o en yakın arkadaşının sevgilisini de çekip alacak elinden. ahan da buraya yazıyorum.