bu sektöre yatırım yapan ülkelerin ve şirketlerin,karlı çıkacağı bilimin gelecek vizyonudur.
kavranması gereken bir diğer nokta da, oluşturulacak olan yapay zekanın,insan zekası ile karşılaştırıldığında, nasıl değişimler göstereceğidir. burada biraz bilinç ve farkındalık da giriyor devreye.
(bkz: brain in a vat)
belki on beş yıl aradan sonra dün akşam tekrar izlediğim, ve dram ve bilim kurgu türü birleştiği taktirde ne kadar güzel filmlerin ortaya çıkabileceğini gösteren muhteşem ötesi steven spielberg filmi.
hawking'in deyisine gore yapay zeka icin insan irki bir tehdit olmayacaktir. tam tersine yapay zeka insan irkini gormezden gelecek ve umursamayacaktir.
simdi bir insanin gelistirdigi yapay zekanin , kendi kendisini gelistirmesi akabinde yaraticisini gozardi ettigini, kaale bile almadigini dusunun.
bir bilgisayarın veya bir robotun canlı zekasına benzer faaliyetler göstermesi. robotlara insan zekasına benzer bir düşünme yetisi geliştirmek sizce doğru mudur? ırklar yüzünden sürekli tartışan insanların yaptığı düşünen bir makinenin bağımsızlık istemeyeceğinden ne kadar emin olabiliriz?
son zamanlarda filmlere büyük ölçüde girmiş olan konudur aslında. bu yıl vizyona giren ex-machine ve chappie filmlerinde robotik bir zekanın(doğru cümleyse) yanında yapay zekanın getireceği temel duygularıda yargılamaya çalışmışlardı ve bu konuda ex-machine biraz daha başarılıydı. öte yandan özellikle amerikan sinemasında 90'lardan başlayarak inanılmaz bi akım var bu konuya. popüler sinemada terminatör türün en büyük örneklerindendir. öte yandan star gate, star trek veya star wars gibi efsane bilim kurgularında temel kurgularından bu konu. ulaşılabilir mi evet fakat sonuçları hawking amcanın dediği gibi mi olur orası meçhul.
yapay zeka denince matrix yerine aklıma hep the thirteenth floor geliyor.
al sana hem holografik evren hem yapay zeka. ya onlar çoktan gücü ellerine almışlarsa?
Üniversite'deyken bu dersi, ülkenin en sağlam adamlarından bir tanesinden almanın mutluluğunu yaşıyorum şu başlığı görünce. Yardırma potansiyelim tamamiyle yüksek.
Evet bu işin uzmanı olan hocam, (bkz: Prof. Dr. Ercan Öztemel) , özelde de uzun bir süre görüştüğüm, fikirlerini, anlatış tarzını çok sevdiğim çok zeki bir insandır kendisi.
Yapay zeka konusuna gelirsek,
makinaların akıllı veya zeki davranmasının birbirinden ayrılmasını sağlayan bilim dalı olarak nitelendirilebilir. Ercan hocamın anlattığı şu hadise, olayı çok güzel özetliyor.
--spoiler--
Bir gün eşim beni çıkarttı evden, akıllı fırın gelmiş. Fırınımız bozuldu, yenisini almamız lazım diye. Gittik fırını almaya. Adam saydı tüm özelliklerini ve fırın zeki dedi. Peki yemek koyduğumuzda piştiğini anlayabiliyor mu dedim? Hayır siz burdan 50dk süre belirtiyorsunuz o 50dk sonra kapanıyor dedi. Bende bunun üzerine sordum, madem zeki yemeğin piştiğini niye anlayamıyor diye. Adam şaştı kaldı. Ama hanım istediği için mecburen aldık
--spoiler--
Zeki sistemlerle, programlanmış sistemleri birbirinden ayırmak gerekiyor. Entry'leri okuduğumda şunu görüyorum ki, insanlar genel olarak bu ayrımda kalmışlar. Fırın üzerinden gidecek olursak, eğer fırın kamera yardımı, koku yardımıyla o yemeğin gerçekten piştiğine bir insan gibi karar veriyorsa, zeki sistemdir. Diğer türlü dakikasını ben ayarladıktan sonra kendisi kapanıyorsa, bu programlanmış sistemdir.
Aslında yapay sinir ağları falan gibi uzun uzun konular var da, vakit oldukça uzun uzun konuşuruz gençler.