evdeki az olan çöpü küçük bir poşete koymak, dışarı çıkarken onu yanına almak, onunla beraber metroya kadar gitmek, metrodan inip okula varınca çöpü fark etmek, çöpü okuldaki çöp kutusuna atmak.
evden çıkmak, metroya kadar gitmek, cüzdanını evde unuttuğunu fark edip eve geri dönmek, tekrar evden çıkmak, metroya geldiğinde cüzdanın içinin boş olduğu görmek, akabinde tüm kartların ve nakitin diğer cüzdanda olduğunu hatırlamak, eve geri dönmek, evden bir daha çıkmamak.
sınav bitince çantayı toparlayarak sıradan kalkmak, hocaya katlanmış şekilde sınav kağıdını verip sınıftan çıkmak, okulun kapısına gelip sigara içmek için çantayı açmak, çantayı açtığında içindeki cevap kağıdını görmek, hocaya sadece soru kağıdını katlayıp verdiğini fark etmek, koşarak hocanın yanına gidip durumu izah etmek, hiçbir şey olmamış gibi oradan uzaklaşmak.
daha fazla saymak istemiyorum, çok var çok. ama genelde evden çıkmayla ilgili bir sıkıntım var sanırım.
hızlı ve cool bir biçimde, metrobüse binmek için yürürken lök diye turnikenin böğrüme saplanmasıyla geri sektim. ulan niye çalışmıyor bu amınakodumun turnikesi diye düşünüp tekrar ittirmeye çalıştım ama nafile. arkamdaki benim geçmemi bekleyen kalabalığın etkisi ile ufaktan terlemeye başladım ve son bir kez daha turnikeye abandım. tam o anda arkadan gelen neden akbil kullanmıyor acaba sesini duymamla torpido yemiş gibi yerin dibini boylamam bir oldu. artık ne düşünüyorsam aq.
YGS'de yaptığım dalgınlıktır. Kitapçık üzerindeki yapışkanın bir tanesini hafif kaldırın demişti görevli. O sıra TC Kimlik No'mu işaretliyordum. Sonra görevlinin dediğini yapmak üzere işe koyuldum. Orada yapışkana dair ne varsa söküp, elimde buruşturarak sıraya yapıştırdım. Yanıma gelince de * fırça atıp sınavımın az daha iptal olacağını söyledi. Sonra da düzeltti insancıl bir şekilde ve yerlerine yapıştırdı. Hayatımda en çok o gün kendimi aptal hissetmiştim...
msn ile yeni tanışmışım, arkadaşım; msn den 'cam ı açsana kardeş' dedi. ben ne yaptım? kalktım odanın camını açtım. sonra da mal gibi 'olm camı neden açtırdın? buz gibi hava amk' dedim.
Az önce neredeyse 6 sayfalık bi entryle başlık açmak üzereydim lakin ekle dedikten sonra zaman aşımına uğradı lan hepsi gitti. 6 sayfa lan altı SAYFA. Evladım havuza düşmüş gibi hissediyorum sözlük.
şoförün bagajda başka çantanız kaldı mi sorusuna (hatta iki kez sormasina rağmen) Hayır demem ve bir bavulumu orda unutmuş olmami örnek gösterebilecegim basliktir.
ehliyeti yeni aldığım dönemde arabanın anahtarını arabanın üzerinde unutup, evin içerisinde 1 saat anahtarı aramamdır.
bunun dışında kontörlü hat döneminde şifreyi kazıyıp yanlışlıkla dışındaki plastik yerine şifrenin bulunduğu kartonu yağmur suyu boşluğuna bırakmam. sonra burak yılmaz gibi elimi kafama götürmüştüm.