bu lir çalış, bu cıvıltı, bu bakış,
seni bir gün tutuşturur, kül eder.
bakarsın ki ateş bacayı sarmış,
şaşarsın: nerede, ne zaman, nasıl?
iş işten geçtikten sonra anlarsın.
gece siyah, yol siyah,
ev beyaz, bembeyaz,
fener sarı!
siyah, beyaz, sarı!
yolda gezen gecenin
kör gözlerinde kara gözlükleri var...
geniş kanatları kar
martılar
oturmuşlar evin damına.
beyaz ev benziyor bir şimal akşamına!..
fenerin dört camına
dört hastanın dayanmış alınları!..
fener sarı.
ev beyaz.
gece siyah.
a....h!
<<siyah gece,
beyaz kar...
rüzgâr..
rüzgâr!>>
camlar kırıldı!
hastaların sapsarı alınları kıpkızıldı!..
kıpkızıldı kan içinde!
bir an içinde:
gece kızıl, yer kızıl
ev kızıl, fener kızıl
kızıl, kızıl, kızıl!...
Bir gemi kalkar fırtınalı limandan
ümidin rüzgarıyla şişer yelkenleri
dalgalara karşı rotası sevda koyu
inançla ufka bakar içindeki serdümen
iki mavi arasında aranır ülkesini
not düşer defterine olası yangınlardan
Bir genç kız küpeştede saçlarını tarar
altın üçgenler oynaşır alnında
dalgın bakışlarıyla kucaklar serdümeni
göğsü deniz gibi iner kalkar
sevda körfezini düşünür o da
yükselirken uzaklarda sirenlerin sesleri
Serin bir eylül gecesi su aldı gemi
küpeştesinde pürtelaş yolcular şaşkın
beklenen yangın başlamıştır artık
mavisi görünmüyor alevlerden gökyüzünün
kız yanaşıyor serdümene
fısıldıyor kulağına aşkla;
ne senin
ne denizin hatası
su alması geminin
çeyiz diye sakladığım
aşkımla sağalt yaranı
üzülme denizde yitirilen yolculara
şimdi demir çekerler haddeden
yarını olmayan kör demirciler
üzülme
gökyüzünü ve denizi hapsedemezler
Sakalları yosun tutmuş bir adam
gençliğini arıyor yitik kentlerde
karşılaştığı her yüz biraz kendisinin
aynı soruyu soruyorlar birbirlerine;
güz günü açan güller miyiz
zamansız demir alan yelkenliler mi?
gökyüzünde bulut olup
karışmadan yangınlara
varılabilir mi o ülkeye?
Camları tıkırdatan rüzgar kırıyor düşlerimi
irkilerek uyanıyorum kan uykulardan
kulaklarım kirişte
zincirleme içiyorum sigarayı gece boyunca
sesini dinliyorum içimdeki tufanın. **
dışarı çıkıyorsanız dikkat!çiçeklerle karşılaşmayın
ya da koklamayın onları,iyisi mi yüzünüzü örtün şapkanızla
ya da düşünmeyin hiç,ben bakın öyle yapıyorum
neden diyeceksiniz,insandaki sevgiliyi eskitiyor bu çiçekler
güneşe benzetiyorlar adamı,masaya vurmuş koyun bulutlarına
pek tuhaf! ben de sahanda yumurtayı kıskanırım
beni seviyorsanız dikkat!köşe başındaki camcıya sorun
o ne derse doğrudur,dalga geçmeyin adamla
üstelik beni sevmek haşlanmış pirinçleri beyazlatır
günaydın!
sabahlarınız gibidir beni sevmek,horuzun renkleri gibidir
beni sevdiniz mi yangındır artık parmaklarınız
sizi görmüyor muyum dikkat!trenlere çikolata yediriyorum
bunu her zaman yapıyorum,akılla oynamak yani
öyle trenler var ki insanı şımartıyor
çıkıp kuruluyorum pencere yanına gel keyfim gel
gidip duruyorum böylece,adımı bileceksiniz çok ülkeli adam
üstelik daha kalkma saati gelmeden trenlerin.
sokağa dökülüyorsam dikkat!bu da doğrudur oldukça
bir kanunu vardır belki,ya su içmişimdir ya da yıkamışımdır yüzümü
olmıyacak şey mi niye bakmayayım denizlere
en akıllı tarafımdır balıkla deniz tutmak.
bir cümle tuhafsa dikkat!pek tuhaftır insanın tırnak çıkardığı
sonra da boyadığı,ne demeli sonra da kestiği
korkum yok ben güpegündüz rakılar boğazlıyorum
gözlerimi batırıyorum ıstakozlara
oh ne güzel şişenin de bir anlamı oluyor böylece
kim konuşuyor ben konuşmuyorum.
bir gün çok yürürseniz dikkat!sinekler şehirde kalıyor
bütün taşıtlar paslanıyor ayrıca
pencereli yıldız,misafirli oda,bol bol öttürüyorsunuz onları
çünkü kırlara çıkıyorsunuz,şemsiyenizi bırakın ayıp
bana parmağınızdaki çiçekleri gösterin.
bir yere kapanıyorsanız dikkat!yanınızda olsun elleriniz
kim ne der bakındı işte durmadan ellerinize
dünyayı dolaşan damarlar içinde
en kemikli taraflarıyla zencileri döversiniz
en kirli yerleriyle çat kapı fakir mahalleleri
ayıptır yani insan elini temiz tutmalı biraz.
bir gün ölümü beğenmeyecekseniz dikkat!ölmeyin kolayla
kadınlara sarkıntılık edin,hoşa giden bardaklar satın alın
ya da bir aptalın yalnızlığını seçin,çiçek sulamakla olsun bu
tıkır da tıkır işleyen apartmanlar vardır ya,sakın ha
ya da her sabah
göğe bir yüz metre kollarınızla.
yanmanın kontrol dışında gerçekleşmesi olarak tanımlanabilir. 4 tane yangın çeşidi vardır.
a sınıfı yangınlar: normal olarak kor şeklinde yanan genellikle organik yapıdaki katı madde yangınları
b sınıfı: sıvı veya sıvlaşabilen katı madde yangınları
c sınıfı: gaz yangınları
d sınıfı: metal yangınları
-maddi ve manevi zarara yol açan,dikkatsizlik,ihmal,düşmanlık nedenleriyle ortaya çıkan
büyük ateş.
-çok fazla bağlı olma,yanık olma,sevme,arzulama,sevda.
-ilgili kişi için (bkz: itfaiyeci)