*asmaya üşenilen çamaşırları 2 gün sonra çamaşır makinasından hiç çıkarmadan tekrar yıkamaktır.
*tuvalete; kapağı kaldır sifonu çek yazısı asmaktır. Hiç beklemediğiniz insanlar sifonu çekmiyor bazen...
*her akşam 12 ye kadar süren alem demektir.
*her türlü zula mekanıdır.
*anahtar isteyen arkadaşlar... annelerine sövüp anahtarı vermiyorum. Hayır sonra o kızı kendi evimde gördükce bana bişeyler olur ak.
*ailenin geçerken uğrama isteği, hele etraf duman altıysa ; bol bol adrenalin..
*alemci arkadaşlara temizlik yaptırmaktır.
*maç günleri kesin şikayet demektir.
*son olarak yatıya misafir edilecek arkadaşlar çok dikkatli seçilmeli, mümkünse kusmayan arkadaşlar
- canın tv izlemek isterse izlersin kimse seni bu diziyi seyredelim diye zorlamaz
- kitap mı okumak istiyorsun al oku kimse başından kaldıramaz
- gezmek mi istedin çık gez şu saatte evde olacaksın diye bir dert yok istediğin saatte dön evine
- sevdiğin yemekleri yapar yersin
- istediğin arkadaşını eve çağır ben onu istemiyorum diyen yok
Uzun zamandir siddetli bir sekilde istedigim sey. Yurtta kalinca insan mahremiyetin degerini daha iyi anliyor. Avrupada yurt odalari genellikle tek kisilik. Turkiye de niye boyle anlamiyorum. Gerekirse sosyallikten vazgecip yalniz eve cikacagim. Ev arkadasi falan da istemiyorum..
Ben hep tek başıma ev tutup yaşamaya çalıştıkça, yalnız olamadığıma karar verdiğim durum. işten eve geldiğimde hergğn çoğalan arkadaşlar, her gelen arkadaşım yanında 1 kişiyi getirir ev de 20 kişi olursun, işten eve geldiğimde evime girdiğimde yeni yeni insanlarla tanışırdım. Hiç tek yaşayamadım ben, beyoğlu toplama kampı denilebilir.
Üniversite için istanbul’a geldiğimde bir çatı katı tutmuştum. Bir yıl boyunca yalnız yaşadım. Çok fazla arkadaş da edinmedim. Her şeyi sorguladığım ve şu anki kimliğime/karakterime büyük katlısı olan bir dönemdi. Herkes bir süre yalnız kalmalı bence.
Özgürlüğünüze balta vuracak tek şey canınızın sıkılması olacaktır. Yalnızlık özgürlükle doğru orantılıdır dememekle birlikte, yalnızlıktan canınızın sıkılması da özgürlüğünüzü kısıtlamaz sadece tadını alamazsınız.
Kişinin bilinçli olarak seçtiği bi yaşam tarzı ise, yalnız yaşamak; harika olanıdır, olağanüstüdür, gerçek yaşamın ta kendisidir.
Ama.. Ama seçilmemis, istenilmeyen bir yalnızlık; tam anlamıyla berbat ve kişiyi bertaraf edicidir.
evde çıplak dolaşmana kimsenin karışmaması demek. hayattan daha ne isteyesin? düşünsene, don yok, bi sağa, bi sola çarptıra çarptıra geziniyorsun evde. canın sıkıldığında elini donunun içine sokmadan kaşıyorsun falan. ohh... elim ayağım titriyor şerefsizim.
O nasıl bir keyif nasıl bir özerkliktir arkadaş. Bi de ay sonu gelip de kiranın tamamı ile faturaların tümünü tek kişi ödeme kısmı olmasa tadından yenmeyecek
evinizin kapisindan iceri girdiginiz an, sadece size ait dunya vardir.
biraktiginiz tum esyalar ayni yerinde durur.
evin her alani yalnizca size aittir.
isterseniz koltukta uyuyakalirsiniz, isterseniz sabah uyanir uyanmaz dans edersiniz. kimse size karismaz.
bir erkek olmadan da hayatinizi surdurebildiginizi fark edersiniz.
iste o an dunyanin en guzel ani.kimseye muhtac olmadan, her sorununuzu cozebildiginizi fark ettiginiz an, dunyanin en guclu insani gibi hissediyorsunuz.
ilk günlerde dünyanın en güzel şeyi sanıyor insan. Yansın geceler, yaşasın özgürlük modunda takılıp duruyorsun. Derken tek ben varım sofra kurulmaz şimdi atıştırayım sadece diye diye bir sofranın varlığını özlüyorsun sonra kim var zaten kafasıyla düzenden intizamdan kopuyorsun ve en önemlisi de akşam eve gelince iki kelam edecek birini arıyorsun. Çünkü hiçbirimiz farkında olmasak da yaşarken biriktiriyoruz anlatmak için. Ve yalnız kalmadan anlamıyoruz biriktirdiklerimizi.
yaşamadım; iyidir belki ama zordur, sorumluluk az oh ne rahat gibi dersin ama, maddi manevi desteksiz yaşamak, maddi manevi seni nereye götürür bilemezsin ki bence. yalnız yaşayıp, destekçilerinden, sevdiğinden, sevdiklerinden kendini mahrum bırakmayanlara eyvallah. ama ben zaten yalnız yaşıyorum, birileriyle olsam da, yine geri yalnızlığıma geleceğim, en iyisi hiç ilişmeyeyim demekte yanlıştır.
yalnız kalmak anlamına gelmeyen durumdur. sadece evini biriyle paylaşmıyorsundur ve bunda da esasen herhangi bir beis olmamalı.
çok zaman sorununuz yalnız kalmak değil kendinizle tanışıp, kendinizi anlayabilecek kadar yalnız kalamamaktır.
birini bulmak kolaydır ama kendini bulmak yalnız değilseniz imkansızdır.
Genel olarak iyi ama insan bazen kafayı yiyor. O kadar rahatlık çok iyi değil. O rahata insan bir alışınca başkasıyla yapamaz. Evlilikte rahat edemeyebilir. Ayrıca evliliği şimdilik boş verirsek insan yinede kafa dengi bir dostunun muhabbetine ihtiyaç duyabiliyor. Uzun zamandır adam akıllı görüşülmemiş bir dost çok özlenebiliyor. Ayrıca bir de şu durum var;