1984.
yangın ortasında kendini öldüren bir akrebim ben.
1985.
bu başlığa entry girmekten daha önemli bir işinin olmamasıdır.
1986.
sana ulaşmaya çalışırken üzerinde yürüdüğüm uzun ve cefakar yol.
1987.
yere düşen kar tanelerinin o masum kristal sesini duymaktır bazen tek huzur.
1988.
--spoiler --
yalnızken bir milletin idealini ruhunda taşıyorsan eğer, millet sende dipdiri yaşıyor demektir.
sen artık yalnız değilsin.
--spoiler --
ahmet şafak
1989.
bi sözlüğe bakayım bari..
1990.
yalnızlık bazen kendini bulma düşüncesidir.
1991.
gecenin bir vakti kendini ağlayarak buluyorsan bu yalnızlık tır.
1992.
yine tuvaletin kapısını açık bırakarak sıçtım.
1993.
Vitessiz arabadir yalnizlik.
1994.
Kulakliginin bile tekinin calismasidir.
1997.
yalnızlık, buzdolabında yazdan kalma bir üzüm tanesidir. -Erdal Baggal.
1999.
tatlım ocağa çay koyar mısın ? sorusunun yanıtsız kalmasıdır.
2000.
aldığın nefes sesini duyabilmek.
2001.
eve tane ile sebze ve meyva almaktır.
2002.
Düşünmektir. Sigaradır. Karanlıktır.
2003.
Yanında insanlar doluyken kendini tek hissetmendir.
Bazen de, kafeteryanın aile bölümüne oturamamaktır.
2004.
Bayramın ilk günü herkes birilerini ziyarete giderken; karısıyla, annesiyle, kankasıyla, sevgilisiyle cicilerini bicilerini giyip ordan oraya akarken, "benim için bayram tatilden bashka bi shey ifade etmioooo zathen" deyip tavuk gibi evde oturmak, sonra zırlamak, sonra da ancak üçüncü gün evden dışarı çıkmaya cesaret etmek.
2005.
Sıcak çaydanlığa bakarak tek başına çay içmektir.
2006.
yine mi bamya diyen birinin olmamasıdır yalnızlık.