yalan rüzgarı

entry57 galeri3
    28.
  1. çocukluğumuz da en önemli maçların ya da çizgi filmlerin izlenememe sebebi. hatta bizimkiler bunun gününü bile yapmıştı o derece.
    0 ...
  2. 27.
  3. bu dizi hala devam ediyormuş, bir yaşıma daha girdim. bugün abd'de 38. sezonunda, 9439.* bölümü yayınlanacak olan dizi.
    2 ...
  4. 26.
  5. 2 sene once amerika'da yeni bölümleri izlenebiliyordu. şimdi hala devam ediyor mu bilmem.

    ama ülkemizde onun yerini, çarpık ilişkileri göz önüne alırsak, aşk ı memnu aldı.
    2 ...
  6. 25.
  7. yalan rüzgarı dizisini aratmayan bir dizi bölümü yazıyorum size:
    şimdi ayrı iki çiftin geçirdiği ayrı yazın ardıdan dan dan dan...

    A:-benim hayatıma kimse girmedi, aslında girmek istedi ama ben istemedim bütün yazımı seni düşünerek geçirdim.
    G:-bundan eminim.

    bu arada herşey çok güzel devam etmektedir...
    ve ve ve yine ayrılırlar...karşılaşırlar ve sohbete başlarlar..

    A:-benim hayatımda ayşe die ankaralı bir kadın var..
    G:-benim hayatımdaki ismi biliyorsun zaten.
    ve komedi başlar

    G:-bana yalan söyledin......hadi anlat söylediğin yalanları..
    A:-peki aslında ben yazın aylin adında bir doktorla bereberdim.tatilide onunla geçirdim. sen hayatıma tekrar girdiğinde hem aylinle hem ayşeyle hem de seninle birlikteydim.( o yüzden 3 kadar telefon taşiyordu).bide içimde kalmasın ayşe merzifonlu...sık sık gidip görüşüyordum.yani sadece 1 defa buluştum da kocaman bir yalandı.farkındayım adi herifin tekiyim.
    G:-sen sadece midesizsin gerisini sittir et gitsin...
    -son-
    0 ...
  8. 24.
  9. jenerik müziği için:

    &feature=related
    0 ...
  10. 23.
  11. kırikıt'ın deni isimli sevgilisinin yağlı saçları nedeniyle çocuk yaşta travmalara sebebiyet veren çok karmaşık, karmakarışık dizi.
    0 ...
  12. 22.
  13. yalan rüzgarı tam çözüm

    Yıllar sonra gelen edit giriş editi:
    http://alkislarlayasiyoru.../icerik/232/yalan-ruzgari

    bindokuzyüz bilmemkaçlarda yayınlanmaya başlamış, beni hiç alakadar etmez. doksanlı yıllarda çocuk olmuş birisi olarak hayatımda pembe dizinin tanımını bana yapan ve o yıllarda bir erkek çocuk olarak pembe dizilerden nefret etme sebeplerini arka arkaya sıralayan manyak uzun dizidir bu. orta okul, lise hiç fark etmedi. annem her sene bu lanet şeyi izledi. bir de neden bunu hala izliyorsun deyince; " ben bunu taa kardeşin doğduğundan beri izliyorum. hey yavrum heeey!" * cevabı ile beni daha da tarumar etti. o izledi ben küfrettim. o izledi ben...

    hala aklımda bütün karakterleri. insanı en çok gaza getiren, hiç unutmamasını sağlayan şey ne diye soracak olursanız direkt cevap budur; "nefret", o yüzdendir ki beynime kazındı dizideki kaypak hayatlı şerefsizler! hepsinin isminin yazılışını bilemiycem ayrı ayrı ama okunuşunu bilirim. mesela abbott şirketi vardı. başında john vardı, oğlu jack ve kendinden genç, garip yürüyüşlü karısı jill mi ne.

    john salağın tekiydi, hep arkasından iş çevirirlerdi, kimisi şirketi toptan zimmetine geçirmeye çalışır, kimisi para araklar, kimisi karısını araklar... en son bu salak duyardı bütün olayları, üzülürdü falan, sonra baba tripleri, saf işte... napsın...
    en çok bu saf adama üzülürdüm, zoraki izlediğim zamanlarda.

    jack vardı. bu adamı hep yavuz sultan selim'e benzetirim. babasını pasif olarak görüp sonradan tahta çıkacak birisi düşün. işte jack bu. küpesi falan yoktu ama pek de acımazdı kimseye. gerekirse icabına bakardı, sokaklarda süründürürdü cenova kentinde... hey gidi jack heyy...

    victor vardı sonra. garip adamın biriydi. zengin biri düşün, kim dara düşse bunun kucağına düşüyor aynı zamanda. aslında adam özünde iyi biriydi ama çok da pislik yaptı zamanında unutmam o kötülükleri! son bölümlerde bi tane kör kadın bulmuştu, onunla evlendi, hacca gitti. umreye'de niyeti vardı ama gitti mi bilemem. ben o ara üniversiteyi kazanmıştım.

    victor'un ilk karısı vardı nicky mi neydi sarışın afet bi kadındı zamanında, ama dizi 100 sene sürdüğü için gözümün önünde yaşlandı, liseye geçtiğimde pörsümüştü. mihrap da gitti anlayacağın. bir de bunların bir kızı vardı victoria, işte o tam bi taştı. bi de kocası vardı ryan mı ne? bunların seks hayatında sorunlar vardı. kızda vaginismus vardı kesin, bi tanısını koyamadılar koca cenova kentinde! ben dedim türk hekimlerine emanet edin diye...

    ketrin vardı, zengin moruk karı. bi de hizmetçisi. bunlar da işte her bok sonradan müdahil olan 2 tip. para var, pul var gerisi yok anlayacağın. bunları pek sevmemişler, dışlamışlar sanki. hatta bi kere ketrin'i aralarına alıp "piç piç piç" diye dalga geçtiklerini gördüm... ya da belki karıştırıyorumdur...

    nina vardı. bunu çok anlatırım da özetliyim size. bu kız baştan kahpenin tekiydi, sonra bi evlend falan çocuk sahibi olunca evinin kadını çocuklarının anası oldu. düzeldi, takdir ettim. benden tam not aldı.

    cricket mı ne vardı. güzel kızdı bu. sarışın bomba, tam afet. bu da kırılgan, güzel ama başı beladan kurtulmayan avukat kızı oynuyordu. sevgilisi de ricky mi neydi. adam rock yıldızı. görsen aynı elvis çakması. bunlar bir dargın bir barışık, gidip dururlardı. biz de mal gibi izlerdik, hatta izletilirdik, cebren ve hile ile...

    bu dizi kadar illet dizi dünyaya bir daha gelemez arkadaşlar. 2 insanın efendi gibi konuşması, yalanım varsa şerefsizim, 5 bölüm sürer mi a.k ya! sonra neden 21323 senedir bu dizi devam ediyor derler. işte bu yüzden... adamlar özürlü! konuşamıyor bir bölümde, geninde yok! dizide o kadar adam var ki, yetmiyor süre. en kıytırık karakterin, hizmetçisinin eski sevgilisiyle olan seks hayatını irdelersen 12 bölümde bitmez o dizi!

    bu satırları yazarken, bunları bana yazma fırsatını veren mi diyeyim, bu şanssızlığı bana yaşatan mı diyeyim, işte o kişi olan sevgili annem diğer odada yemek yapıp dizilerini takip etmekte ve ben içimde kalmış bu derin yalan rüzgarı çelişkisi ile henüz başedemedim gördüğünüz gibi. ona suç buluyor falan değilim ama ne diyeyim onu da bilemiyorum. bir erkek yalan rüzgarı hakkında nasıl bu kadar konuşup yazabilir dersen, onu ben de anlamadım... bu entry neden bu kadar uzun oldu onu da çözemedim... vay a.k sayın seyirciler!

    son söz: yalan rüzgarı allah belanı versin!!!
    9 ...
  14. 21.
  15. ilk bölümü 26 mart 1973 tarihinde yayınlanan ve yarın itibariyle amerikan cbs kanalında 9125. bölümü yayınlanacak olan, pek de biteceğe benzemeyen dizi.
    0 ...
  16. 20.
  17. ilk okul yıllarında izlediğim ama anlamadıgım aradan 20 yıl gecmesine ragmen hala yayında olan pembe dizi. bide Ketrin Çenslır denen zat yıllardır aynı hiç değişmedi ve ölmedi..
    1 ...
  18. 19.
  19. nicky ve victor vardı ve küçük kızlarının adı da victoria idi. kimdiler, neydiler, neden vardılar hatırlamıyorum. zamanında niye seyrediyorduk hiç bilmiyorum.
    2 ...
  20. 18.
  21. yine mi? denilen dizidir. $ov tivi'de gördüm lan bugün. Yeni bölüm felan diyodu. tekrar ba$ladı galiba.
    0 ...
  22. 17.
  23. jenerik müziğinin adı nadia's theme idi. richard clayderman bestesidir.
    2 ...
  24. 16.
  25. bir pembe dizidir.çoğu çocuğun çizgi film saatine denk gelir anneside onu izleyip açmadığından çoğu o dönemin çocuğu bu diziden nefret etmektedir.
    3 ...
  26. 15.
  27. dizinin ağır abisi victor'du.
    3 ...
  28. 14.
  29. hatırlandıkca insanda tarif edilmez duygular uyandıran dizi. tuyler diken diken olmakla olmamak arasında gider gelir.bunun sebebi aynı zamanda komik hatıraları barındırmasıdır. yine de bir neslin bilincaltına yerlesip, sapkın yetişkinler olarak hayata eklenmelerine sebep olmustur.* allah dusman basına versindir.
    0 ...
  30. 13.
  31. çekimleri 1973 yılında başlayan ve hala devam etmekte olan, televizyon tarihinin en uzun süren pembe dizisi olmasıyla guiness rekorlar kitabına şimdiden girmiş bulunan bir dizidir. benim kuşağımdaki çoğu insan muhtemelen anneleriyle birlikte izlerlerdi.*
    1 ...
  32. 12.
  33. 11.
  34. 10.
  35. dizisever kişinin 28 numara ayakkabı giyerken izlemeye başladığı ve bittiğinde artık 40 numara ayakkabı giydiği dizi.
    çocuk aklın olaylar arasında bağlantı kuramayıp annesine danıştığı dizidir ayrıca.
    -anne bu kadın şu kadını tanıyor mu?
    -anne bu adam o kadının nesi oluyor?
    -anne, eşli kim?
    6 ...
  36. 9.
  37. anneannemi tarladan eve koşturan dizi.
    4 ...
  38. 8.
  39. yillarca surmesine ragmen, sadece cocuk oyuncularin buyudugu, yetiskinlerin ise hic yaslanmadigi pembe dizidir. Lauren Fenmore ve birkac karakterin daha cesur ve guzel dizisinde yine ayni isimlerle rol almasiyla iki dizi arasinda ilginc bir baglanti kurulmustur.
    0 ...
  40. 7.
  41. jenerik müziği güzeldi bir tek. piyanolu bişey vardı.
    0 ...
  42. 6.
  43. Y ve R şeklinde logosu vardı. genelde yalan rüzgarının baş harfi sanılırdı. işte o logo : http://images.tvrage.net/shows/7/6318.jpg
    1 ...
  44. 5.
  45. bilmem kaç yıldır sürmüş bölüm oyuncuları bile yeter artık ben bile çekemem bu diziyi deyip çıkmış pes pembe bir dizidir.
    1 ...
  46. 4.
  47. bazı rahatsız olunan ilişkilerin bitmesi, insana huzur veren yeni bir ilişkinin başlamasından sonraya sarkar. bundan, rahatsız edilen memnun değildir. ancak son bir kez olsun üzerinde durmak ve "bitti" demek gerekir.

    insan, kendisine rahatsızlık veren şeylerden en hızlı ve sessiz bir şekilde kurtulmaya çalışır. bu esnada huzura kavuşmasını sağlayacak olan ilişkisine, biriciğine bunların tesir etmemesi için yalan söyler. söylemek istemediği şeyleri es geçer, yok sayar, zıplar. oysa gerçek bilinmediği ve seslendirilmediği sürece can yakacaktır. yakar da.

    bir de kişi kendine "aman mutsuz olmasın", "sevmiyorum ama yine de şimdi ağlamasın", "bari bir süre bitmemiş gibi davranayım yüzüne karşı" derse hata üzerine hata yapmış demektir. kendise huzur verene olana aşkını ilan ederken, vaktinin bir kısmını da sevmediğine karşı rol yapmakla geçirmek zorunda kalır. yalan, yalana sebep olur. başta sadece "güzelimin haberi olmasa daha iyi" diye yola çıkılmışken, vakit gelir "aman bunu duyarsa benden kopar" korkusuna varılır. huzur, huzursuzluğa dönüşür; sessiz pişmanlık da yanaklardan süzülen göz yaşları halini alır.

    kişi, kendisine huzur veren, deli gibi sevdiği bebeğine, kendisine dair saklamak istediği, kendisinde kötü gördüğü şeylerden uzak ve habersiz olmasını istediği canına artık zarar vermeye başlamıştır.

    ömrü feda etmek isterken, ne kadar acizdir ki artık, günlerini kurtarmaya çalışmakla vakit kaybeder.

    oysa gerçekte kalbiyle aklıyla ve fikriyle onunla devam etmek ve kendi yokluğunda boğulmamak için çırpınır. aşkına devam etmek için debelenir durur.

    kuru bir hüzün ve kendinden nefret etmeye dönüşene kadar, aşkın ağacı, sahibinin dudaklarına muhtaçtır. o, güzelim tatlı dudaklarını çektiği vakitse, tufan.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük