üç bin küsür yıldır sürgünden sürgüne koşturulan bu "medeni" dünyanın üvey evlatları.
"biz bir zamanlar iyi insanlardık ne istediniz bizden? neden bizi canavara dönüştürdünüz? ne istediniz!" duyar gibiyim...
ya sonra?
sürüldüler
babile gideceksiniz dediler
ispanyaya gideceksiniz
frenk diyarına!
siz "başkasısınız"
bizim istediğimiz yerde yaşayacaksınız
dediler
bir somunu bir tas suyu çok görüp bir bir yok ettiler!
hiç bir yerde anıları olmadı her toprak üzerinde emanet yaşadılar. korkuyla, beş parasız ve ölerek... sonra durmadılar öc duygusuyla nesiller yetiştirdiler. büyüdüler durmadan büyüdüler zenginleştiler hesap sormak için "vahşi"leştiler! şimdi de kin ve nifak tohumu eken dünyaya nefretlerini kusuyorlar. onlara ilk taşı atan o "günahkar"dan hesap sormak için yola çıktılar!
oysa demişlerdi "yapmayın!" demişlerdi "biz size ne yaptık?"
değiştiler/ değiştirildiler
had gadia!
"bu yıl, benim değişen.
eskiden uysal bir kuzuydum,
sonra bir kaplan oldum
ve vahşi bir kurt."
"evet suçluyuz evet vahşileştik evet canavara dönüştük evet biz değiştik! ya siz?!"
hz.musaya allah(c.c) tarafından gönderilen tevrata inanan insanlara verilen isim. tabiki günümüzde tevratın bir önemi kalmamıştır kuran-ı kerim tüm dinleri kaldırmış tek ve gerçek din olan islamı getirmiştir.
ayrıca dünya ekonomisini elinde bulunduran insanların yüzde doksanı yahudidir.
şu an günümüzde yaşayanları öyle ilginç varlıklardır ki müslüman ülkesinde aslanlar gibi yerler, içerler lakin müslümanların kendi ülkelerinde yaşamalarına izin vermezler. böyledir yahudiler.
kötü niyetli olanları, islamın ilk yıllarından beri müslümanlarla karşılaştıklarında kelime oyunu yapıp, es-saamü aleyküm (belalar üzerine olsun) derler.
tarih boyunca pek çok ülkeden defalarca kovuldukları için çiftcilik yada hayvancılık gibi yerleşik hayat gerektiren işler yerine el ustalığı gerektiren zanaatler de gezici tüccarlıkta ustalaşmış halk. devran dönüp te bu ustalıklardan ve tüccarlıktan daha çok para kazanılmaya başlanması ile 16yy dan sonra zenginleşmeye başlayan ve 19yy da neredeyse tüm dünya ticaretini ve zenginliğini domine etmiş halktır.
ikinci dünya savaşı ve öncesinde avrupada ki zenginliklerine yağma olmuşsa da bugün halen dünyanın en zengin toplumudur denebilir.
aşkenazi, sefarad, mizrahi, falaşa şeklinde kendi içlerinde gruba ayrılırlar. en zekileri aşkenazi'lerdir. bu halkın museviliği seçen hazar türkleriyle ilgileri olduğunu iddia edenler vardır. yazılım, genetik, elektronik ve sosyal bilimler gibi alanları domine etmektedirler, bizim de örnek almamız gereken nokta budur.
birbirine çok sıkı bağlı bir ırktır. dededen toruna kadar tüm mensupları, dünyada kendilerinden daha üstün bir ırk daha olmadığına, öldüklerinde cennete gideceklerine ve kendileri dışındaki bütün ırkların onların düşmanı olduğuna inanırlar, inandırılırlar.
soylarının başına gelenler onları daha da hırslandırmış ve bu, ironilerini kamçılamıştır. hırs gözlerini bürümüş, birlik ruhlarıyla sinsice gelişerek dünyada yavaş yavaş söz sahibi olmaya başlamışlardır. (bkz: israil), dünyanın koynunda beslediği yılandır. dünyanın sonunu getirecek her şey, yahudi ırkının elinde pimi çekilmek üzere duran bir bombadır.
schindler' s list adlı film, yahudi ırkının nazi almanya' sında yaşadığı toplu katliamları anlatır. o filmi izlerken tüylerim diken diken olur her zaman. hiç ama hiç kimse, ne kadar yılan soyu da olsa, bu muameleye layık görülemez. insanoğlu böylesi bir zulmu ne olursa olsun kendine hak göremez. zaten her şey, "o bana yaptı, ben daha kötüsünü ona yaparım." egosunun tatminsizliğinden yaşanmıyor mu? birileri bu egoyu artık aşmalı. değilse, dünyada barış, artık sadece "bir erkek ismi" diye tanımlanacak.
yahudilerin ve onlara karşı olan ırkların düşmanlıkları dünyanın sonunu getirecek. insanoğlu, kabil in kardeşi habil' i öldürmesi hadisesine bir şey yapamadığı gibi, korkarım, bu ırk düşmanlığına da birşey yapamayacak ve bütün insanlığın kardeş olduğu kabulumuzse, kardeş kardeşi öldürmeye devam edecektir.
kabil, habil' i öldürdüğünde yeryüzünde ilk defa cinayet günahı işlendi ve kabil, ondan sonra işlenecek bütün cinayet suçlarının günahına, kıyamete kadar ortak edildi. bir ırka düşmanlık söz konusuyken bunu düşünürüm hep. o kazanı kaynatan ateşe bir odun değil, bir toz parçası bile olmak istemem. bu zihniyetle türkler de kürt kardeşlerine düşman olmamalı. hem alev aldıran hem de alevinde yanan olmamak için...
kim ne derse desin dünyada söz hakları olmayan yer neredeyse yoktur efenim.
filistinde her gün insanlık suçu işlenir ve bütün dünya sırtını döner. ama libya da bir iç savaş çıkar ve her ne hikmetse ekonomisi kötüleşen avrupa insan hakları için kaddafiye savaş açar. tuhaf. zaten amerika da ırak'a özgürlük için girmişti..
ilginç bir şekilde hem yiddish denilen Almanca'nın dialektiği olan dili hemde Ladino denilen ispanyolca diyalektiğini yaşatmaya devam eden. Üstüne birde tevrat'ı esas alıp modern ibraniceyi geliştiren halk. Yeryüzüne bu kadar dağılmış bambaşka dilleri konuşan ama hatıralarında ortak acılarla uyuyan bir millet daha yoktur herhalde.
kalpleri: çoçukları gözlerini kırpmadan bombalayacak kadar sevgiyle, akıl almaz ayak oyunlarıyla tüm dünyayı kana ve vahşete boğacak kadar saygıyla dolu siyonistlerin dini.
yahudilerin kalbi sevgiyi öncelikli kılan saygıyı önplana çıkaran akabinde olumsuzluklara karşı nefretini püsküren bir kalptir.yaptıkları her savaşı karşı taraf başlatmıştır.ve hepsinde yahudiler başarılı olmuştur.tarihte her türlü katliamı yaşamışlardır.her türlü hakareti duymuştur kulakları. sözlükte bile.