yasin tv de ( uydu kanalı ) hocanın söylediğidir.
daha doğrusu yağmurda giymek günahmış.
zira allahın rahmetinden kaçmak müslüman için uygun değilmiş.
elbette üzerimizde kıyafet olacakmış ama bunlar suyu geçirip yağmurun ( hocanın deyimiyle rahmetin ) vucudumuza ulaşmasına engel olmayacak pamuklu ya da yünlü kıyafetler olmalıymış.
hoca yağmurlu bir günde evinin penceresinden bakarken bir adamın yağmurdan kaçtığını görmüş. Hoca adama şöyle demiş; Allahın rahmetinden kaçılır mı, günah işliyorsun! adam çaresiz adımlarını yavaşlatmış. bir süre sonra Nasrettin hoca yakalanmış sağanak yağmura. neyse şans o ya, bu seferde o adam penceresinden görmüş Nasrettin hocayı. Ve "hoca hoca yağmurun rahmetinden kaçılır mı hiç?!" diye bağırmış. Hoca koşar adımla cevabı yapıştırmış;"efendi, ben yağmurun rahmetinden kaçmıyorum, rahmete basmamak için koşuyorum!"
ve yine yeniden hiç bir problem olmayan dünyamızın en önemli sorunlarından bir tanesine açıklık getirmiş olan hocamızın bizleri aydınlatmasıdır. yağmur yüce rabbimin bizlere hediyesidir. yağmurluk giyerek o yağmur tanelerinin tenimizden süzülmesi , ıslaklığın vermiş olduğu seksilik işte bunları engellemek dinimizce oldukça günah sayılan eylemlerdir. böyle hocalarımız olmasa, ıslaklığın insan bedenine katmış olduğu cezbediciliği hiç birimiz fark edemeyeceğiz. herkes yağmurluk giyecek ve o bedenlerden süzülen yağmur taneleri bir hiç olarak değerini yitirecek. hocamın bakış açısından yaklaştığımızda çırılçıplak yağmur altında denize girme eylemini gerçekleştirmiş olmam sebebiyle sevap haneme çarpı iki bonus sevaplar yazdırmış olduğum gerçeğini düşünüyorum ve dinimizin ne kadar da kutsal olduğunu bir kez daha anlıyorum. bu rahmeti iyice yaşamak için imam nikahlı eşinizle yağmur altında çırılçıplak denize giriniz efendim. bol sevaplı günler sizi bekliyor. hadi yine iyisiniz müslümanlar kaptınız iki kat fazla sevabı.
