başlığı bile açılmamasından anlaşıldığı üzere tarihi kazanlar yazarın kanıtı, alman ajanı.
birinci dünya savaşı öncesinde basra körfezi bölgesinde görünürde alman diplomat olarak çalışan gerçekte ise bir alman ajanı olan wassmuss alman lawrence olarak bilinir.
çok iyi derecede arapça ve farsça bilir, islam dinine aynı lawrence gibi ağlatacak kadar duygulu kuran okuyup ayet tefsiri yapacak kadar hakimdir.
birinci dünya savaşı başlayınca almanlar özellikle afganistan ve iran'da ingiliz alehtarlığı oluşturmak, osmanlı ile aynı safta olmaları nedeniyle güçlü bir cihat çağrısı yapmak isterler. bu doğrultuda alman ajanı wassmuss ve teşkilatı mahsusa'nın yolları kesişir.
almanların parasından ziyadesiyle yararlanan teşkilat-ı mahsusa almanlar'ın doğuda söz sahibi olma politikası drang nach osten ı istemeye istemeye de olsa destekler. wassmuss'a bolca istihbarat sağlayarak almanların iran'da mevcudiyet kurmasını sağlanır.
bu mevcudiyet o kadar güçlü olur ki bugün bile bnd ile iran istihbaratı kol koladırlar. hatta iran kürdistan demokrat partisi lideri sadık şerefkendi ve arkadaşları 1992 eylülünde berlin'in orta yerinde bir restoranda suikaste uğrar ve ölürler. saldırganlar hizbullah üyesi iki lübnanlı ve bir iranlıdır, yakalanırlar. saldırının iran istihbaratı tarafından gerçekleştirildiği ortaya çıkar ama kimse iran'a tek laf etmez. aynı şekilde iran'ın nükleer teknolojisinde fazlasıyla alman malları kullanılır. yaklaşık bir sene önce yapılan iran'ı nükleer silahsızlaştırma toplantılarında birleşmiş milletler güvenlik konseyi beş daimi üyesi yani p5 ve almanya katılmıştı. hatta p5+1 olarak haberlerde yer almıştı hatırlarsanız.
neyse efendim wassmuss'a dönersek bu adam iran'da ve afganistan'da derin ilişkilerde bulunmuş arap yarımadasında süleyman askeri ve kuşcubaşı eşref beylerle birlik olup lawrence ile köşe kapmaca oynamış. ingilizlere bir kez yakalanmış ama kaçmayı başarmıştı.
halep'te ve kerkük'te camilerde vaaz dahi vermiş "efendiler hilafet elden gidiyor" diye çanakkale savaşı'na yoğunluğu türklerden oluşan çok sayıda müslümanı osmanlı saflarında savaşmaya ikna etmişti. hatta teşkilat-ı mahsusa'nın bir elemanı, wassmuss'un bu konuşmaları için "alman ajanı olduğunu bilmesem teşkilattaki görevi bırakıp çanakkale'de savaşmaya giderdim" demiştir.
