ama napsın bu bünye, tanesini 150 sayfadan sayarsan 7 8 tane babalar gibi kitap oku oku canı sıkılıyor insanın, bir ara vermek gerekiyor bir yerde. *
ve;
(bkz: sözlük ne lan benim bu halim)
halk arasında 'aptal aptal dersleri olan öğrencinin sıkıcı ders çalışma moduna bir türlü girememesi buna bahane olarak da sözlüğü göstermesi' denilen, tıp terimi bi siktir git çay koy olan tembellik illüzyonu.
ve daha önemlisi* an itibariyle içinde bulunduğum durum. biraz daha böyle durursam da buradan açıklayabilirim ki; şimdi sinirden kendimi sikecem.
bu vizenin finali de var nasıl olsa hallederim diye düşünen baharın rehavetine kapılmış bünyenin işidir olsa olsa. ama vizeye çalışıp işi finale bırakmamak en doğrusur zira finallerden bi hafta önceki bahar şenlikleri, iyiden iyiye kendini hissettiren sıcak havalar... *
acısı fena çıkacak eylemdir. sözlükte takılmamak da çözüm değildir, kapatıp da aklında kalacaksa eğer. en iyisi kendini çok kaptırmamak. bir de "kafa izni" olayı iyi gider gibi.
her yıl bahar ve güz dönemlerinde olmak üzere toplamda iki kere tekrar edilen eylemdir. uslanmayan bünyeler için bonus olarak yaz dönemi de verilmektedir.
+kızım napıyorsun sen?
-sözlükteyim anne.
+senin vizelerin yok mu?
-var.
-neden sordun?
+hiçç...vizelere senin yerine ben girerim, o sözlük mü ne o da seni işe alır artık!
-tamam kalkıyorum anne!
zamanında bir çok versiyonuyla yapmış olduğum eylem. (vizelere çalışmak yerine pes oynamak, fm oynamak, gezmek tozmak vb.) he sonuç ne olmuştur. okul öyle böyle bitmiştir. şeytanlık yapıp kanınıza girmek gibi olmasın ama en büyük derdiniz sınav olsun germeyin bünyenizi.