şimdi çıkar alıngan bir polis bıdı bıdı eder "senin verginden bana düşen bu" diye. lan dalyarak, ben mi sana polis ol dedim? ben mi seni öldürdüm stadlarda, sokaklarda, bayramda, seyranda? seni zorla polis mi yaptım? sana asıl mesleğini yaptırmayan ben miyim?
mühendis, öğretmen, bok, püsür olmak için sınavlara girip yıllarca dirsek çürüttün. sonra ne oldu? yarak gibi işsiz kaldın çünkü ya atanamadın ya da hükümetin ekonominin anasını sikmesi yüzünden mesleğini yapamayıp mecburiyetten polis oldun. sonra 6 aylık kursta sana verdiler gazı: sen sıradan vatandaştan üstünsün. sen aslansın. sen kaplansın.
gün geldi savunmasız sivil vatandaşın barışçıl gösterisine attılar seni. gün geldi sınırdan düğün dernekle aldıkları teröristlerin döşedikleri bombaların üstüne. ve tüm bunları yaparken sizleri tarikâtlerin, cemaâtlerin kucağına ittiler. sonra o cemaâtlerin, tarikâtlerin oyunlarından sonra siz kötü oldunuz. işinizi, onurunuzu, ekmeğinizi, özgürlüğünüzü elinizden aldılar. hele hele kendilerini, yeğenlerini yasadışı işler yaparken yakaladığınızda sıra dayağına çektiler; hain bile ilân ettiler.
sizi insanlığınızdan çıkartanlara düşman olun siz polis arkadaşlar. insanlığınız için uğraşanlara değil.
bize birşey olarak dönmüyor, genel de yancı hırsızlara ihale mihale şeklinde dönüyor.
tayyip bu kadar ızdırap yetmez deyip ; yancılarını salıp, maadem taaipi sevmiosuun
o zmaan taaipin yaptıı yollardan da geçme tmaaaamıaa dedirttirerek komboyu tamamlatıyor.
para vererek kullandığımız kamu hizmetine dönüşüyor, sonra da orayı işleten firmaya ödeme yapılıyor. çünkü nedense bir garanti veriliyor o sayıya ulaşılmayınca da devlet veriyor. e abi hani nerede bu işletmeciliğin riski. adamın riski yok ki. kesin garanti alıyor ve kaybetme ihtimali sıfır.