durum basit;
hain, yani vatanı satmış bir insan sefalet içinde ölmez.
hain, kendisine yapılan "saraylarımızda kal, her masrafını karşılayalım" teklifini geri çevirmez.
hain, yastık altında sakladığı o alamadığı ilaç reçeteleri ile vefat etmez.
hain, saltanatının gideceğini bile bile mustafa kemal'i samsuna göndermez.
bu liste böyle uzar gider. taassup ehli bunu inkâr eder. bundan da anlamazlar ama biz gene bildiğimizi yazalım. inkâr onların işi.
canıma yetti buna artık link verip uzun uzun yazmayacağım. ayarı yedikçe, kafalarına beton çivisi gibi belgeleri çaktıkça yeni başlık açıyorlar, bozacı, şıracı altını dolduruyorlar.
canıma yetti resmen.
neyse kolayda bir tane varmış al buyur belgesiyle hain iti gör.
eli kolu bağlı birini ülkeden sürüp sonra vatan haini ilan eden zındıkların ilkokuldan beri beynini yıkayarak ceddine düşman olarak yetiştirdiği ve gerçekler hakkında en ufak bilgisi olmayan safdil ergen saçmasıdır, sürgüne yollanılan birine hala kaçtı iftirası atılıyor ya, bu bile atılan iftiradaki mantık hatasını gösteriyor aslında.
halil inalcık osmanlı tarihi konusunda uzmandır ve otoritedir. alın kitaplarını okuyun bu kadar basit. her osmanoğlu gibi evet diyen arkadaşım avrupa tarihine bir baksın ve dönemi ona göre eleştirsin.
istanbul ingiliz büyükelçiliği gizli belgeleri. belge no:12;
Padişah Vahdettin, Sadrazamı Damat Ferit aracılığıyla, 30 Mart 1919'da ingiltere'ye bir barış projesi sunmuştur.
Bu projeye göre :
1. ingiltere gerekli gördüğü yerleri 15 yıllığına işgal edebilecek,
2. Sultan, Osmanlı Bakanlıklarında gerekli görülen yerlere ingiliz müsteşarlarının tayinine izin verecek,
3. Her vilayete birer ingiliz Konsolosu tayin edilecek,
4. Bu konsoloslar 15 yıl süreyle Valinin yanında müşavirlik yapacak,
5. Türkiye'deki seçimler ingilizlerce kontrol edilecek,
6. ingiltere Türk maliyesini kontrol edecek,
7. Doğu halkının anlayışına göre anayasa sadeleştirilecek
ingilizler, bu anlaşma teklifini kabul etmeyince Vahdettin, yine sadrazamı Damat Ferit aracılığıyla, 8 Eylül 1919'da ingilizlere bir barış daha teklif etmiş, ancak bu seferki teklifte, 30 Mart teklifindeki şartlara bir de Doğu'da "Bağımsız bir Kürdistan" kurulmasını kabul ettiğini eklemiştir.
ingilizler bu teklifi kabul etmiş ve ingilizlerle bir gizli antlaşma imzalanmıştır.
mustafa kemal'e padişah fermanı verip 19 kişilik yaver grubu ile samsun'a gönderip anadolu'da halk hareketini başlamasına sebep olduğu için anadolu'yu türkün elinden almak isteyen ermeni ve rumlara göre göre vatan hainidir evet.
Köprüden önce son çıkışı kendisinden önce zaten geçmişler o nedenle yapabileceği pek bi şey yoktu vahdettinin . tahttan millet lehine feragat edip millet tarafında savaşamazdı da düşman elinde tutsaktı zaten üzücü bir kader..
durum zaten çok vahimken durumu kurtaramadığı için hain ilan edilmemelidir. önyargılardan kurtulun. cumhuriyetin kurulmasına büyük emekleri vardır. o parasızlıkta atatürk nasıl samsuna çıktı sanıyorsunuz.
Vahdettin tahtını kaybetmeyi göze alıp memleket kurtulsun diyerek Mustafa Kemal'i anadoluya göndermiş bir kahraman, Mustafa Kemal tarafından tahtan indirilmiş bir vatanperverdir.
Uyduruk hikayelerle aklamaya çalışmayın la. ingilizlerle işbirliği yapacaksın, yine başka bir işbirlikçi olan damat ferit e hükümeti teslim edeceksin, kurtuluş mücadelesi verenlere karşı ordu hazırlayacaksın sonra da hain değildi. Yok kahramandı. Tek tarih bilginiz youtubedan oluşuyor gelip burda ahkam kesiyorsunuz. Hainliği belgeli açın okuyun.
hangi ülkenin hainliğini sorguluyoruz ki amk? cumhuriyet kurulduğunda zaten kendisi konuyla hiç alakası olmayan bir durumdaydı. osmanlı'yı temel alıp düşünürsek, zaten batan bir ülkede ne kadar vatan haini olabilirdi ki?
tamam gerçek düşüncesi neydi bilemeyiz ama geri döndürülemez bir pozisyonda olan osmanlı'nın yıkılmasını sağlayan adam vahdettin'dir demek biraz şey.
Kaynaklar konusunda tartışılır bir sorunsal. Amma ve lakin durumu değerlendirirsek hainlik yapmak istese daha farklı bir tavır sergileyebilir di.
Bu yüzden hain sayılmamalı.