nasılsından sonra konunun bir şekilde kiloya geldiği konuşmadır. ızdırabını sikeyim bir sefer de başka şey söyle emi.
+ooo kabile reisi nasılsın?
-iyiyim sen nasılsın..
+kilo almışsın olum hayvan gibi olmuşsun.
-ehehhe, aldık biraz.(aldım amcık ağızlı ama hayvana benzetmen gerekmezdi)
bir de birden fazla kişiyle aynı anda görüşme faslı vardır.
+kabile reisi değil mi şu kezban?
**evet evet o gız.
+pişt kabilee n'pıyosun?(napıyosun ne amcık yürüyüorum, nasılsın diye sor bari, neyse konumuz o değil)
-iyiyim gızlar bankaya gidiyorum.
+okul bitti ha, tatile geldin..
-eve..
**kilo almışsın kabile.
-finaller falan aldık işt..
+yok gız almamış, vermiş vermiş.
-valla mı.
**saçmalama ya almış işte bak işte bak(o ara belimdeki yağ tabakasını iki parmağıyla sıktırır, ananı sikeyim mosmor oldu hala acıyo)
+yok yok vermiş, hem kabile zaten şişmand..
-gızlar ben kaçıyorum görüşü..(siklemediler bile)
**hiç de bile o kadar da ayı değild..
özet: vazgeçin artık şu kilolarımızdan, hayatta tartışacak daha önemli şeyler var. ızdırabını sikeyim hala mosmor sağ böbrek üstüm. :(
Yıllar sonra eski bir arkadaş ile karşılaşma durumudur.
Aslında Konuşamazsın da! Çünkü artık konuşulacak ortak bir şey kalmamıştır.
Böyle mal mal bakarsınız birbirinizin yüzüne.
kocaman bir "oohhhhh" çektirir, omuzlardan ağır bir yükü alır, hele de bu eskiden yakın olunan bir arkadaşla konuşuluyorsa, hüzün kaplar içi. mutluluk vericidir ama.
Aslında konuşamamaktır.
Çünkü aradan geçen yıllar çoğu şeyi silip süpürmüştür.
Eeee hımmmm deyip öyle birbirinizin yüzüne bakarsınız.
Sonra hadi görüşürüz deyip bir daha denk gelmemek üzere ayrılırsınız.
öyle arkadaşlarınız vardır ki uzun süre görüşmeseniz de konuştuğunuz anda sanki her gün berabermişsiniz hissi uyandırır. herkesin hayatında öyle biri mutlaka olmalı.