karşılıklı aldatmacaların kolaylıkla gerçekletirilebildiği, insanın kendisini birine ait aynı zamanda özgür hissettiği, hüsran ve hasret dolu bir son içeren ilişki şeklidir. sevgilin var mı? sorusuna var ama diye cevap verdiğinizde, karşı tarafa sizin sevgiliniz olmadığını düşündürür bu ilişki. hiç başlamamak her zaman en doğrusudur ama bazen insan yalnızlıktan bir "iyi geceler", "günaydın" mesajına muhtaç hissediyor kendini ve atıyor kendini ateşe.
kadınların yatağınızda yatarken anlattığı sözlerin arkasında duramayacağını idrak etmenizi sağlayacak ilişki türüdür. zaten kadının toplumdaki cinsiyet rollerine bakıldığında böyle bir yükümlülüğü olmadığından fazla da acı çekmez. yaşanması zor duygulardır. sevginizin şiddetine göre aylarca etkisinde kalabileceğiniz depresyonlara sebep olabilir.ama her acı bir deneyimdir. öldürmeyen acı güçlendirir önermesini doğrular ve hayatta daha az yanlışlı ilişkiler yaşamınızın kapısını açar.
gelişen teknolojiyle uzaklar yakın olmuştur lakin aşık insan sevdiğini her an değil istediği her an görebilme özgürlüğüne sahip olmalıdır.yeri geldiğinde elinde bi pasta ile sevgilisinin kapısını çalabilmelidir gecenin bi vakti.yürümez, yürüse bile ilişki ilk günkü gibi kalır, büyümez.
son bakış olduğunu bilseydim biner miydim o otobüse,
son sarılma olduğunu bırakır mıydım o belini,
son el sallamanı bilseydim bırakır mıydım o eli havada..
iki taraf da gerçekten seviyorsa ve değer veriyorsa diğerine, güzel güzel devam ediyor bu hayat, bu mesafeye rağmen!
hem sanki kendini daha çok sevmeye başlıyorsun. daha bir güzel giyinesin geliyor. daha bir dik duruyorsun, daha güzel gülümsüyorsun sanki. evet kimse inkar edemez, daha güçlü ve daha güzelsin.
hem hala sevişebiliyorsunuz. hala özlediğinde gidip kocaman sarılabiliyorsun. hala en çok onu seviyorsun. daha ne.
mutlu mutlu geziyorsun sonra, kendi halinde.
arada onun yeni biriyle beraber olma ihtimali geliyor aklına. tüylerin ürperiyor, bir sigara yakıyorsun.
sonra telefonun çalıyor. arayan o. annen, baban, dostun, abin, kardeşin.
gülümsüyorsun ve alo diyen sesinde kuşlar dans ediyor.
seven tarafından mesafeler katledilmeden. sen ne kadar uzak olsan da, aramızdaki kilometreler nasıl çoksa, ben de seni o kadar yoğun ve o denli çok sevdim denebilecek ilişkidir.
cep telefonunun, internetin olmadığı zamanlarda, büyük boy kareli harita metod defterinin ortasından sayfa kopararak sıra atlamadan yazılan mektuplarla üstelik 7 yıl yürüttük de şimdi neden yürümez merak edilendir.
biz kendimizi değil karşımızdakini üzmekten korkmuştuk hep.
farkli kisilerle yasadigim 3.5 yillik uzak mesafe iliskisi deneyimime dayanarak söylüyorum ki, yüz yüze iliskiden hicbir farki yoktur ve ikisi de götünüzde patlar.
uzak mesafe iliskisinde "ulan adam gibi göremedim bile" düsüncesi, ayrilik sonrasi adami yaralayan en önemli unsurdur. fakat bu kisinin devamli göz önünde olmamasi da güzeldir.
2 ay oldu hala özlüyorum, bir de yanimda olsaydi ohoo.
