uzak mesafe ilişkisi

entry3784 galeri95 ses3
    475.
  1. 476.
  2. sonunda bitecek olan ilişkidir. millet yakın mesafe ilişkisini götüremıyo uzaktan nasıl götürebilir onu düşünüyorum ama arada büyük aşk varsa engel değildir tabi mesafeler.
    1 ...
  3. 477.
  4. tü kaka demeden önce bir durup düşünmek gereklidir. hem sanki bir taraf kanada da diğeri pekin de değildir ya amına koyayım.* her ilişkinin artısı eksisi vardır. bunun ise tek eksisi özlemekten kaşarlanmaktır. seviyorsan ve sevildiğinden eminsen her türlü mutlu sonunu getirirsin arkadaş. çabalamadan, fedakarlık yapmadan, sevmeden sevilmeden hiç bir şey olmaz zaten.
    ***
    1 ...
  5. 478.
  6. sanki sonu hep hüsran bitecekmiş gibi gelen ilişkidir.
    4 ...
  7. 479.
  8. mantıkla hareket edilirse sevdicek üzgün olduğunda yanında olamayacaksam olmaz olsun böyle ilişki denilendir. ama kalp farklı hareket eder. mesafeler başta hep azıcık gelir. ulaşılabilirdir ama sonra görülür kü - en azından çoğunda öyledir - mesafeler hep bir şeyleri alır.
    5 ...
  9. 480.
  10. uzaklar hiç bu kadar yakından saldırmamıştı cümlesi ile başlar.
    7 ...
  11. 481.
  12. Bir yerde iyidir bir yerde kötü aldatılma oranı %90 falan. Sonra sevgilinizin karşısına bir hödük çıkıp ona bağlanması da bir risk. Gözlerine bakıp ellerini tutamadıktan sonra ne edeyim ben öyle yâri.
    2 ...
  13. 482.
  14. genellikle 'ben uzak mesafe ilişkisi istemiyorum' diyen taraflardan biri yüzünden biter.
    1 ...
  15. 483.
  16. ruhu seversin. bedeni sevenler sorar, "nasıl sevgilisiniz siz ?"
    düşünürsün, sevgiliyiz işte dersin kendine. sevgilisinizdir, burası doğru. ama temas olmaz. ne bileyim, ben bunun eksikliğini hiç hissetmedim. beni üzen, ağızlarını ayıra ayıra "nasıl aşık oldun kızıııaaam" demeleriydi. aşık oldum işte, ruhunu sevdim. bu yani.. uzak mesafe ilişkisi budur.. melek seversin. temas yok. günah yok.
    6 ...
  17. 484.
  18. olmayacak duaya amin demeye çalışmaktır. hiç yorulmaya gerek yok olmaz o iş.
    1 ...
  19. 485.
  20. 486.
  21. binlerce kez ifade ettiğim gibi "yoktur" "yoktur" "yoktur"...olduğunu sananlar kendilerini kandırırlar.
    2 ...
  22. 487.
  23. arada bulunan mesafeden ötürü sabah bir saat öğle bir saat akşam bir saat olmak üzere günlük konuşmanın üç saate tamamlandığı, ay sonu faturasının ise üç yüz tl gelmesine sebeb olup. sıçarım böyle aşkın ızdırabına cümlesinin zikerim böyle aşkın ızdırabını, versiyonuyla sitem ettiren ilişkidir.
    3 ...
  24. 488.
  25. ara sıra yorgun geminin güvenli bir limana demirlemesi gibidir. yorgun gemi güvenli limanda yaralarını sarıp, gider.
    beklentinin mantık sınırlarını aşmaması, yetinmenin bilinmesi halinde sorun oluşturmayacak, yorgunluğun güvenli dinlencesidir.
    3 ...
  26. 489.
  27. 490.
  28. en uzak mesafe ne afrika'dır,
    ne çin,
    ne hindistan,
    ne seyyareler
    ne de yıldızlar geceleri ışıldayan.
    ...en uzak mesafe iki kafa arasındaki mesafedir birbirini anlamayan.
    *
    6 ...
  29. 491.
  30. 492.
  31. dayanamazsın;

    bir gün hz musa israiloğulları arasında bir hutbe anlatıyordur.
    israiloğullarından birisi çıkıp der ki; ya musa peki bu alemde en bilgili insan kimdir?
    musa kibirlenmiş midir ne olmuştur bilinmez ama; benim der.
    allah bu durumu kınamak adına hz musa'ya; iki denizin birleştiği yerde benim bir kulum vardır ki, o her yönden senden daha bilgilidir der.

    hz musa sorar; ey rabbim, nasıl ulaşacağım peki ona?
    allah ise bir balık al ve onu içerisinde su bulunan bir kovanın içine koy. onu yanında taşı. onu nerede kaybedersen, işte o kulum orada seni bekliyor olacak diye buyurur. musa bunun üzerine yanına genç bir arkadaşını alır ve balığı suya koyup yola çıkarlar. az gider, uz gider masal misali dere tepe düz giderler.

    neresi olduğunun farkına varamadıkları bir yere gelmişlerdir. yorgun düşerler, oracıkta bir taşın üstünde uyuyakalırlar. uyurlarken balık kovanın içinden fırlar, denize atlayıp denizi yara yara gider. farkına varamaz genç. hz musa'ya söylemeyi de unutur. uzaklaşırlar oradan gece gündüz yol giderler. neticede yorulurlar yine. hz musa getir balığı da yiyelim, epey yorulduk der. genç balığın olmadığını denize düştüğünü söylemeyi unuttuğunu söyler.
    musa: işte aradığımız yer orasıdır der. neyse kısaca oraya geri dönerler. iki denizin birleştiği yer orasıdır. hızır oradadır.

    musa: ben musa'yım.

    hızır:israiloğullanndaki musa mı?

    musa: evet sana öğretilen ilimden bana öğretmek şartıyla sana uyayım mı?
    hızır: doğrusu sen benim yanımda dayanamazsın.
    musa: inşallah beni sabredenlerden bulacaksın. ben senin işlerine karışmayacağım.

    böylece deniz kıyısında yürümeye başladılar. gemileri yoktu. yanlarına bir gemi uğradığında binmek için konuşup anlaştılar.

    gemiciler hızır'ı tanıyıp üçünü de ücretsiz olarak taşıdılar.
    bir kuş gelip geminin kenarına kondu. bir iki defa denize gagasını vurdu. bunun üzerine hızır: ey musa, senin ve benim ilmim allah'ın ilminden ancak şu kuşun denize gagasını vurup aldığı su kadardır dedi ve geminin tahtalarından bir kaçını söktü. musa:

    bunlar bizi ücretsiz gemilerine aldılar sen buna karşılık gemilerini söküyorsun.
    hızır: sen benimle sabredemezsin, dayanamazsın demedim mi? dedi.
    musa birinci defa unutmuştu. kıyıya çıktılar, yollarına devam ettiler. arkadaşlarıyla oynayan bir çocuğun yanından geçerlerken hızır o çocuğu öldürüverdi. musa hemen:

    - bir suçsuz insanı öldürdün.

    musa: ben sana benimle sabredemezsin demedim mi dedi.

    devam ettiler. sonunda bir yere geldiler. yıkılmak üzere olan bir duvar kalıntısına rastgeldiler. hızır duvarı onarmak için uğraştı ve o duvarı tamir etti. musa:

    musa bu boş işlerle ne uğraşıyorsun deyince,

    hızır: işte artık yollarımız ayrılmalıdır dedi.

    ve o zamana kadar olan garip işlerin anlamlarını anlatmaya başladı;
    - önce gemi, denizde çalışan fakirlerindi. gemiyi eski göstermek istedim. çünkü sahilde bir zalim hükümdar var, güzel gemileri zorla alıyor. çocuğu öldürdüm, çünkü anne ve babası müslümandı. o ise yoldan çıkacaktı, onları da yoldan çıkarmasın diye ölmesi daha hayırlı idi.
    duvara gelince, o duvar iki yetim çocuğun idi. duvarın altında bir hazine var. çocuklar büyüyünce defineyi bulacaklar ve allah'ın rahmetini kazanacaklardı.

    sabretseydi musa öğrenecekti her şeyi,
    alim olacaktı belki de,
    ama hızır demişti,
    dayanamazsın...
    dayanamazsın işte,
    demiştim sana.
    92 ...
  32. 493.
  33. tam 24 saat 13 dakika önce bitmiştir..
    1 ...
  34. 494.
  35. çoğu zaman uzakları yakınlaştırmaya çalışırken kendini imha eden ilişki.
    3 ...
  36. 495.
  37. bir zaman sonra telefon görüşmeleri hastalık derecesinde kıskançlıktan başka birşeye yaramayan ilişki.
    1 ...
  38. 496.
  39. zordur. her seferinde yazmak istemiyorum bu başlığa fakat şuan dondum kaldım...
    küçük bir kızla konuşuyorum şuan. karşımda oturuyor. başka bir şehirde yaşıyor.

    kız: senin feysin var mı.. ?
    dkomnenos: ben seni eklerim.. =)
    kız: soyadımı bilmiyorsun ama.
    dkomnenos: öğrenirim. sen nerede yaşıyorsun ?
    kız: x şehir.
    dkomnenos: hö (!).. * o-orası, güzel mi-h...

    işte uzak mesafe ilişkisi, ismini geçtim, şehrini duyduğunuz zaman neye uğradığınızı şaşırmanıza neden olur. üşüdüm, bir kere daha üşüdüm.

    (bkz: #12993454)
    2 ...
  40. 497.
  41. bugün 12.güne girilmiş olan ilişkidir.
    4 ...
  42. 498.
  43. 2 sene yaşadım hala izlerini taşıyorum.paranız ,pulunuz,sabrınız ve arada aşk varsa her şey daha bir değerli oluyor.yaşayın.
    8 ...
  44. 499.
  45. gözden ırak, gönülden ırak.. sözünü yaşamaya mahal verecek ilişkidir.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük