edirne-kapıkule'de oturuyoruz..
babam gümrükten oyuncaklar getiriyor durmadan..
bi çuval oyuncağım var..
ama ben hepsini kırıp döküyorum tabii..gelen oyuncağı 2 gün sonra tanınmaz hale getiriyorum..
ama bi tanesi var ki..kırılmıyor bi türlü..
tank..
kırmızı bi tankım vardı..
geriye doğru çekiyosun,böylelikle kurulmuş oluyodu ve kendi kendine vını vını diye gidiyodu..duvara çıkmaya çalıştığı zaman ters dönüp tekrar bana doğru geliyodu..
en uzun süreli dostumdu(!)..
amerikan emperyalizmiyle bi ilgisi olabilirmiydi acaba tankın parçalanmamasının?
biraz zorlayın kendinizi..bi alakasını belki kurabiliriz..
parçalanmayan tank..
bu oyuncağa hayran ufak bi çocuk..
"telli araba" belirli bir yaş grubundaki erkek çocuğunun unutulmaz oyuncağıdır. bilmeyenler için açıklama: plastik bir arabanın tavanına tutturulmuş sert bir tel bulunur ucu da direksiyon gibi yuvarlatılmıştır. bizler de o dieksiyonu sağa sola çevirip araba yarışı dar yerlerden geçmece falan oynardık. *
vasifsiz isci nin hatırladığı en eski oyuncağı dedesinin almış olduğu bir futbol topudur. o zamanlar mikasa futbol topları pek modadır. bu futbol topunun peşinde hala koşmak istemektedir fakat ne devir eski devirdir ne de mikasalar eski mikasa...
tırtıl..kocaman rengarenk bir tırtıl..ipi olan, tekerlekleri olan tırtıl..yokuşta yukarıdan bırakınca kahkahalar atarak yokuştan inip, aşağıda tutulan tırtıl..sonra taşnırken annenin "artık büyüdün sen" diye attığı tırtıl..
uzunca bir sopa ucunda tekerleği vardı.sürttükçe tır tır ses çıkarırdı. bisiklet alamayanlar için üretilmişti. bunu sürerlerdi. adı varmıydı bilmiyorum ama varsa da şu anda çıkaramadım.
bir saatti o.. pembe rengi biraz daha fazlaydı mavisinden.. içinde su sandığım şey vardı..ve suda yüzen pulcuklar... pulcuklarıyla oynadığım bir kol saati.. zaman lazım değildi bana, pullu yıldızlı oyuncağım... ***
telli karaşimşekler seksen sonlarının unutulmaz oyuncağıydı. l şeklinde bükülmüş teliyle arabayı sağa sola çevirebiliyordunuz. telin saplandığı delik genişleyince daha iyi manevra kabiliyetine sahip olurdu. sokakta sürdüğünüz zaman anneniz evde sürdüzmezdi, böylede bir oyuncaktı.
tek kulagı uzun ayım,şarkı söyleyen bebegim, şarkı söylemeyen mavi bereli bebegim, barbie bebegim, uzun saçlı bebegim, kel bebegim, benden uzun kırmızı bez bebegim, yeşil saçlı lahana bebegim. hepimiz benim beşiğimde uyurduk.*
