açımasızca döven soy adı su olan öğretmen... çok güzel de bir kadındı ama çok kötü döverdi... sanırım eşi ile sorunları vardı... ah bu kadınlar tatmin olamadı mı canavara dönüşüyorlar...
bitlenmek tabi ki. bit, bitli kızlar, annenin çığlığı, kaynak su, ayy bit şampuanları, kaşıntı... bundan daha büyük bir kabus yok bence. hatta ayrıntıda kalabilecek bir şey değil kendisi.
bir arkadaşım teneffüste sıralardan birine tükürmüştü de tenefüs sonunda öğretmen ona bu yaptığını yalatmıştı. sanırım ölene dek unutamayacağım bir ayrıntıdır bu.
duzgun yazamayan arkadasiniza ogretmenin kalemi eline iple baglamasi. o ben degilim, gercekten arkadasimdi.
ishal olmus ogrencinin siraya birakmasi ve sinifin igrenc bir sekilde kokmasi, bu da ben degilim.
iki sira arasina elimin sıkısması ve sirf arkadasim okuma yapiyor diye ses cikartmam. sonunda ogretmen yuzumun kizardigini gorunce ne oldugunu sormasiyla iskencenin son bulmasi. of allah'im ne salakmisim simdi hatirlayinca anladim.
spor ayakkabının üzerine giyilen beyaz iri fırfırlı kısa çoraplar. spor ayakkabı cırt cırtlı olurdu bide, fırfırlarda spor ayakkabının üzerine güzelce yerleştirilirdi ve acayip bir tarz peşinde koşulurdu aman allahım!
kızların kafasına takılan o kocamaaann kurdela yüzünden ilk okuldaki kimsenin yüzünü hatırlamayız. birde etek açma modası vardı yeni yeni kendini keşvetmeye başlayan küçüklerin oyunu.