umut

entry883 galeri53
    108.
  1. 107.
  2. benim hala umudum var...
    böyle diyor şimdi mfö. odamda garip bir iç sıkıntısıyla geziniyorum, aklıma bir soru takılıyor''nedir umut?'' evet dünyadaki herkesin aradığı ya da yitirmek istemediği şey ama ne? in mi? cin mi? yoksa birisi mi?...
    hepimiz ''umut umut'' diyerek kendimizi mutsuzluğa itiyoruz. galiba umut denilen kavram öyle beklemekle gelmiyecek bir kavram çünkü gerçek umut insanın kendisi ve hayatta varolabilme savaşı...
    umut biraz da kendinden vazgeçmemek. sevdiğimiz ya da bizi seven insanlar sadece umudu beslerler. onları kaybedince umudumuz eksilir sadece, ama yine de tamamen yitirilmez umut...çünkü umut inatçı bir çocuktur.
    sokakta çocuklar oyun oynuyorlar ve aynı zamanda kavga ediyorlar, yoldan dolmuşlar, gökyüzünden de uçak geçiyor. dolmuş her zaman biliyor asla uçakla yarışamıyacağını ama yine de kendinden vazgeçmiyor ve küçücük bedeniyle her gün onlarca insan taşıyor...her şey umut denilen kavramla hayatta, hatta dünya bile umut olduğu için dönüyor...
    benim hala umudum var lalalala...
    0 ...
  3. 106.
  4. insana doğumuyla itibaren hediye edilen yaşama gücü.
    0 ...
  5. 105.
  6. her yıkılışta ayağa kalkmamıza neden olandır.boştur aslında sebepsizdir umutlar ama gönlü eğler yalnızca.
    0 ...
  7. 104.
  8. Pandoranın kutusundan çıkan son kötülük.
    1 ...
  9. 103.
  10. insanın bir lokma mutluluk için sürekli izini aradığı zehrini akıtan mesafeli ama güzel bir kadın.
    0 ...
  11. 102.
  12. yılmaz güney'in yavaş yavaş toplumsal içerikli politik sinemaya giriş yaptığı bol ödüllü, zamanında yasaklı filmi...

    --spoiler--
    cabbar'ın atına bir araba çarpar. atı ölen cabbar, bir hocanın peşine takılır. hoca sözde cabbar'a gizli bir definenin yerini söyleyecektir. bu uğurda cabbar, hocaya koşulsuz inanır ve karısını, çocuklarını aç susuz bırakmayı bile göze alır.
    --spoiler--
    1 ...
  13. 101.
  14. bir vakit bir yazıda anlamı kara kedi görülünce çekilen saç teline mi yüklemiştim, yoksa kedinin kendi karasına mı, şimdi hatırlayamıyorum tam olarak ama kedinin kaçışını düşünmek lazım belki, düşünürsek bazen bir arabanın altına bile saklanabilir umut ya da altında bile kalabilir -suzluk. ne dersem diyeyim, tabiri mutlaksa ne gevelersem geveleyeyim bütün yazdıklarım şaşı, olanlara karşı tüm yorumlarım şaşı, o yüzden şaşıyoruz ve şaşırmak da umutvâr bizden yana..
    0 ...
  15. 100.
  16. meksika sınırını geçmek, şişenin içindeki gemi maketinin yelkenlerini zarf belleyip, suya bır^akmak, karaya vurduğundan bihaber, ufka bakmak.. b ariz ona dream...
    1 ...
  17. 99.
  18. aslında yaşama isteğimizi oluşturan tek şey denebilir.
    0 ...
  19. 98.
  20. insanın yaşama amacıdır bu duygu. umut bitti miydi hayat bitermiş.
    1 ...
  21. 97.
  22. 96.
  23. 95.
  24. beklemeye müthiş bir gerekçedir, düşüp düşüp yeniden ayağa kalkmayı meşru kılar, defalarca daha düşeceğini bilirken.

    sabrı beraberinde getirir, savaştır kardeşi, azimdir yoldaşı.

    içine hapsolan şeytanların, yakıcı nefesine kapılan yüreğine, gözyaşlarıyla pansumandır.

    beklemek, bekleyebilmek erdemine çıkılan yolculukta heybeye koyulabilecek mis kokulu çavdar ekmeğidir.

    umut özlemdir...
    2 ...
  25. 94.
  26. 93.
  27. boş sınav kağıtlarımı dolduran, sinirlendiğimde sinirimi geçirebilen , her derdimi anlattığım tek insan. umursamaz da olsa beş parasız olup sürekli otlansa da biricik günah keçimdir.harbi adamdır.
    2 ...
  28. 92.
  29. varlığında yokluğunda bir mi senin ey umut denilen duygu. diye sorulası bir duygudur. vardır ama arada kaçar. kaçar ama arada vardır. yada hep vardır. yada hep yokktur. karışık bir duygudur.
    1 ...
  30. 91.
  31. karanlık bir tünelin ucundaki ışık hüzmesi.
    3 ...
  32. 90.
  33. insanı öldüren de umut, yaşatan da umut...
    2 ...
  34. 89.
  35. 88.
  36. içimizin ısınmasına neden olan his birikintisi.
    1 ...
  37. 87.
  38. ingilizcesi "hope" olan kelime..
    Ayrıca (bkz: Umut Tabak)
    1 ...
  39. 86.
  40. umut baharda açacak bir çiçektir bu vakit, hıdrellezde açacak.
    asker gönlümün teskeresidir, deniz kokusudur ankara'ya yolladığım.

    umut, şafak gibi bir erkek çocuğu değildir bir süredir. umut beklemektir.

    umut özlemektir.

    seni özlemek bile güzel
    seni düşünmek bile güzel

    seni sevdiğim müddetçe gencim bu sevdayı yüreğimde sakladığım müddetçe

    takvimler bana uğramıyor sayende.

    umut aşkın e halidir baharda açacak diye beklediğim

    umut gözlerindir bana bakarken benim sana sakladığım.
    1 ...
  41. 85.
  42. nazım hikmet ran şiiri.

    işler, atom reaktörleri, işler,
    yapma aylar geçer güneş doğarken
    ve güneş doğarken çöp kamyonları,
    ölüleri toplar kaldırımlardan,
    işsiz ölüleri, aç ölüleri.

    işler, atom reaktörleri, işler,
    yapma aylar geçer güneş doğarken
    ve güneş doğarken köylü aile,
    erkek, kadın, eşek ve karasaban,
    sabana koşulu eşekle kadın,
    toprağı sürerler. toprak bir avuç...

    işler, atom reaktörleri, işler,
    yapma aylar geçer güneş doğarken
    ve güneş doğarken ölür bir çocuk,
    bir japon çocuğu hiroşima'da,
    on iki yaşında ve numaralı
    ve ne boğmacadan ne menenjitten,
    ölür bin dokuz yüz elli sekizde.
    ölür bir japoncuk hiroşima'da
    dokuz yüz kırk beşte doğduğu için.

    işler, atom reaktörleri, işler,
    yapma aylar geçer güneş doğarken
    ve güneş doğarken tombul bir adam
    yatağından çıkar, dalgın giyinir:
    "bugün kimi kime gammazlamalı?
    amirin gözüne nasıl girmeli?"

    işler, atom reaktörleri, işler,
    yapma aylar geçer güneş doğarken
    ve güneş doğarken, zenci şoförü
    ağaca asarlar yol kıyısında,
    gazyağına bulayarak yakarlar,
    sonra kimi kahve içmeye gider,
    kimi saç tıraşı olur berberde,
    kimi dükkanını açar erkenden,
    kimi genç kızını öper alnından.

    işler, atom reaktörleri, işler,
    yapma aylar geçer güneş doğarken
    ve güneş doğarken mahpus kadını,
    kolları masaya bağlı sırtüstü,
    çıplak memeleri al kan içinde,
    sorguya çekerler bir bodrumda.
    sorguya çekenler cigara içer,
    biri yirmisinde, altmışlık biri,
    gömlekleri terli, kollar sıvalı
    ve kum torbaları, elektrodlar.

    işler, atom reaktörleri, işler,
    yapma aylar geçer güneş doğarken
    ve güneş doğarken gülyaprağına,
    uçak alanında sessiz pilotlar
    "h" bombası yükler tepkililere.
    ve güneş doğarken, güneş doğarken
    otomatik silahlarla biçilir
    üniversitelilerle işçiler
    ve akasya ağaçları bulvarın,
    pencereler, balkondaki saksılar.
    ve güneş doğarken devlet adamı
    konağına döner bir ziyafetten.
    ve güneş doğarken kuşlar ötüşür.
    ve güneş doğarken, güneş doğarken
    genç bir ana bebesini emzirir.

    işler, atom reaktörleri, işler,
    yapma aylar geçer güneş doğarken
    ve güneş doğarken ben bir geceyi,
    bir uzun geceyi gene uykusuz
    ağrılar içinde geçirmişimdir.
    düşünmüşüm hasretliği, ölümü,
    seni, memleketi düşünmüşümdür,
    seni, memleketi ve dünyamızı.

    işler, atom reaktörleri, işler,
    yapma aylar geçer güneş doğarken
    ve güneş doğarken hiç umut yok mu?
    umut, umut, umut,
    umut insanda...

    12 mart gecesi ve 13 - 14 mart 958
    varşova - şvider
    2 ...
  43. 84.
  44. Hala sabah oluyorsa umut var demektir.(Nihat Genç)
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük