Kolaydır. Akıllıcadır. Özünde insanca olmasa da acı çekmemek adına bir tur afyondur. Boşluğa adım atmak gibidir. Bir kere becerebildiysen eğer gerisi gelir. Herkes beceremez fakat umursamaz olmak unutamadığın yerde ciğere çekilen taze nefestir.
Sonradan da edinilebilir. Annem sürekli "takmayın, aldırmayın, geçer, söner, biter" diyerek bu illeti başıma sardı. Hoşlanmıyor değilim ama insan ilişkilerini çok etkliyor, "bana ne ya"cı oluyorsunuz ve çoğu insan sizi bu yüzden kıskanıyor. Sırf bu yüzden beni dertsiz, tasasız bilen arkadaşlarım çok oldu. Millet ağlarken ben "aman ya" havasındaydım ki hala her şeye karşı öyleyim. *
Baudelaire'nin dediği gibi sarhoş olun o halde.
Çok entelce oldu bu.
Kolaylaştırılmış anlatayım ; zihninizi oyalayın başka şeylerle.
Canınız mı sıkkın açın bir kitap okuyun. Müzik dinleyin. Sohbet edin.
Yada hiçbir şeyin ölüm kadar kötü olmadığını, ölmemişseniz durumunuzun o kadar da kötü olmadığını farkedin.
hiç bir şeyi kafaya takmamak, dert edinmemektir. iyidir bu haliyle...
bir de madolyonun diğer yüzü var, umursanmamak.... işte kötü olan budur... başkaları tarafından umursanmamak. yok sayıkmak, ne bileyim silik olmak gibi bir şeydir...
hayatta çok işe yarar, arkanızdan çok konuşulur, çok yadırganırsınız ancak zaten umrunuzda olmayacağından sorun teşkil etmez.
hep özenilir bu tip insanlara birde.
bir süre sonra alışkanlık yapan eylemdir. onu takma, bunu takma derken beyin otomatik olarak 'amaaan' moduna geçirir kendini. mutlu olmanın kolay formülüdür.
''yaa ne kadar umursamazsın, hiçbir şeyi takmaz mısın sen?'' ve diğer varyasyonlarıyla biri veya birileri gelir karşınıza oturur.
anlamazlar, asla birinin onlardan kaçmak istediğini bir türlü tam olarak anlayamazlar. cevap vermemek en iyisi olsada tarafımdan sarf edilen cümle anlayana fazlasıyla kafi gelir.
''ben umursamaz değilim, siz umurumda olmayı beceremiyorsunuz.''