bugün

gazı ve tadı çoktan kaçmış olan fakat bu yaz sıcaklığında sırf soğuk diye tatsız bir şekilde tüketilen sözlüktür.
yazarları tarafından artık sadece kahkaha aparatı olarak kullanılan sözlük.
elbette buraya yazan insanların çoğu, iyi zaman geçirmek, bilgi pekiştirmek için yazıyor. yani sözlük tanımının içermesi gereken aslında bu olmalı... ancak eğri oturup düzgün konuşmak gerekirse, politika, futbol ve diğer kategorilerin fanatikleri sayesinde, insanların centilmenlik çerçevesi içerisinde değişik düşünceleri savunabilecekleri bir yer olmaktan çıkıp, ' kalbini kırarım ' nidalarının dolaştığı bir yer olmaya başladı burası.
' herkes için adalet ' diye bağıran ancak kendini eleştirmekten muhtaçların, belli renklerin bağımlıların istediği gibi yazıp çizdiği, moderasyonun ise artık iyice kendi haline bıraktığı bir ortam durumuna döndü. yahu, adam geliyor kalbini kırarım diyor, özel mesajdan tehdit ediyor, moderasyon ancak uzun süreli çaylak yapıyor. her gün insanların savunduğu değerler aşağılanıyor, moderasyon silik butonunu kullanmıyor. aynı maçı kontrol altında tutmak isteyen ama sert fauller başlasa da kartını unutan hakem gibi...
' isteyen yazar, istemeyen yazmaz ' diyen de sonuna kadar haklıdır ancak yazmak isteyenin artık saçmalıklar arasında yazmak istemediğini savunmak da sonuna kadar hakkıdır.
iyilerin dostu kötülerin düşmanı sözlük. canım sözlük tatlı sözlük.
dün gece "shutdown" demiş rolfes'e selamı çakar, iznimi isterim.

eyvallah...

edit: sevenlerine müjdeyi vereyim; buralardaymış rolfes...
yaş itibariyle sünnetsizlerin yazar olduğuna dair duyumlar alıyorum.

(bkz: uludag sözlük sünnet zirvesi)
üye ol butonuna basıldıktan sonra ekranda görülen şartnamede yazan maddelere üç madde daha eklenmesini istediğim özlü sözlük..

- satıcı giremez
- dilenci giremez
- anketör giremez

not: tamam tamam! itiraf ediyorum bi apartumanun * girişinde yazıyordu. aynen aktarayım dedim..
yanda çıkan msnal, msnver reklamları ile baymış oluşum.
"hayat belki sözlük değil ama sözlük kesinlikle hayatın ta kendisi" dediğim kutsal oluşum.

(bkz: ilk göz ağrısı)
ideoloji ve ırksal içerikli olan ve bilgi içermeyen , sırf ırk çatışması yaratan başlıklar olmasa çok daha güzel olacak sözlüktür.
tahammülsüzlük sınırlarının meksika sınırına dayandığı sözlük. cümlenizin yarısında etiketlenip satışa sunulmanız içten bile değil.
seviyenin iyice düştüğü sözlüktür.
(bkz: bi dahada gelmem)
an itibariyle sol frame de maçın etkisinden çıkmış 3-5 arkadaşın saldırılarıyla, 16 tane holigan başlığa sahip sözlük.

an itibariyle ekşi sözlükde bu sayı: 4
itü sözlükde: 2

dir.

buda bize yazar kalitemizdeki oranları vermedeki en iyi istatistiktir sanırım.
-iyi yazarların yazmadığı, entrylerini başka sözlüklere sakladığını
-mücadele etmeye karar verenlerin kiminle mücadele etmesi gerektiğine şaşırdığını
-küfür etmenin ve argo ifadelerin kendilerini daha "matrak" ve "harbi gösterdiğini sananların aslında cehaletleriyle, sözlüğü hakeden yazarları rahatsız ettiğini
-artık neredeyse hiç kimsenin sözlüğü bilgilenme amaçlı kullanmadığını
-uzun ve espritüel içerikli, zekice yazıların kendini uzun, yazanın kendisinin bile savunmadığı "eblehçe" fikirlere bıraktığını
-bu yazarları eleştirenlerin de inatla o başlıklara entry girdiğini
-okumayan yazarların yüzdesinin gün geçtikçe arttığını
-kişilerin olduğu ortama ve kendilerine saygısının olmadığını
görmenin gittikçe daha da üzücü olduğu ortamdır.
e) Diğer sözlük yazarları ile polemik amaçlı girilmiş entryler silinir. Ayrıca siyaset ve futbol içerikli entrylerdeki polemik için yazıldığı belli olan entryler silinir.

diye bir sözlük formatı hedesi var. bu bağlamda fenerbahçe, beşiktaş, galatsaray vs., akp-mhp-chp vs., sosyalizm, faşizm, erotizm öhömm bu nerden çıktı? gibi başlıkların yarısından fazlasının silinmesi gerekir. ne yazarsan yaz karşı taraf için polemik oluşturabilir. oluştururdu. hepsi kendi çapında büyük, eleştirilmemeli ve kıyaslanamazdır. en süper düperi bunlardır zaten.

işte böyle bir formata sahip sözlüktür.
küfürün yasak olduğu, cinsellik içeren başlıkların silindiği fakat alışkanlık yapan sözlük.
entrika dolu bir yer.
çok hoş.
bir sözlük.
ilkokula okuduktan sonra başka şehre taşınırsınız da yıllar sonra birgün geri dönersiniz, yolunuz düşer. mezun olduğunuz okulu görünce sevinirsiniz, anılar falan canlanır. gidersin okula, bi bakarsın ki artık tel örgüler var çevresinde, nöbetçi falan var, içerisi de baya kalabalık. bi garip gelir, sanki içeri bi girsen hep eski öğretmenler, arkadaşlar orda olucakmış gibi gelir sana da yokturlar ya onlar orda, uludağ sözlük'te öyle. bigün bi geliyosun tamamen yabancısın, artık başkaları okuyor, oynuyor içinde. sen misyonunu doldurmuşsun, sana zevk vermiyor artık. nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan ahmakça lan.

6 yazarla sozluk donmez kardes başlığının açıldığı günü hatırlıyorum amına koyim.
uzun entry girerken birden oturumu kapatıp insanı sinir krizlerine gark edebilen oluşum. sebebinin ne olduğunu bilemem lakin sanıyorum ki uzun süre hiçbir faaliyette bulunmamam idi. entry girdiğim için fareyi falan kullanmamıştım uzun süre, ilgilenmediğimi zannedip küstü herhalde garibim.

ne diyelim yani, 6-7 bin karakter gitti boşa.
giris yaptiktan sonra verdigi mesaj ile iticilik konusunda ibrahim tatlises ve turevlerini geride birakan sozluk. kim yaziyor o salak mesajlari cok merak ediyorum gercekten.
bakıyoruz;
yeni güncelleme bulunamadı.

vah vah, hala aynı.
içerisinde birçok obsesif kişilik bozukluğuna sahip yazar bulunduran ve onların ortalığı bulandırmasıyla git gide kaliteyi düşüren oluşum. uludağ sözlük, artık benim gibi orta halli bir yazar için miladını dolduruyor ağır ağır. bunla ilintili şöyle bir de fasit daire var kısaca bahsetmek istediğim: * *

bir yazar burada doğuyor, büyüyor, gelişiyor ve zamanla 'herkes' gibi birkaç arkadaş ediniyor. * sonra bazısıyla kanka oluyor. bazılarıyla ara sıra selam sabah ediyor. sonra yeni nesilden 'arkadaşlar' * ediniyor vesaire. özetle genişletiyor çevresini yani..

belli bir zaman sonra artık sözlüğe tespitler, bilgi içeren pırıl pırıl entryler girmekten ve eğlenip eğlendirmekten vazgeçiyor. çünkü bakıyor ki burada değirmeni çeviren "emek" değil. isim yapmak.

kankalarıyla eğleniyor, birilerine ironi yapıyor. kankası bile anlamayınca ironisini, koca bir nesile atfediyor yapmaya çalıştığı ironinin anlaşılmamasını. ee sözlüğe de kusmak ve sıçmak kalıyor. nitekim sıçıyor da...

sözlüğe sıçmasının tek nedeni tüm eğlencesini ve geyğini kankalarıyla çeviriyor olması mı? hayır. ne peki? sözlüğün okunmama sorunu da etkili. adam yazıyor çiziyor*, daha sonra dönüyor bakıyor: ulan haftanın en beğenilen entyrisi kürtleri savunan bir göte, göt diyen yazarın bakınızları olmuş.. bir zamanlar onun da yazdığı o güzelim satırları kimse siklememiş afedersin. hele bir de o gün bir maç varsa.. ha zaten maç entrylerini de çoğu zaman bu amcalardan birisi doldurur. hemen ardından da siler. o an orada polemik yaratmak ya asıl amaç. ertesi güne yine hiç bir şey olmamış gibi uyanır.

peki ne olur sonra? bakıyor ki "eğlencemi kankalarla yapıyorum. sözlüğe harika(!) entryler döşesem de okunmuyorum. dünkü futbol maçı entrysinde sövdüğüm adamların tavrından dolayı olabilir diye düşünmeme de gerek yok. çünkü beynim her daim atalet halinde, düşünmek de ne?" (ki her okunmayan yazar "okunası ve inci gibi yazılar döktürüyor." da demiyorum ben.) "o halde sözlüğe tek kalan, hazmettiğim tüm eğlencenin artığını sıçmak ve birilerine musallat olup onların tepkilerine karşın kanka(ları)mla nick altında sövmek."
sonra da delikanlılıktan bahsetmek. veya tüm bu kokuşmuşluğa, adiliğe "sadece eğleniyoruz" diyebilmek. peh!

bir çok kez sinirlenip şurada sözlüğe çemkirerekten bir şeyler yazdım fakat hiç birisi bazılarını kişiliksizlikleriyle alakalı değildi. yalandan, riyadan, ikiyüzlülük ve kokuşmuşluktan tiksindiğim kadar hiçbir şeyden tiksinmem ama birilerini tanıdıkça burada, tam orta yeri olduğunu gördüm.

neticede şunu fark ettim ki bu sözlüğün dört yüzü var. (2x2)

1. sözlüğe emek veren, kaliteli entryler giren veya girmeye çalışan yazarlar.
2. entry girmek, bilgilendirmek, eğlendirmekle alakasız, polemik yazarları.
3. troll'lük yapan yazarlar.
4. bu üçünden de haberi olmayan, sözlükte troll evde pet besleyen, yurdum insanı yazalar. *
(troll'i kastetmiyorum.) tam olarak bu polemik yazarları işte o bahsettiğim amansız hastalığın pençesindekiler. adamlar yapacağı adiliği yapıyor, daha sonra sıkıyor dişini, yumruğunu. sonra yeni yazar alımlarıyla sözlüğün içine ediyor.. ve dikkat edin bunun adı da "eğlenmek."

minareyi çalıyor bu amca, peki kılıfını hazır etmez mi? "eğleniyoruz euhehue" ne kadar kolay bir çalım lan bu? kime atıyorsun ama? yenmez burada, kasma. bak, gel dürüst olalım dostum,eğlenmediğini sen de biliyorsun, saplantılı bir karakterin var nitekim, görebiliyorum. 'intikam' dediğin o çocukça şeyin peşinde gidiyorsun sen, fakat varacağın yerde kocaman bir "hiç" bekliyor seni, ardında ise boşa geçmiş onca vaktin var...
sen ve gibilerinden çok var şu memlekette, unutma. senin farkın şuraya yazıp da birilerine bir şeyler katmak olmalı; yazabilecek didaktik bir şeyler olması gerekiyor karakterinde. varsa eğer, sokaktaki adamdan farkını göster. de ki bana "ben bugüne kadar gördüğün adam değilim, o bir karakterdi, ben ise buyum." onur duyarım bundan. umarım ki öylesindir. yok ama yok.. sen her kandilde tekerlemeli mesajlar atıp iki rekat namaz kılmayan kofti insancıklar gibisin. farkın yok kimseden. şimdi koş kankana "bu piç bizden bahsediyor galiba" deyip bu sefer de bir olasılığın peşi sıra dört dolan... *
yeni geleni bağrına basan, iyi niyetli, misafirperver yazarlarla dolu sözlük.
* * *
bütün bloglar arasında en güzel temalara sahip site. görsellik tamam ama içerik bir çoğuyla yarışamaz bile. bir artı bir artıdır. ben tuttum.
aşk, nefret, kin, intikam... 32 kısım tekmili birden. şu sözlükte sol framede yazılanları görünce pencereden kavga edenleri izleyip çekirdek çitleten insanlara dönüyorum. ayıp bir şey yaptığım belki fakat ulu orta kavga eden adamların sinirlerine hakim olamamaları gibi ben de merakıma engel olamıyorum. sonra ne yapıyorsun sen o sözlüğün başında o kadar diyorlar adama.