bugün

meraktan çatlamama sebep olan oluşum, o kadar merak içindeyim ki az önceden beri hiçbir şey yapamadım. bu entriyi nasıl girdiğimi bile bilmiyorum, allahım nasıl bi şey ki acaba, meyveli falan olsa keşke. *
(bkz: kaç model bu abi)
(bkz: çok yakıyo mu)
zall'ın ağlayarak açıklama yapması halinde sempatiyle karşılanacak ve milletçe kanımızın kaynayacağı model.

yeni modelde yazarlık yok derse yazar olaraktan sarsılarak ağlarız, orası ayrı.
- referandum var mı? referandum!
moderatör olmamla detayları açıklanacak olan sanal model. ilüzyon ilüzyon.
seçim yapılsın! sözlük halkı kimi isterse o gelsin yönetime. yoksa kadrolaşma hat safhaya ulaşacak.

moderatör olmak isteyenler aday olsun. kaç tane moderatör olması gerektiğini yine sözlük belirlesin. kapalı oy sistemi ile sözlüğümüz kaliteli bir yer haline gelsin.
sözlüğün karması belli bir değerin üstünde olanlara reklamlardan elde ettiği kazançtan kar payı vereceği duyumunu aldığım yeni modeldir.
bi bokun değişeceği yok korkmayın amk, bana kalırsa sadece moderatör sayısı artacak. yoksa yine dilediğimiz gibi format dışı entryler girebileceğiz, başlıklara çılgınca boş bkzlar yağdıracağız, coştukça coşacağız aman sabahlar olmasın! duyuruyu ilk gördüğümde "aman tanrım yoksa sözlüğü daha kaliteli bi yer yapmaya mı çalışıyorlar" diye korkmadım değil tabi.
ne yazık ki, internette var olabilecek tek yönetim sistemi oligarşik bir faşizmdir. kuralları koyan, değiştiren, uyulup uyulmadığını kontrol eden, uymayanları cezalandıran; yani yasayan yürüten ve yargılayan aynı gruptur. bunun başka bir yolu ne yazık ki yoktur. kural koyucunun samimiyeti burada kuralların kendinden bağımsız üst kurullarca belirli olanlar haricinde ekstra bir kural olmaması ile belirlenebilir. yani burada devletin yasaları geçerlidir başka da kural yoktur şeklinde.

yeni yönetim modeli projesinde; bu oligarşik faşizme bir çare bulunabilir ise, ki o çare user management ile entry management ve overall sozluk managementin ayrılmasıdır -daha önce de bunu söylemiştim ama nerede bulamadım-. öte yandan bir şirkette bilgi işlem müdürüyüm ve uygulamada faşist bir diktatoryanın ne derece efektif olduğunun farkındayım. zallın bahsettiği sistem hakkında bir fikrim yok ama ne olursa olsun şu anki kadar efektif olamaycağına innaıyorum, daha özgürlükçü ya da daha baskıcı olabilir o anlamda değil söylediğim, yönetimsel anlamda karar verme ve uygulamaz mekanizmasının hızı konusundaki efektiflikten bahsediyorum.

bu konuda yapılmış ciddi araştırmalar var çünkü internetin iki büyük sorunu var; birincisi reklamcılık ikincisi Group Problem Solving ya da moderated online collaboration denen ve zallın çıkış aradığı sorun.

öncelikle; internette iki farklı yönetim var; biri şu anda aslen forumlarla ortaya çıkmış ve sözlükte de bir benzerinin -sözlük codeing altyapısının özelleştirilebilir ve çok unique yönetim araçları sunabilir olsa da-uygulandığı moderasyonlu yönetimler ve diğeri de biraz ama çok az gammazlıkla sağlanabilmiş olan peer-controlled condition. tam sağlanamama sebebi gammazlığın burada moderasyonun işini çabuklaştırmak için kullanılması, ayrı ve özel bir yönetim biçimi olmaması. şimdi bu ikisini karşılaştırır isek;

1. modere biçimini benimsemiş, gruplarda mantıklı yaptırımlar ve sonuçlar daha fazla oluyor, ama yönetimden kaynaklanan sorunların çözülme imkanı da ortadan kalkıyor aynı zamanda.
2. insanlar yönetimi anonim olmayan kuralları olan ve modere edilen forumları seçmeye daha yatkınlar, ilgi gösteriyorlar.
3. yönetimden kaynaklı sorunlarla pek yüz göz olunmayan durumlarda kullanıcılar hem gelecekte daha etkin kullanım sağlıyorlar hem de referasn oluyorlar.

lev vygotsky sosyal etkileşimin öğrenimde uzaktan ya da resimlere bakarak okuyarak öğrenimden daha etkili olduğunu söylüyor. modere etmenin, moderasyon gücünü kullanmanın dört (4)yolu var bu yolları önce adını vereceğim ve yanlarına kullanılma sıklıklarını yazacağım, altta da açıklaycağım;

(bkz: Conceptual moderation): orta derece
(bkz: Metacognitive moderation): çok az (neredeyse hiç)
(bkz: Procedural moderation): çok sık
(bkz: Strategic moderation): az (nedir bilemiyoruz içinde değiliz ---> açıklama kısmına bakın)

bunları açarsam;

Conceptual moderation: moderatorler önceden belirli bir konsept üzerinde, üyelere konsepte hakimiyet konusunda hedef gözeterek ya da genel olarak yardımcı olup hatalarını gösterirler. (gelişmeler butonu ışığını yakmak)

Metacognitive moderation: moderasyonun herhangi bir yazar ile; daha önce xxxx de böyle yapmışsın oysa aaaa da böyle demişsin diyerek metaidrak yöntemini kullanması. (sözlükte yok, entryi kim silmiş neden silmiş nasıl silmiş neden çaylak yapıldık yapan kim bilemiyoruz bu sebeple de bu yönteme uzanamıyor moderasyon, ama kişisel ilişkileri iyi olanlar ile, ya neden yaptın ilişkisi kuruyorlardır muhakkak)

Procedural moderation: moderasyonun belirli kurallar çerçevesinde başlık, entry, yazarın sözlük kaderini yönetmesi. bunu yaparken onları bağlayan bildiğimiz sözlük kuralları oluyor, bu çok ince bir yaptırım çünkü aslında sözlüğün kuralları net değil, net olmadığı içinde geniş bir kafasına göre durumu yaratıyor.

Strategic moderation: bu sözlüğün kendisini nerede kiminle rakip olarak konumlandırdığı ile ilgili, buna biraz moderatorlerin moderasyonu diyebiliriz. bir otokontrol gibi. çünkü zallın ajandasında sözlüğün ne olacağı belli, yönetimden de verili kurallar çerçevesinde, kuralların esnekliğinden yönelimle o tarafa doğru bir yönlemlendirme bekliyor. bunda sorun yok bu çok doğal bir şey. kafasındaki konumlamaya uygun davranmayanı da moderasyondan uzaklaştırarak çözüyordur zaten. öte yandan bunun kullanıcı faydası neredeyse hiç yok. kullanıcıya da direk temas etmiyor ama sözlüğü belirlediği için de aslında sözlük yönetimi üzerinde en etkili kullanım bu. çünkü bir yerde hepimizin kaderini belirliyor, zall bir gün "sözlükte ateist kalmasın" (örnek sadece saldırmayın hemen) derse kalmaz,çünkü neyin gammazlandığını bilmiyoruz, otomatik olmadığı için şikayet yöntemi yönetimin her zaman bazılarını es geç şansı var, hadi inanılmaz samimi olsalar bile gerçekten görmeme durumları da var, öte yandan yönlendirilebilir olduklarından doğal olarak zallın kafasındaki konuma sözlüğün çekilmesi 2 günü almayacaktır.

yukarıda yazdığım az/çok/sık durumu aslında genel bir araştırmada da karşılaşılan durumlar. yani her modere edilen comunity bu şekilde ve bu gelenekte yönetiliyor ise rakamlar da bu oluyor.

bir de daha önce bahsettiğim Peer controlled condition metodu var; bu yöntemde, hiç bir yönetici yok, içeri giren kullanıcılar yönetilmiyor kurallar yine de var, kullanıcıların kurallara uymasını bekliyorsun, uymazlar ise bazı kullanıcılar diğerlerini uyarırlar diye düşünüyorsun. yazarlığın sona erdirilmesi söz konusu değil ama beğeni görmeyen kendisi girmez diye de düşünüyorsun.

yapılan araştırmalarda kullanıcıların başlangıçta, eşeğin amına suyu kaçırdıkları, küfürün çok abartı kullanıldığı özelikle seksizmin ve homofobizmin başını alıp yürüdüğü ama zamanla ilişkiler oturdukça kişilerin de yerleştikçe kurallara uyulduğu ve az çok idealize bir toplumun oluştuğu görülmüş.

araştırmanın sonucunda ise; kullanıcılara (65 adet) 1. hangi yöntemde rahat ettikleri sorulmuş; bu soruya yanıtlar :

Peer controlled condition : 40
moderated collaboraiton : 25

2. Peer controlled condition durumunda diğer kullanıcılarla iletişime geçmekte zorlandınız mı? sonuca varmayacağına inandınız mı?

hayır : 56
evet: 9

3. Peer controlled condition yönetimli bir foruma üye olmayı ister misiniz?

evet : 62
hayır: 3

yanıtlar çok açık bir şekilde başıboş bırakmanın faydasından yana görüldüğü gibi. yani kurallar var, ama bu kurallar birileri tarafından uyulup uyulmadığı kontrol edilmiyor. kullanıcılardan bu olgunluk bekleniyor ve zamanla da oturuyor.

öte yandan, bizim iki sorunumuz var, birincisi devletin kanunlarının götegirerlik noktasında birilerinin kontrol ve silme işlemini yapması; tabi ikincisi bizim Peer controlled condition yönelimimiz sırasında araştırmanın sonuçlarını kesinlikle tersine çevirecek olan; sosyo kültürel tipolojimiz. (ara: türk olsaydı)

bu da bizi, moderatorlu sistemi kullanma zorunluluğuna itiyor ne yazık ki, gerçekten anarşist metodu duygusal olarak bağlı olmam nedeni ile daha çok sevdim ama işte gerçekler farklı.

şimdi bu sorunu çözdüğümüze göre; geriye sözlükteki yönetimsel sorunların kullanıcya etkileri ve oligarşik faşizmin çözümü kalıyor.

öncelikle, moderatörlerin inanılmaz wishfull thinking, empati driven ve 1 günleri 48 saat olan insanlar olmaları gerekiyor şu anki sistemde. bu da muhteşem emek isteyen ve irade isteyen bir iş.

bir ikincisi var olan kuralların idealize bir değerlendirmesinin yapılması lazım. az çok ortak olarak kayda değer kuralların konulup uygulama da ise artı kurallarla konunun genişletilmesi lazım. şimdi şu anda dünyada uygulanan bu modereli yöntemin ideal olanı nedir bir bakalım, bakalım ki uludağsözlüğün eksikleri var mı?

kurallar az ve öz olmalı: ;

// çocuklar hakkında cinsel içerik,
// copyright kontrolü
// hate speech denilen nefret içeriklerinin engellenmesi
// seksizme engel olunması
// kadın erkek cinsi, dini, siyasi suistimallere engel olunması
// başka birinin özgürlüğünü tehdit edici, reel yaşamına tehdit olacak yazıların engellenmesi
// ırk din cinsiyet temalı ayrım yapılmaması

nden ibaret, geri kalan her şeyde her konuda yazılabilir. yazılabilir ama;

bu yazılanlarda da;

// suistimale yöenlik yorum ve içerik, nefret içeriği, anti sosyal saldırı, spami multiple posting, flood, reklam, kontrolü apılmalı,

ve bu da;

// içeriğin silinmesi,

// kurallar aşıldığında uyarı

// banlama/uçurulma/çaylaklık

// paylaşımda cesaretlendirme (gammazlık)

// uygun olmayan içeriğin bir kısmının ya da tamamının kaldırılması

// gerekirse illegal içeriğin ilgili birimlere şikayeti (var şerefsiz demeyin, sözlükte bomba ihbarı yapıldığını düşünün)

buraya kadar uludağsözlük yönetiminin eksik yaptığı hiç bir şey yok. sorun demek ki kurallarda ve uygulanışında değil, uygulanışının gecikmesinde ve bu durumda yöneticilerde.

bu söylediğimi yöneticilerde sorun var olarak almayalım yalnız çünkü yukarıda yazdığım gibi;
--spoiler--
""öncelikle, moderatörlerin inanılmaz wishfull thinking, empati driven ve 1 günleri 48 saat olan insanlar olmaları gerekiyor şu anki sistemde. bu da muhteşem emek isteyen ve irade isteyen bir iş.""
--spoiler--
belki sayı az, belki sayı çok, büyük ihtimalle sayı az çünkü yetersiz sürenin önüne geçmenin tek yolu online sürelerini arttırmak ki gönüllü bir iş olduğuna göre imkan olsa zaten kendileri bunu çözerlerdi.

bu durumda sayıyı arttırıp aynı anda online olan yönetici adedini yükseltmek lazım.

yöneticilerin yönetilebilirliği için ayrı bir birim oluşturmak lazım, bu ikisininin birbiri üzerinde tahakkumunun sınırlarını belirlemek lazım.

modere edilen topluluğun; anlık moderesinden hemen sonra bu konuda teati yapmasının önünün açılması, kimlikler çok önemli değil, ama teati için ayrı bir birim olur ise ve modere edilmiş entry/başlık ya da üyelik üzerinde modere eden yönetici sebebini belirttikten sonra ayrı bir kurula gider ise bu durum, yazar da konu hakkında teatisini oraya gönderebilir, teati sonucunda bu kurul/kurul üyesi yazarı haklı bulur ise o zaman belki bir regenerate yaşanabilir. tabi teati -mehmetin ya ahmet de şurada şöyle yazmış, o yapıyor ben neden yapamıyorum olur ise, bu durumda kurulun yapması gereken bir başka moda ahmetin durumunu iletmek olacaktır-

aynı zamanda, entry ve başlık yani içerik yönetiminde muhteşem olan bir bireyin sosyal yönetimde ve daha önce söylediğim Strategic moderation konusunda zallın arzusuna göre sözlüğü yönlendirme de de muhteşem olması söz konusu olmayabilir ki zaten herkes o kadar donanımlı olmak zorunda değil,

bu durumda da stratejik yönelim için ayrı bir mod birimi de kullanıcı yönetimi için ayrı bir mod birimi de olmalı ki adamın entrysinden bir sinirle gaza gelip adamı çaylak edip neden oldu sorusunu sormasının önüne geçilmesi engellensin.

bu durumda :

zall --> stratejik moderasyon kurulu --> içerik moderasyonu --> içerik teati - kontrol birimi --> yönetici moderasyonu --> kullanıcı moderasyonu --> kullanıcı teati - kontrol birimi

gibi bir sistem ideal görünüyor tabi yukarıdaki sıralama ile.

yani zall sözlüğü konumlandırır kafasında, bunu stratejik moderasyona iletir. burasının 3 kişi olması bence yeterli, en önemli birim bu olacak gibi. okeye dördüncü olarak zall dahil değil bu birime yani şöyle aslında, zall ile birlikte 3 kişiler ki son karar zallın olsa da bir oylama durumunda eşitlik sağlanmasın hiç. bu sebeple aslında 2 kişi + zalldan oluşan bir kurul. (kurula alınırken ben zallın yerinde olsam, tek bir kriter arardım yeterince paragöz olması, bu kurulda dini ve siyasi açılımları tamamen önler : D )

bu kurul zallın ve kendi aralarındaki iletişimin sonucunda; içeriğin yönleneceği tarafı seçiyorlar, bu uzun kısa ve orta vade de olarak planlanabilir, kış geliyor seçim de var, akpden reklam gelebilir akp içerikli entrylere dikkat edelim demek gibi mesela, ya da chp farketmez. ya da başka örnmek vereyim yeni bir server alıcaz hp başlıklarına dikkat vs gibi, ya da sadece devletin kanunları ve toplumsal dinamikler gibi.

içerik moderasyonu, içeriği denetler. bu kadar. başlık editler siler, entry siler, bunlara gammazlar yardım eder şikayet yolu ile, bu anonim bir yöntem olmasına rağmen gammazlık da hakettiği yeri buldurulmalı. gammaz olmayı beceremeyenler de gammazlıktan alınlaı ama tabi bunu yönetici moderasyonunda anlatcağım.

içerik modere ettik, birisi gammazladı adamın entrysini, girdi baktı yönetici evet doğru bir gammazlama olmuş dedi, tuttu sildi. yazar bunu konuşmak isteyecek, konuşacağı kişi kesinlikle silen olmayacak. bunun böyle olması her iki tarafa da sike sike nezaket verecektir süreç boyunca. teatiyi yapan baktı ki yazar haklı o zaman geri alacak entyri. ya da silinen entry düzeltildiğinde mod kontrolüne yani silene değil bu birime gidecek. birim bakıp yeniden silebilir ya da canlandırabilir.

bu birimin yani teatinin ve içerik moderatorlerinin ve ayrıca gammazların günlük işlerini ise yönetici moderasyonu kontrol edecek. bir suistimal varsa gerekli yaptırımları gözetecek. gammazlar için içerik modu ya da teati modu not düşebilir gammazlığı alınsın diye. bu birim buna karar verecek. bu birim ayrıca kullanıcı moderatolerini de ve onların teati birimini de modere edecek denetleyecek. bir nevi personel performans değerlendirmesi gibi.

kullanıcı moderasyonu ise, içerik moderasyonu ve içerik teati biriminden gelen geri bildirimler vasıtası ile kullanıcının sözlük içi kaderini belirleyecek, uçurma, çaylak yapma vs işlerini. ama kendisi hedef belirterek değil. kendisi kafasına göre bir kullanıcıyı çaylak edemeyecek. o kullanıcı çoktan haketmiş olsa bile.

yani içerik moderasyonu kullanıcıya bu adam hep böyle notu düşer, teati de evet bence de der ise o zaman o yazarın durumunu önüne alıp değerlendirecek.

bu birimin işi de bitince kullanıcı görüşmek isterse kullanıcı teati birimi ile görüşecek, bu birim direk geri alma yapamaycak sadece kullanıcının haklı olduğuna kanaat getirir ise o zaman kullanıcı yönetiminden kararını gözden geçirmesini isteyebilir.

okuyan herkese teşekkür ederim.

FeldMareşal Baron Jack von Skellington
28 Eylül 1942 Pippet Bataklığı - Ukrayna

kaynaklar :

1. http://www.emoderation.com/services/moderation
2. http://www.marcomprofessi...ionals-collaborate-online
3. http://vsee.com/blog/?p=791
4. http://www.socialmediatod...ionals-collaborate-online
pkklıları göt edince artık 10 değil 25 gün çaylaklık alacağımızın kesin olduğu biçim.
(bkz: az sonra)
fettoşçulara ve pekakalılara hiç bir şekilde karşı entry giremememize sebebiyet verecek olan modeldir.
şu an itibari ile bu hainlere karşılık verdiğinizde 10 gün olan çaylaklık süresi artık 1 ayamı çıkar 2 ayamı orasını yönetim tayin edecek.

(bkz: hainler yaşadı)
sözlük için sevindirici olay, moderasyon buradaymış dedirtti bize.
yazar alımlarında 10 tane bilgi entry giren yazar oluyor. eğer kaliteli adamlar istiyorsanız bu kesinlikle değişmelidir.
zannımca zall'ın 26 temmuz'daki isyan bayrağına karşılık olaylar büyümeden aldığı önlemdir. isyana 3 gün kala böyle bir açıklama yapılması tesadüf olamaz değil mi? *
zall ın;

efendiler,

uludag sözlük şeyhlerin dervişlerin sözlüğü değildir..

diye başlayarak duyuracağı yönetimdir.

kıfsmet bu işler hep.
sorun çıkarları uçurmak politikasının benimseneceği yeni yönetim modelidir. dediydi dersiniz.
merakla beklenen modeldir, umarım devrim niteliğinde olur çünkü açıklara yama artık yetmez.
moderator olacağım ve kara listemdeki banlayacağım yönetim modeli. *
2-4-2-2 ile hücuma geçilecekmiş.
(bkz: hanım koş atımı getir)
zall'ın diktatörlükten ayrılma düşüncesi mi var? yoksa kalitesiz entrylere karşı bir model mi geliştirecek.

trolleri, provokasyon ve hakaret eden düşüncesizleri temizlemek gibi sert tedbirleri varsa her zaman yanındayız. adamın entrysi siliniyor yaptırım yok. cezalar artırılsın.
parlementer sistemden direkt başkanlık sistemine geçiliyormuş gibi yazarlar arasında heyecan yaratmıştır. gelişmeleri ajanslardan takip ediyoruz.
yapılacak olan devrimci bir model ise.. biraz kan akacağa benziyor..
kansız devrim olmaz ne de olsa..

beklemedeyiz.. hazırız..
iyi yönde bir değişiklik ise statükocuların beğenmeyeceği değişiklik olacaktır. bu sayede sözlükte çoğunluk olan statükocu miktarı azalır.
moderatörlerin üzerindeki baskıyı kaldırmak olabilir, ki 4 moderatör, bu çapta bir sözlük için geçekten çok az.
her türlü siyasi, anket tadında ve cinsel fantezi içerikli başlık açmaya kısıtlama getirilebilir. faşist bir yöntem olmakla beraber, forum tarzını engellemekte başarılı olabilir. ama faşist bir sözlükte kim yazmak ister? o da ayrı mesele.
sözlüğün görünümünde değişiklik yapılacağına dair söylentiler vardır. ama, pek ihtimal verilmemesi gerekir. en azından, gelişmenin başlığına bakıldığında "yeni yönetim modeli" demektedir. görüntü değiştirmek, yönetim modeli değişikliğine girmez.
moderatör- gammaz- yazar arasında ara kadrolar oluşturulabilir. bu da mantıklıdır. seçilmiş bazı gammazların yetkileri, moderatörler kadar olmasa da, genişletilebilir.

velhasıl, vatana millete hayırlı olsun. umarım, fazla merakta bırakmazlar. kırmızı kurdelemi bağladım bilgisayara, elimde makas bekliyorum. açıklanınca, keseceğim.
güncel Önemli Başlıklar