ailesinden aldığı terbiye, saygı vs. bilimum ahlaki kuralları memleketinde bırakıp başka bi hayat yaşasa da aslında o da bir çerkes.
(bkz: cauliflower dick)
ben değilim. anlamadığım nokta, neden mutlu olayım ki çerkes kökenliyim diye. türk, kürt, çerkes, laz fark eder mi hangi milletten olduğun, insan olduktan sonra.
Garip bir mikro milliyetçilikleri olan etnik topluluğa üye yazarlardır. istiklal harbinde zararlı olmuş ama sonrasında kendi çapında böbürlenmekten öteye gidememiş zararsız bir hale dönmüştür. Hatun olanlarının da birçoğu güzel değildir eminim. onlar efsane. Ha kişilik olarak hatunları hürmetlidirler.
mikro milliyetçiliklerine geri dönersek, köylerde, orada burada kurdukları derneklerde Moskofla savaştıkları zamanın kahramanlıklarıyla avunurlar. şöyle bakınca acımamak elde değil. Sen doğduğun topraklarda sürül, binbir acıyı çek, bundan bilmem kaç yüzyıl önceki ve tekrarlanmamış hikayelerle bir milli bilinci ayakta tutmaya çalış. Kürtler gibi de değiller ki ellerinden birileri tutsun da kendilerine daha da yapay tarih yaratsınlar.
Neyse ben bir türkçü olarak onların mikro milliyetçiliklerine kızmıyorum, zararsızlar, o kadar çile çekmiş, vatanından sürgün yemiş bir halk herhalde mikro milliyetçiliklerini istiklal harbindeki gibi tekrardan bize çevirecek halleri yoktur.
en azından tavsiye etmem ben.
kafkas kökenli yazarlardır. kuzey kafkas halklarından biri olan çerkeslerdir bu yazarlar. beyaz ırkın en nadide örneği ve beyaz ırkın atası sayılırlar. bir çok yönden, doğu kökenli slavlar ve türklerden farklıdırlar. sınıfımdaki diğer kafkas kökenli dostum, benimle konuşmadığı ve arkadaş olmadığımız önceki dönemde bile beni sarı ırktan ayırmış, çerkes olduğumu anladığını söylemişti.
mustafa kemal'i yarı yolda bırakmayan, milli mücadele döneminde bir zamanlar meclis ve halk için "anadolunun tek umudu" olan savaşçıların torunlarıdır. kahpeliği, ırklarının düşüklüğü yüzünden çıldıran slavlardan; nankörlüğü de daha o zamanlar ahlaksızlığı ve yozlaşmışılığı kestirilebilen türk siyasetinden bilirler.