öncelikle yazıda imzası olup da bugünkü, yazının yayınlandığı süreden bugüne kadar geçen sürenin durum değerlendirmesine katılan arkadaşlara teşekkürü bir borç biliyorum. katılamayan arkadaşların da canı sağolsun.
konuşulanlardan öne çıkan başlıklar şu şekildeydi;
1-üslup. özellikle bu bildiriye imza atan arkadaşların bundan sonra üsluplarına biraz daha dikkat etmeleri gerektiği konuşuldu, katılan tüm arkadaşlar da bunu onayladılar. daha önce de dediğim gibi, şahsınıza veya ideolojinize yapılan yakışıksız saldırılar elbette ki boşa çıkartılmalı. ama bunun yapılması aynı yakışıksızlıkta olmamalı kesinlikle. açıklarsak, şu zihniyet, bu kişi, şu eşcinsel gibi başlıklara gene benzer bayağılıkta şu türbanlı, bu sakallı, şu takkeli şeklinde misillemeler ve/veya genelden farklı düşünen arkadaşların nickaltına yazılan çirkin yakıştırmalara aynı biçimde karşılık vermek, karşılıklı uzun nickaltı tartışmalarına girişmek sizi ne kadar haklı olsanız da haksız duruma düşürecektir. bu nickaltlarına yazmayın, size yapılan saldırılara göz yumun demek değildir, yalnızca onların yaptığını yapmanın hiçbir çözüm getirmeyeceğine dikkat çekmektir. çünkü bu yapıldığı takdirde moderasyonun size karşı yaptığı yaptırımlara itiraz etme hakkınız/hakkımız ortadan kalkar. bildiride imzası olsun, olmasın, tüm yazar arkadaşları sağduyuya davet ediyoruz.
2-bildiri ve bildirinin yanlış anlaşılabilecek kısımları. şunun farkındayız hepimiz, biz bu bildiride yanlış anlaşılabilecek, eksik taraflar olduğunu kabul ediyoruz. ve en baştan beri herkesin yapıcı eleştirilerine açık olduğumuzu da söyledik. ancak şunun da farkındayız, biz bu bildiride etliye-sütlüye dokunduk, bunun bir karşılığı olacağını, mutlaka art niyetli birilerinin daha önce de defalarca yaptığı gibi kelimeleri cımbızla çekip bize saldıracaklarını, bizi ağır ve aslı astarı olmayan suçlamalarla yaftalayacaklarını. sonuç olarak eksikleriyle, yanlışlarıyla biz n'aptığımızı biliyor ve bu bildirinin arkasında duruyoruz. bu sözlükte bir şeylerin yanlış gittiğini düşünen her düşünceden arkadaşın ise yapıcı eleştirilerine açığız, bize destek vermelerini bekliyoruz.
3-mücadeleye devam kararı. hepimizin ortak kararı bir çekip gitmenin daha önce de söylediğimiz gibi bir faydası olmayacağı yönündeydi. şu ana kadar bizim anladığımız moderasyon yalnızca ''çok güzel hareketler bunlar'' demekle yetinmekte, hala daha sözlükteki bu rahatsızlıkları görmezden gelmekte. onların açıklamalarından çıkarttığımızdır bu. bu nedenle uludağ sözlük'te bir şeylerin değişmesi için, bir şeyler değişene dek mücadeleye devam etme kararı aldık. moderasyonun bizim taleplerimizi gözardı etmemesini sağlayacak, bu sözlüğün bize verdiği çeşitli hakları uygulamak kararındayız. bildiride imzası olan diğer arkadaşları da aktif mücadeleye çağırıyorum buradan. birileri yaptığımızı komik bulacaktır, birileri bayağı saldırılarına devam edecektir. ancak birlik olursak, bir arada hareket edersek birileri de ciddiyetimizin farkına varmak zorunda kalacaktır emin olun ki. unutmayalım ki hak verilmez, alınır.
--alıntı--
birileri yaptığımızı komik bulacaktır, birileri bayağı saldırılarına devam edecektir. ancak birlik olursak, bir arada hareket edersek birileri de ciddiyetimizin farkına varmak zorunda kalacaktır emin olun ki.
--alıntı--
daha sözlüğe dün gelmiş 5. nesil yazar ve 5. nesil çaylak *kardeşlerimizin modları uyarması durumu.
sizi bilmem ama benim geldiğim yerde biri yeni bir ortama girdiği zaman çömez haliyle o ortamın en eskilerine uyarı vermeye çalışmaz yeni geldiği ortamı bir sindirir ve oraya alışmaya çalışır.
hatta böyle durumlar için dün neydin bugun koktun benzeri bir söz var ki onu burda harika uysada hiç kullanmıyorum.
dikkat çekmek istediğim mevzulardan biridir bu -sözde- nesil üstünlüğü. sözlüğe gelme veya sözlük yazarlığı süresinin burada hiçbir önemi yoktur. bu bildiriye imza atanlar içinde görülecektir ki her nesilden yazar mevcuttur. bizden sinmemiz bekleniyorsa daha çok beklenir. biz istersek yıllardır, istersek 15 gündür burada yazıyor olalım, yanlış giden bir şeyler olduğunu görmüş ve bu konuda bir şeyler yapma ihtiyacı hissetmişsek, tepkimizi göstermeliyiz. burada imzası bulunan yazarların yaptığı da budur. hatırlatılmalı ki nesil üstünlüğü bir abi-kardeş üstünlüğü getiremez, bu sözlüğe 5. nesil olup da yazan 40 yaşında insanlar da vardır, 1. nesil olup da zeka yaşı 6'nın altında olanlar da. tekrar edelim;
hala hakkinda 'ben bu bildiriye kostek olucam i$te, bozucam oyununuzu' ya da kanit vermeksizin 'kendine ozgurluk isteyen bir grup kavunun manifestosu, bunlarin alayini kur$una dizicen' diyen arkada$larin bulundugu manifesto.
yapici ele$trilere hala acigiz, tipki sacriter ve mulayim'in yaptiklari gibi. ama siz 'bu manifesto bokuma benzemi$ bana da cokomel alin' tadinda entryler girdikce, bu manifestonun aslinda ne kadar gerekli oldugunu kanitliyorsunuz.
yazarların sözlük hakkında fikir ürettikleri göstermesi bakımından gayet olumlu taleplerdir. bazı maddeleri haricinde genelde mantıklı taleplerdir. özellikle "5. caylak olan yazarlarin caylak olma sebepleri aciklanmalidir, moderasyon $effaf olmalidir." maddesi moderasyonun yapması gerekenlere/yapacaklarına yol gösterici olacak gibi.
altına imza atmamla eksinin tillahını almama sebep olan bildiri.
Böyle bir metni imza atmayı ilan etmeye, eksi çakılıyorsa, bu metinde dile getirilen düşüncelerin, bu sözlüğü sürdürmeyi çabalayan yönetimin dikkate alması gerekir.
Düşüncenin ifadesi bu kadar saldırıya maruz kalıyorsa, bir an için bir oturup düşünmek gerekmez mi?
dergi sattığı için bir insanı işkence ederek öldürenle, düşüncesini ifade edene eksi basan anlayışın farklı olduğunu sanıyorsanız, ciddi bir gaflet içindesiniz demektir.
Baştan edit: Eksi veren zihniyetin bu entryi anlamasını beklemediğim bilinsin. anlamak istiyorlarsa, özel çaba sarf ederim. Anlamak istemiyorlarsa da bu tür entryleri kurallar çerçevesinde daha çok göreceklerini, rahatsız olacaklarını da şimdi den ilan ederim.
sözlükteki en normal durumlardan biri olan eksi oy vermeyi cinayet ile bağdaştırabilecek yazarları görmemizi sağlamış olay.
kardeşim adamın özgürlüğü değil mi eksi oy vermek? senin sevdiğin entry e eksi oy verince adam şimdi katil oldu değil mi?
işte sizin özgürlük anlayışınız ve samimiyetiniz bu kadar. ne zaman kendine müslüman olmak yerine gerçekten özgürlüklerden yana olursunuz o zaman gerçek desteği alırsınız.
madem biz de adımızı yazdırdık, hakkında bir kaç kelime yazalım. yapılan tespitler ve istekler üzerinden değerlendirecek olursak:
tespit 1: sözlükte x yapan devrimci, y yapan faşist tarzı tipoloji üzerinden siyaset yapmak kesinlikle yasak olmalidir, ideolojiler dalga gecilerek curutulmeye calişilmamalidir, bu tur provokatif davranişlarda bulunan yazarlar caylaklik ya da siliklik cezasi almalidirlar.
- tespit haklı. ancak kesinlikle yasak olması fikrinden uzağım. sözlükler yazarların en özgür olduğu ortam. eğer format kuralları gerektiği gibi uygulanırsa bu tür başlıklar üzerinden saçmalamak ve küfretmek zamanla tepki toplayıp azalacaktır.
tespit 2: siyasal birikimsizlik sonucu karşı tarafı yalnızca yaftalayan ve bu yaftanın altını doldurmayan, kanitlar sunamayan ifadeler ve entryler silinmelidir. sozlugun cocuk parkindaki siyaset meydanindan farkinin olmasi gerekmektedir.
- bahsedilen yaftalamanın boyutları değişebiliyor. kimi zaman hakaret boyutuna kadar varabiliyor. hakaret etmek zaten yasak, format kuralları uygulanmalı, ama diğer türlü formata uydurulmuş yaftalamaları takip etmek, kontrol altında tutmak ve karar verebilmek pek mümkün değil. bunu da işin doğal sürecine bırakmak en hayırlısı gibi görünüyor.
tespit 3: ısrarla farkli dillere, dinlere ve siyasi goruşlere saygi gostermeyerek provakasyon yapan yazarlar silik eylenmeli, ya da caylaklikla cezalandirilmalidir.
tespit 4: provakasyona göz yumulmamalı, buna neden olan moderatörleri görevden alinmali ve sozlugun gittikce azalan kalitesi goz onunde bulundurulurken, kim olursan ol gel anlayışını terk edilmelidir. her turlu ayrimci ve yaftalayici hareket gozden gecirilmeli, uygun ceza ile karşilanmalidir. kadinlari ve eşcinselleri hor goren cumleler ve/veya entryler silinmelidir.
-bir dile, cinsiyete, kişisel tercihe ya da dine küfretmek, provokasyon malzemesi yapmak sadece sözlükte değil, anayasada da suçtur. fikrimce de ayıptır. kesinlikle format kuralları uygulanmalı. yazar silme olur, çaylaklık olur, her ne ise işte.
istekler:
istek 1: sozlukte sagduyu, humanist ve ozgurlukcu bir ortam arayan yazarlari temsilen bir moderator olmalidir. demokratik bir sozluk anlayişi icin parlementer bir moderasyon hayati onem taşimaktadir.
-böyle bir yapının temsili olması istene moderatör, tamamen adil de olsa eninde sonunda bir tarafın adamıymış gibi muamele görecek ve yıpranacaktır. dolayısıyla bu görüşe ve parlamenter sistem oluşturulmasına karşıyım. mevcut moderatörlerin format kuralları konusunda inandırıcı olabilmesi ve konu hakkında bilgilendiriyor olması yeterlidir. maalesef moderasyon yazarlardan biraz kopuk, pek iletişim kurmuyorlar.
istek 2: bir yazarin silikligi goruşuluyorsa, tum moderatorler birlikte goruşmeli, yazar'in silik olmasi icin salt cogunluk aranmalidir.
-makul ve haklı bir talep. uygulanması faydalı olur.
istek 3: yazarlar silik olduktan sonra sozluge kolayca donmemelidir, siliklik mertebesinin bir amaci olmalidir. ayrica yazar alimi daha kontrollu olmalidir, boylece uludag sozluk daha yuksek bir mertebeye ulaşabilir.
-artık şu andan sonra buna kesinlikle müsamaha gösterilmemeli. silinen bir yazar eninde sonunda format dışına çıktığı için silinmiştir. farklı bir nickle geri dönünce başka bir yazar olmuyor o. bir önceki nick altında yapmış oldukları yenisini de bağlamalı ve silinmeli.
istek 4: keyfkesh, garfield ve purple mutlaka geri donmelidir, eger fake nick ile geri donmeyi tercih etmişler ise, iade-i itibar mutlaktir.
-arkadaşları pek tanımıyorum, silinme gerekçelerini de bilmiyorum, haliyle net bir görüş belirtemeyeceğim. moderasyon konuyu biliyor. en azından bununla ilgili bir açıklama yapabilir.
istek 5: moderasyon yapisi ve kadrosu gozden gecirilmelidir. insan haklarini her şeyden cok onemseyen yazarlari temsilen, moderasyonda bir moderator bulunmalidir.
-istek 1 ile hemen hemen aynı, haliyle görüşüm de aynı.
istek 6: sozlugun duşuşte olan kalitesini yukseltmek icin, uyari metninde belirtilen hususlar titizlikle incelenmeli ve uygulamaya konulmalidir.
-bu konu, moderasyonun bile tek başına altından kalkamayacağı geniş bir konu. bütün yazarlara iş düşüyor. formatı delmemek, adam akıllı entryler girmek, aynı başlığ milyon kere açmamak, bkz. ları bol keseden dağıtmamak, nick altı savaşları yapmamak, sözlüğü okunabilir kılmak her yazarın yapması gereken işler. katılıyorum.
istek 7: reklamın iyisi, kötüsü olmaz mantığı terk edilmeli ve seviyesiz tartışmalara müdahale edilmelidir.
-format kuralları uygulanırsa bu saçma tartışmalar da hal yoluna girer.
istek 8: caylak olan yazarlarin caylak olma sebepleri aciklanmalidir, moderasyon şeffaf olmalidir.
-tamamen katılıyorum.
istek 9: yazar hesabının silinmesinin bir anlam ifade etmesi için yazar alımları derhal durdurulmalı ve bu alımlar belli periyotlara göre düzenlenmelidir.
-bu moderasyonun keyfine kalmiş bir şey. hatta belki tamamen zall'ın keyfine kalmış bir şey.
istek 10: sözlükte hukuki süreçlerden anlayan özenli bir ekip kurulmalidir, ekşi sözlük'teki gibi preator benzeri bir kurum oluşturulmalıdır. bu konudaki ''hukuki sorumlu: sıçtırtma lamasına'' düşüncesi derhal terk edilmelidir. eğer sözlüğün daha kaliteli ve geniş bir kitleye hitap etmesi isteniyor, birkaç kendini bilmez yazar yüzünden tüm uludağsözlük yazarlarının zor durumda bırakılmaması amaçlanıyorsa, hukuksal sinirlarin daha iyi bilinmesi $arttir.
-tamamen katılıyorum.
bir de arkadaşlar; burada yazanlar pkk'ya özgürlük sağlayacak, sözlüğü ele geçirecekler, bunların alayı terörist sığlığına başvurmayın. başka lafınız yok mu sizin? adam gibi bir şey konuşuyoruz şurda dimi?
(#4131706) NO'LU ENTRY sözlükte varolan ZiHNiYETin mahsulu gibi olmaktadir. şimdi aklı evvelin biri polemik entry diye entry gammazlayacak moderasyon tutup ortalik karisacak falan filan.
ne yazık ki uludag sözlüğün gümbürdemesi bu yuzden olmaktadir. allah bilir ne zaman silik olmuş, ilk entrysini daha 15 gün önce girmiş muhtemelen ertesi gün yazar olmuş.
şimdi bu ahval ve seriatta ciddi bir moderasyon anlayisindan bahsedebilir miyiz?
hadi onu geçtim moderasyonun maç entryleri hakkında söyle yazin böyle yazin diyerek duyurularda beyanat veren kişi (bkz: aaron ramsey/#4121758) entry dediklerinin tersine düsüyor. olayi ayni kişinin nick altında ne güzel özetleniyor;
daha bir çok tutarsizliklar var ama bu iki numunelik olgu bile korkutucu cagrisimlari akla getirmekte ve ne yazik ki ağizlariyla kuş tutsalar bile uludag sözlük moderasyonunu her daim töhmet altında bırakmaktadır.
yoksa rezillik olsun ne olursa olsun zihniyeti ile nereye kadar gidilir?
bir yere gidilmez en fazla medya eteği sseviyesinde kalinir ve orda da konulan yerde dolap beygiri gibi dönülür.
kusura bakamayin ben taraf değil gözlemciyim kimin aciği ve yanlişi varsa dile getirmekle mükellefim. kişiler mühim değildir önemli olan olaylardir dememe gerek var mi?
edit:(#4131706) nolu entry silinmiş oldugundan entry naçar kaldi, biraz idare edin. yazarin nicki bu arada that s one small stepdir.
yazarlar arasında moderasyona bakışın henüz netleşmediğinin göstergesidir.
şöyle ki; doğrudan istek yerine daha kasıntılı bir kavram olan talebin yöneltildiği otoriteye had aşılıp da ikaz gönderilmez; ikaz yoluyla racon kesilen muhataptan ise o saatten sonra tükürülen yalanıp talepte bulunulmaz.
kafalar karışık olmalı.
bir derdim var butonuna tıklayıp şikayet ve isteklerini dile getiren yazarlara kısa sürede cevap vermelerini talep ediyorum. bir konu açıyosun iki üç gün inceleniyor.. **
