itiraf ediyorum, sahip olduğum botumsu çizmemsi ortada kalmış dandik bot markası. alma sebebim de, hollandaya gittiğimde kasımın ortasında -7 derece soğuk ile karşılaşmam ve sadece 6 euro ya satılması. kuru soğukta çok sıcak tutuyor da karda yağmurda bi işe yaramaz. belki orjinal bile değildir dikkat etmedim. türkiye de giyilecek şey değil, herkesin ayağında olduğundan dolayı. gına geldi yeter artık.
zaten çirkin bir ayakkabıdır kendisi o konuda bir sıkıntı yok ama o taba rengiyle inanılmaz bir şeye dönüşüyor ayakta korkutup kaçıran cinsten, giymeyiniz, giydirtmeyiniz.
lan insan herkes giyiyor diye bir şeyi giymek ister mi? aksine "biraz farklı olalım" diye kasar. üretim merkezinden yollanmış gibi gezmekten ne zevk alınıyor bilemiyorum.
-merhaba benim adım ugg. beni yazın giyersen sana gülerler, yağmurda giyersen kirlenirim, karda giyersen düşersin. fiyatım anasının nikahı. yinede çok popülerim.
dört sene oldu meydana çıkalı milletin halen vazgeçemediği abuk kışlık bot/çizme modeli. aslında eskimoların kullandığı, kutup şartlarını uygun üretilmiş olan ancak ülkemizde sırf moda diye kullanılmaya kalkışınca son derece şekilsiz ve komik bir görüntü yaratmakta. mağazalarda aşırı stok fazlası olmuş galiba sat sat bitmedi. yahut bunları üçer beşer aldılar hala giyiyorlar.
tırt. tamam zevk meselesidir, şudur, budur. ama hala bunları giyenlerin olması beni acayip güldürüyor. ya sanki, etrafta ayı ayakları dolaşıyormuş gibi geliyor insana. şişmanların giymemesi gerekir bence. "bacağın kalın, altına da bunları giymişsin e iyi b.k yemişsin" demek istiyorum. evet, istiyorum. üzgünüm.