varlığına inandığım, inanmak istediğim, garip mi garip acayip bir şey. hatta artık psikopatlaşmaya bile başladım. sürekli dürbünümü alıp gökyüzünü seyre dalıyorum belki ufo görürüm diye. alsalar beni, dünyadan uzaklaştırsalar bir daha da dönmesem ne güzel olur. vize derdi yok, final derdi yok. yediğim önümde yemediğim arkamda. daha doğrusu her şey havada lan. yer çekimi yok.
izmir fuarındaki lunaparkta bulunan süper oyuncaklardan biri. ne kamikaze ne de başka bir şey. hiç bir oyuncak ufo kadar korkutucu, acı verici aynı zamanda da çekici olamaz * diğer adı evolution'dır.
en son izlediğim görüntülerden dolayı rusya-amerika yahut teknolojide ilerlemiş başka bir gücün ufo diye tanımlayıp bütün dünyayı kandırdığı objelerdir.
Unidentified Flying Objects kısaca ufo... evet yıllar boyuca özellikle de ikinci dünya savaşı' ndan sonra büyük bir önem kazanmıştır bu konu. nedense de hep amerika' dan duymuşuzdur. ama bir düşünün. yıllar 1945 dünya bunalımda. 50 milyon insan yok olmuş. resmi olmayan kayıtlara göre ise bu rakam 70 milyon. avrupa kan ağlıyor. ekonomi cuma namazını takiben toprağa verilmiş. böyle bir durumda teknoloji sırf savaş üzerine kurulu. insanlar birbirlerini yok etmek için, öldürmek için geliştirip durmuşlar silahlarını.
bilmem bilir misiniz? yahudi profesörlerin bir kısmına ne olduğunu? evet bir takım yahudi profesörler almanya reichstag adına silah geliştirme çalışmalarında bulunmuşlardır. peki bu silah çalışmaları arasında neler yer alıyor? biraz araştırma gerekli. ben söyleyeyim. almanlar eğer savaş erken bitmeseydi son projeleri olan yerden havalanan ve yakıt tasarrufu kullanabilen uçakları devreye koyacaklar idi. fakat savaş erken bitti. ve amaca ulaşılamadı.
şimdi tarihi biraz ileri saralım. ikinci dünya savaşı sonrası dünya üzerinde bir çok irili ufaklı savaş daha meydana geldi. ve hep olaylarda başrol amerikan birlikleri idi. teknolojisi daha gelişmiş bir ülke olmuştu amerika. amerika büyük harbi takiben bir teknoloji geliştirmiştir. bilir misiniz? bu teknoloji almanların üzerinde çalıştıkları durduğu yerden havalanan jetlerdir. amerika bu teknolojisini ilerleyen bütün savaşlarında denemiştir. küba için, vietnam için, için de için... ve bu teknoloji amerika' nın gizli teknolojileri kütüphanesinde en derin yerde saklıdır.
peki bu konunun ufo ile ne alakası vardır? evet çok ama çok alakalı.
hiç 1946 ile günümüze kadar çekilmiş ufo resimlerini gördünüz mü? ben size resim koymadan bir kesit yapacağım. umarım aklınızda canlanır.
bir ford düşünün. eski olanlarından 1900 lerin başlarından olan bir ford. nasıldır? günümüzden çok farklı değil mi? evet. bir de 2009 model çok konforlu bir ford düşünün. evet hakikaten insanoğlu mucizesidir değil mi? çok güzel arabalar. (neyse reklama girmeyelim.)
şimdi de 1946 model bir ufo düşünün. google' da arattığınızda çok rahatlıkla bulabileceğiniz bir şeydir. veya 1970 model olsun. farketmez. ilk ufo görüntüsü neyse ona bakın işte. nasıl? eski püskü teneke oyuncak gibi durmakta değil mi? bir de 2007-2008 yıllarında çok görüldü diyorlardı. bir de o dönem ufolarına bakın. insan yuh diyor değil mi? elin başka gezegenden adamı yapıyor ya diyor insan değil mi?
evet nedense ufo adını verdiğimiz aslında gizliden gizliye korkarak yaratık olarak aklımızda canlandırdığımız bu elemanlar bizim gibi teknolojilerini 50 yılda ne hale getirmiş. çalışmışlar hiç yorulmadan 50 yılda eski püskü araçlarını süper araçlar haline getirmişler. (hemi de dizelli falan be usta. oy oy oy...)
evet işte burası bana saçma gelmekte. ya kardeşim elin adamı için ışık hızını geçti geldi diyorsunuz. adam 50 yıl bekler mi bir araç görüntüsü değiştirmek için. ama sonra cevap geliyor. olur mu? bin tane çeşidi var bunların. ya kardeşim bence sen yalanına perde arıyorsun demek geliyor içimden. gerçi bu konuyla ilgilenen türk bilim adamlarımızı konu dışında bırakıyorum. çünkü pek bilim konusuna mali kaynak ayrılmadığı için herkes kendi cebinden araştırma yapıyor.
şimdi derim ki gelin şu yaratık tezini bırakalım. yaratıkları bırakalım. elbette evrende yalnız değiliz. fakat bir eğri oturup doğtu konuşalım. yukarıda amerikan teknolojisinden bahsettim. almanya teknolojisinden bahsettim. bir düşünsenize adam yukarıdan sizin evinizin içini kadar görüyor. google earth diye bir şey icad etmişler; yolda kız arkadaşınız ile o anda öpüşürken bile görüntülenmiş olabilirsiniz. sonra adam bir sürü şey icad etmiş. hayalet uçaklar, uçak gemileri vs vs vs vs... adam bir garip nesneyi mi havalandıramayacak?
isteğim amerika' nın bir an önce bu şeyi itiraf etmesi ve birader kusura bakmayın bu elemanların hepiciğini birden ben yaptım. alın görün de teknolojimi, utanın demelidir. bir de o amerikan filmlerinden çıkmış yaratıkları da biz yaptık. yalnız sanatsal bir anlayışımız olmadığı için böyle ilk başlarda insana benzetelim de insanlar korksun dedik. sonra baktık harbi bir kaçı tırstı. hemencecik yattık bunun üzerine...
not: http://www.siriusufo.org/tr/ adlı internet sitesinde gerçekten samimi bulduğum açıklamalar var. fakat inanmakta güçlük çekmekteyim. ve gerçekten bir sağlam kaynak için haktan akdoğan' ın çalışmaları takip edilebilir. görüşlerine katılmasam da sağlam temellere dayandırmaya çalışan daha doğrusu "çalışan" bir araştırmacıdır.
Tanımlanamayan uçan cisimlerdir kendileri. Lakin gayet iyi tanımlıyoruz hepsi daire şeklinde hepsinin içinde koca yeşil kafalar var. Bide amerikanın 52. Eyaleti mevzusu vardır o da ayrı bir hikaye...
2 ayda bozulan çin malı dandik ısıtıcıları türkiye pazarına kakalayan firmamsı. kumtel tarafından pazardan ufak ufak kazınmaya başlanmıştır ki, bu reklam anlayışıyla silinip gitmeleri çok zaman almayacaktır.
dün gece 2 sıralarında gördüğüm cisim. inanmayacak kimse diye sözlüğe yazayım dedim. ben yatıyorum tamam mı, birden odamda bir ışık huzmesi gördüm. "ne oluyor lan, babaaa" diyemeden, içinden çıkan yaratığı görmemle "iyi ki de ses çıkarmamışım" dedim. içinden elleri özellikle baş parmakları süper olan, sırtı çok seksi bir "irkek" uzaylı çıktı. cennetten düşen bu taze ve olgun meyve birden hz.meryem'i hatırlattı bana. "kaçır beni zuzaylı" dediysem de dinletemedim. aşık oldum lan. gelmeyecek birini bekliyorum artık. ühüüü.
Açılımını "unidentified flying objects olduğu zannedilen ancak aslının "unidentified fucking object" olduğu bilinen cisimlerdir.Bu açılımın bir de Türkçe karşılığı vardır, o da şudur ki; "kodumun uçan şeyi" yani kısaltıcak olursak KUŞ tur.
tanımlanamayan uçan nesnelerdir türkçe meali bunun yani bize tun gider bu şeyler, bir de akıllının birinin infrared ısıtıcıya koyduğu isimdir piyasaya ilk çıktığından bu tip ürünlerin adı ufo diye kalmıştır aynı selpak mendil gibi ama çok çığır açan bir teknoloji olmadığından herkes bunun taklidini yapmıştır hatta duyduğuma göre farklı marka alsanız da aynı kasa kullanılabiliyormuş ufo herşeyi kendi üretmediğinden başka adamlar da aynı firmaya gidip biz de ufonun kasalarından istiyoruz diyebilmektedir yani kızılötesi ısıtıcı alacağım güzel olsun diye illaki daha fazla para verip ufo almanıza gerek yok ufo sadece marka olduğundan daha pahalı bir de o kadar reklam yapıyor kimden çıkaracak bu parayı tabi gidip de ucuz diye adı sanı bilinmeyen ürün de almayın garantili ürün alın bir de arkadaşınızdan almayın ürünü en büyük kazıkları genelde arkadaşlar atar bakın dostlar demiyorum.
tanımlanamayan uçan cisim.bunlardan birkaçının dünyaya düştüğü söylenir. amerikada 51. bölge olarak anılan yerde ufo teknolojisine ulaşılmayı çalışıldığı ve denemeler yapıldığı söylenmektedir.
dünya'da uzay bilmi ve teknolojisi aşıp gelişip de başka gezegenlere doğru yolculuğa çıkmak için yeni araçlar üretip de o diyarlara gidersek orda da varsa canlı yaratıklar(-ki cümle kurgusundan da belli olduğu gibi milyonu geçiyor olasılıklar) onlara göre tanımlanamayacağımız kısaltma.çünkü eğer varlarsa ve geldilerse onlar zaten bizi bekliyor olucaklar..
ingiliz basınında yer alan haberlere göre, bu görüntüler istanbul'da çekildi. gece bekçiliği yapan yalçın yaman, 2,5 saati bulunda uzunluktaki görüntüleri çeken kişi... yaman'ın görüntüleri, büyük ses getirdi. şimdi dünyanın önde gelen ufo uzmanları, istanbul'da mayıs-haziran ayları arasında çekilen 'ufo' görüntülerini tartışmak üzere toplanıyor.
istanbul'daki sirius ufo uzay bilimleri araştırma merkezi tarafından incelenen görüntüler şimdi ingiliz ve amerikalı ufo uzmanları tarafından inceleniyor.
ingiliz ufo data magazine dergisi yetkililerinden russel callaghan, sirius merkezi tarafından ellerine ulaştırılan görüntüler hakkında, 'görüntüler kesinlikle gerçek' diye konuştu.
görüntülerin sahibi yaman ise o andaki heyecanını şöyle anlatıyır: 'onları çeşitli kereler kameraya aldık. gördüğüm şeylerden dolayı çok heyecanlıyım ve dünyanın ufo'ların varolduğundan haberdar olmasını istiyorum' diye konuştu.
25 ekim'de ingiltere'de düzenlenecek olan ufo data magazine'nin yıllık toplantısında ana gündem maddesi olacak olan görüntüleri inceleyen sirius uzman haktan akdoğan da, 'filme alınan nesneler kesinlikle inşa edilmiş yapılar, üzerlerinde herhangi bir oynama yapılmış bilgisayar görüntüleri ya da başka birşey deil. artık dünya hükümetlerinin ufo'lar hakkındaki gerçekleri açıklamasının vakti geldi'
