Tıpçı kızlardan yüz bulamamış ezik eril sendromda en sık rastlanan sanrıdır. Genelde genç erişkin çağda 3. Dekatta görülür. Travma sonucu gelişir ve hastalığın kesin tanısı "bok atma" ile konur. Bu hastalarda "tıpçı kızlara bok atma" en spesifik bulgudur. Tedavisi ise yoktur, hastalık malign ve uzun bir yalnızlık periyodu ile seyreder.
Yoktur efenim öyle bir şey. Her meslek güruhunda olduğu gibi elbette tıpçılarda da çirkin kızlar vardır ve olacaktır da. Ama bu genellemeyi yapanın yamulmasına sebep olacak kadar güzelleri de mevcuttur.
tıpçı kızları elde edemeyen erkeklerin kendilerini teselli etme yollarından biri. benim kız arkadaşım doktor evet belki adriana lima değil ama onun o gülümsemesi benim için 100o tane adriana lima eder. benim için hasta bakarken dünyanın en karizmatik kızıdır.
genelde inek tiplerin gitmesi ile bilinen tıp fakültelerinde görülen çok da yanlış olmayan tespittir. kafayı kaldırmadan ders çalışmaktan kendilerine bakmayan hatunların varlığının çokluğu ile desteklenen bu sorunsal, bazı istisnai durumlarda sekteye uğramakta. her fakültede olduğu gibi tıpta da gerçekten güzeller vardır. genellememek lazım derim. zira hakikaten güzel olanlara yazık olur.
baştan sona yanlış olan önermedim.6 yıllık tıp öğrenciliği hayatımda sınıfımda bu önermeye uyacak taş çatlasın 20 kız vardır.sınıf mevcudunun 200 küsür kız yoğunluğunun da 100 küsür olduğunu düşünürsek 5 te 1 den bile daha az bir kısmı kapsar.özellikle temel tıp bilimlerinden çıkıp stajyer doktorluğğa başladıkları anda daha bi güzelleşir,alımlanır,çalımlanırlar.her ne kadar bunda birbirlerinden özenmenin etkisi olsa da hakları yenemez.velhasıl kelam güzel her fakültede güzeldir,tıpçı kızlar en güzeldir ..
tıp fakültesinden mezun olduktan sonra güzelleşen kızlardır. efendim o kadar ağır dersler , kitaplar , sınavlar kendilerine bakamıyolar ki gitsin bir kuaföre bıyıklarını aldırsın bir ADA yapsın hepsi zamanın olmamasından ; gerçi sonra acısını iyi çıkarıyorlar geneli güzelleşir.
tıp okuyan, çirkin ya da ortalama yakışıklılıkta bir erkeğin yapmış olması muhtemel tespit.
şöyle bir gerçek var ki; tıp fakültesinde göze batacak derecede güzel ya da yakışıklı insanların büyük bir kısmı kısa sürede bir sevgili bulur, ilişkileri genellikle uzun sürer (kavga edip ayrılacak zamanları kısıtlıdır çünkü), sosyal hayattan izole devam ederler hayatlarına.
geriye kalanların çoğu ortalama güzellikte ya da çirkindir. kimse birbirini beğenmez. o nedenle erkek tıpçılar 'tıp fakültesinde güzel kız yok' diye, dişi tıpçılar da 'tıp fakültesinde yakışıklı erkek yok' diye gezerler. sonra son sınıfta bir bakarsınız, bu birbirine 'tipsiz' diyen tiplerin çoğu evde kalma korkusuyla çifter çifter eşleşmişler, nikah dairesine koşuyorlar. o zaman da evlenmeyecek kadar inatçılarsa, en geç mesleğe başladıkları 2. yılda eşleşirler. yani sonuçta ne olur? bok attıkları adamlarla/hatunlarla evlenirler, herkes birbirine bok attığıyla kalır.
bunlara ek olarak bir grup tıpçı vardır ki, 'ben buraya nerden düştüm' düşüncesi içindedir, ortamdan memnun değildir, sadece mecbur olduğunda okulda/hastanededir, arkadaşları ve sevgilileri başka fakültelerden olur genellikle. bunların zaten tıp fakültesinden sevgili bulma istekleri olmadığından tıpçıların tipleri de onları pek ilgilendirmemektedir.
not: yazdıklarım 6 yıl boyunca gözlemlediklerimdir, istisnalar daima mevcuttur ve mevcut olacaktır.
