dünyanın başka hangi ülkesinde kanunname yahut ferman ile tütün içme yasağı getirildi bilmiyorum ama 4. murat kendisi de bir tiryaki olmasına rağmen külliyen hem içki yasağı hem de tütün yasağı getirmişti. bütün bu yasakların sonucunda görünürde başarı yakalandı sanılmasına rağmen özellikle istanbul'un heryeri kaçak küllük ve keşhanelelerle dolmuştur. bağımlılık yaratıcı mamullerin yasaklanarak tüketiminin durdurulması karaborsayı canlandırmaktan başka bir işe yaramadığından şimdiki hükümet ve danışmanları abd yi örnek alarak bütçe açıklarının finansamanında ciddi kaynak elde ediyorlar. tiryaki de napsın ikame etkisi ile daha ucuzuna yöneliyor bu durumlarda. içmeyen temiz - clean - addedilen cüruf kesimde ohh iyi oldu bu zamlar içmesin pezevenkler diyor. ben içerim arkadaş. önce şu kanserojen hava, su ve gıda maddeleri temizlensin.
önce reklamlar ile bıraktırmaya çalıştılar, yemedi.
sonra kapalı mekanlarda yasakladılar, mekanlar çay bahçesine döndü, çatı açtı.
sonra %30 zam getirdiler. inatlaşmaya devam ediyoruz.
sonunda "vurun kellesini deyyusun" derler ise hiç şaşırılmaması gereken durumdur.
halkın sağlığı ıvırı zıvırını düşünerek yapılmış bir eylem olduğuna kesinlikle inanmıyorum. kanımca kapalı alanlardaki sigara yasağını koymalarında rahat rahat para cezası kesebilcek olmalarının mutlaka etkisi vardır.
zam konusunda da, nerdeyse sinekten yağ çıkaracak konuma gelmiş yöneticilerimiz olduğu sürece bu sigara konusunda hiç bir zaman rant bitmeyecek tükenmeyecek. her sene daha da fazla katlanacak bu.
lakin, bir de işin şu yönü var, belki sigaranın pahalı olması insanları öncelikle az içmeye teşvik eder. yani öyle oturduğu yerde ardarda sigara yakma alışkanlığı azalır muhtemelen. hatta belki sonra bırakılır bile. ha kötü mü olur? yok,elbette çok güzel olur. büyük bir çoğunluk ister sigarayı bırakabilmek. bu da bir vesile olur.
ama keşke yapılan bu uygulamaların gerçekten halkın sağlığı için yapıldığına inanasım gelseydi...