Bak tarihe Türklerin kurduğu onlarca medeniyet ile karşılaşırsın. Ancak inkâr etmede üstünüze yok... Gözünüz görüyorken kör, kulağınız duyuyorken sağır olabilme becerisine sahipsiniz.
Son derece doğru bir tespit. Medeniyetin temeli hukuktur. Medeniyet denilince akla gelenler ilk çin'dir. Arkasından tartışmasız roma gelir, bunları antik yunan, mısır ve persler takip eder. Orta çağın tartışmasız en büyük medeniyeti araplardır. Avrupa medeniyeti diye bir medeniyet yoktur. Tamamı roma medeniyetini özümsemiş roma'lılaşmış kavimlerden oluşmuştur. Avrupa medeniyeti roma medeniyetinin devamıdır. Sadece bütün yollar roma'ya değil berlin'e, londra'ya, paris'e çıkmaktadır.
Türk toplumunda devlet kavramı bile tartışmalıdır. Çünkü orta asya türk toplumunda bir toprak mülkiyeti hukuku yoktur. Devletin bütün toprakları hükümdara aittir. Toprak mulkiyeti söz konusu değildir. Orta asya türk toplumunun hukuk sistemi sadece kabile törelerinden ibaret olup yazılı olmadığı gibi sabit de değildir. Dolayısıyla orta asya'da kurulan türk devletleri aslında bir ulu bey etrafında örgütlenen aşiretler konfederasyonundan başka bir şey değildir.
Türki aşiretler bloklaşıp federasyon ya da konfederasyonlar halinde örgütlenince aşiret töresi hukuk olarak yetersiz kalmıştır. Türkler tarihlerinin her döneminde hukuk ithal etmek zorunda kalmışlardır. Bu da onlara ithal ettikleri hukukun ait olduğu medeniyetlerin devamı niteliğini kazandırmış ve kısa sürede o medeniyetin içinde asimile olmuşlardır. Osmanlı'yı tam olarak arap asimilasyonundan kurtaransa istanbul'un fethi ile beraber roma hukukuna sirayet etmesidir. Türkler için bir medeniyetten bahsedilecekse bu tanzimattan sonra ki osmanlı ve günümüz türkiye'si için geçerlidir.
Mustafa kemal atatürk gibi kişilerin dahiliği yaptığı savaşlardan daha çok yaptıkları tespitler ve uygulamalarıdır. Bu mümtaz insan türkiye'yi şerri yetersiz arap hukuğundan çıkararak roma hukuk sistemine dahil etmiştir. Böylece aile hukuğu, miras hukuğu ve toprak mülkiyeti hukuğu olusturulabilmiş. Toplum yaşantısı kaostan düzene geçmiş liberal ekonominin temelleri atılmıştır.
Gene modern roma hukukunun temel ilkelerinden toplumsal eşitlik doğrultusunda türk kadınına o zamana kadar görülmemiş haklar verilmiş ve kadının üretimin her aşamasında içinde olacak şekilde rol alması teşvik edilmiştir. Şu iyice anlaşılmalıdır ki şerri hukuk türk kadınının infazıdır. Bizi ortadoğunun batağından uzak tutan tek güç hukuk sistemimizdir. Hukuk sistemimizi korumak medeniyetimizi korumamanın temel unsurudur.