su götürmez gerçektir. yaaa yaaa... şu an insani yanı, maddiyatçı yanından daha ağır basan bir toplumun elinde olsa cennet yerine dönecek olan anadolu'yu estetikten yoksun gökdelenlerin, apartmanların, her kış yamalanan bozuk asfaltların olduğu bir cehenneme dönüştürdük. bunu biz yaptık çocuklar. ama üzümeyin, güzel günler göreceğiz, güneşli günler... yaa yaa....
anadolu aşağı yukarı bin yıldır türklerin elindedir. bu süre içerisinde ne devletler kurulmuştur, ne devletler yıkılmıştır. kimi devletler ne eserler yapmış, yerine gelen kimi devletler de bu eserleri yıkmışlardır. bu böyle devam etmiştir.
olan hep anadoluya olmuştur. giden hep anadolu'dan gitmiştir. anadolu hep kendinden bir şeyler vermiştir. anadolu toprağıyla yapılan eserler, acımasız bir el yüzünden yerle bir edilmiştir. anadolu toprağı üzerinde yetişen ağaçlar, acımasız bir elde bulunan baltayla kesilmiş, güzelim anadolu çöl olmaya doğru sürüklenmiştir.
yine anadolu üzerinde yapılan devasa kuleler ve toprağı kapatan betonlar yüzünden yağan rahmetin sel şeklinde ortalığı yıkıp afet oluşturmasına neden olmuştur.
nitekim tüm bu olanlar, anadolu'ya olmuştur. yazık... canım anadolu'yu bu hale sokmaya kimsenin hakkı yok.
Tarih bilmek gerek, bundan 500 yıl öncesiyle bugünün anlayışı bir değil, şu günün türkiyesinde yapılan yanlışları konuşacaksak olur fakat anadolunun 1000 yıldır türk elinde olmasını konuşacaksak sabaha yolu var. ayrıca türklükle alakası olmayan bir durum, sorunun kaynağı insan olmaktan geliyor.