ilginç gelen önermedir. şimdi, her müslümanın sol omzunda bulunup günahları not aldığına inandığımız kiramen katibin meleği bunu yazan arkadaşa ya da onun bir tanıdığına bu günahları raporlamış olmalı ki, bu şekilde bir sonuca varmış olsun.* ama diyorlarsa ki bu raporlar sızmış falan, hani malum cinler istihbaratta kullanılıyormuş ya.. Ben demiyorum, vallahi:
&feature=related
Hani ben insanüstü varlıklara bulaşmıyorum, sonuçta allah onları boşuna bizimle ilgisiz boyutlarda yaratmamış değil mi? Ama bilimsel düşünceden nasibini almamış bünyelere böyle analizleri herhalde yapmak gerekiyor, aksi takdirde görüyorum ki gittiğimiz yol yol değil.
bu tespitleri yapan insanlar hayatlarını nasıl yaşıyorlar çok merak ediyorum. "oh ohhh şurdaki kız sevgilisini kesin öpüyodur kuytuda bu günah, hahaha karşıdaki su gibi götürüyor biraları seni günahkar seniii, işleyin günahları siz bunları yaptıkça ben cennete bir adım daha yaklaşıyorum. o da ne vayy şurdakiler kesin zina yapacak aynı apartmana giriyolar." insanların hayatı yaşayış tarzlarını onlardan çok düşünüyor ve dert ediyor böyle kişiler. sana ne ki istediğini yapar, eder. sonunda sana yazılan günah ya da sevap var mı yok. sözlükteki gibi gammazlık da olmadığına göre, inandığın allah her şeyi bilip gördüğüne göre günahların çetelesini tutmana da gerek yok. çok kasmadan, dert etmeden yaşa hayatını, istediğin ve doğru bulduğun şekilde. kimseye de karışma artık gerçekten baydı.
bir güruh oluştu son yıllarda bu ülkede. kendinden olmayanı günahkar diye tanımlıyor. evet, batı ege'de ve trakya'da günahkar çok size göre. gelişmişliklerinin de sebebi bu aslında. siz yerinizde sayarken, hazır servetlere konup, onları dahi işletemezken, onlar gelişmeye devam edecektir. aranızda böyle bir fark var ve olacak da. herkesin inancı kendine sana ne oluyor erekte oluyorsun?
konu izmirlilerin günahkar olması değildir. konu bu ülkede, son on yıldır ayakların baş olmasıdır. izmir de güme gider, atatürk de. bilim de yok sayılır düzen de. siz ne kahpesiniz siz...
bugünki kriterlerle değerlendirecek olursak; izmir'de yakın zamanda büyük bir deprem olmamasından mütevellit yanlış bir önermedir. yoksa arada kaynadılarmı *?
Şebnem FERAH'tan ünzile şarkısının; tekrar tekrar dinlenmesi gerektiğini, hatırlatan olaydır.
bence bu dünyada ki en büyük günah, bir annenin dünyaya getirdiği o şirin, o muhteşem canlıya,
insan olduğunu unutturmaktır...
artı bu terazi kimin elinde yada numaratör yada neyse işte..?