tabii ki amerika için pyd nin önemi, pyd nin ışidle mücadelesinden daha da ötede.
amerika pyd ve pkk yı daha önce diğer ülkere de yaptığı gibi, zamanı geldiğinde türkiye' ye müdahale etmek için kullanacak. böylece bir ülkeye "demokrasi ve özgürlük" götürme bahanesi için yeni bir terör örgütü yaratma masrafından ve zamanından tasarruf edecek.
abd, pyd ve pkk nın aynı örgüt olduğunu, dolayısı ile pyd nin türkiye' ye doğrudan zararı olduğunu ve olacağını çok iyi biliyor. peki zamanında filosuna secde edilen bu kadim müttefikimiz abd neden bu ülkeye sınırı olan türkiye ile en baştan işbirliği yapıp "suriye' nin gelecekteki durumu sizi de etkileyecek, gelin suriye' ye beraber girelim, sizin için de bizim için de birer tehdit olan pkk- pyd, ışid, esad ne varsa hepsini temizleyelim" demedi?
çünkü pyd-pkk abd için bir tehdit değildir. tam da abd nin istediği gibi türkiye-iran-ırak ve suriye' de faaliyet gösteren bu örgütler, ağzına "devlet kurma" balı sürerek bölgede her istediğini yaptırabileceği bir maşa olarak biçilmiş kaftandır.
velhasıl bu durum göz önüne alındığında, abd' nin pyd konusunda taviz vereceğini sanmıyorum ki yaptıkları açıklama da bunu gösteriyor. yani arkadaşlar ne yazık ki suriye' den sonra "demokrasi ve özgürlük" sırası ülkemize gelecek gibi görünüyor.
Münbiç'teki PKK/PYD unsurlarının çekilmesine ilişkin açıklama yapan Milli Savunma Bakanı Işık "ABD'nin bu konuda sözünün arkasında durduğunu bize ifade ediyorlar. Bu saatten sonra sadece söze değil icraata bakmak durumundayız. Bir an önce verdikleri sözleri yerine getirirler. Yoksa Türkiye gereğini yapmakta tereddüt etmez" diye konuştu.