gerek ekonomi, gerek adalet konusunda vasatın çok çok altında kaldığı yetmiyormuş gibi; bireylerin maneviyatlarına saldırılar, yasaklar, baskılar; bu da yetmiyormuş gibi uluslararası platformda gericilik olarak nitelendirilen uygulamalar nedeniyle dünyaya da rezil olduğu gerçeğidir ülkemin...
içeride suçsuz yere yatan gazeteciler, askerler, öğrenciler, hakkını aradıkları için içeri alınmış onlarca memur...
sanata ve sanatçılara getirilen gerici zihniyet yasakları, baskılar...
6 ay maaş alamayıp 6 ay sonunda yüzde 4 gibi komik bir zamcık alınca hakkını aradığı için dayak ve biber gazı yiyen ve üstüne cezalandırılan memurlar varken bu ülkede, birini öldürse dahi mahkemeye gelmeye tenezzül etmeyen ve ceza almayan devlet büyüğü çocukları...
yüzde 12 diye açıklanan ancak aslında yüzde otuzun üstündeki enflasyon...
oy almakiçin pkk'ya istediğini vereceğim deyip oy aldıktan sonra tınlamadığı için artan terör saldırıları...
kadını bir köpekmişçesine aşağılar uygulamalar, sözler, yasaklar...
alevileri aşağılayıcı sözler...
dine inanmayanları, başka dinlere inananları yok sayan zihniyet ve uygulamalar...
iktidardan farklı düşünenlerin düşüncelerini dile getirdikleri için cezalandırılması...
sıkıştığı an her şeyi, kadın bedenini dahi siyasete alet edebilme şerefsizliği...
halkı kandırmak için göz göre göre yalan söylemeler...
çıkarları için dini sömürme ve dini kafasına göre değiştirme...
devlet eliyle kendi halkını bombalandığı bir uludere katliamı...
sanki allah'mış gibi her şeye karışma hakkını kendinde görerek her boka burnunu sokmalar...
sanki allah'mış gibi her şeyin doğrusunu bildiğini düşünerek başka hiçbir düşünceye tahammül edememe...
artan işsizlik oranları...
artan yoksulluk oranları...
eğitim sistemindeki gericilik...
sınavlardaki skandallar...
herkesin gizlice dinlenmesi ve izlenmesi...
eleştiriye tahammülsüzlük ve eleştiren herkesi cezalandırma...
dünyanın en pahalı akaryakıtı...
her şeyin özelleştirilerek devlet elinde hemen hemen hiçbir şey kalmaması...
seçimlerde hile...
halkın kararına saygı gösterin deyip, halkın seçtiği milletvekillerini hapiste tutmak...
ihaleleri yandaşlarına, akrabalarına vermek...
halkın ödediği vergileri alıp duvrları dahil altın işleme ve altın kaplama otellerde ortaklı alıp, lüks arabalar alıp, gerek olmadığı halde uçak alıp, hangar yapıp vs. kısca kendi keyfi ve yandaşlarının rahatı için harcamak...
türkiye'nin imajını sarsarak turizmde kaliteli müşteri profilini kaybetmek...
tüm komşu ülkeler ile aranı bozup coğrafyada sik gibi kalmak ve akabinde bozulan ticari ilişkiler ve siyasi ilişkiler nedeniyle türkiye'nin çok zor durumlara düşmesi...
halktan aldığı vergilerle türkiye'nin her yerinden 2000 otobüs kaldırıp tt arenada kongre yapıp 'ooo nasıl topladık kalabalığı' diye hava atmalar. halkın parasından basit bir il kongresini gösterişli yapmak için 18 metrelik dahil milyonlar harcamak...
iftiralar, nefret söylemleri ve şantajlar ile insanların sesini kesmek...
ve burada yazdığım takdir de hemen hapse atılacağım bir sürü orospu çocukluğu...
tüm bunlar türkiye'nin ne kadar rezil bir durumda olduğunu işaret eder ve nitekim dış devletlerde rezil olarak betimlenmekteyiz. ama işim kötü yanı, bu rezilliği içeride de yaşıyor olmamız.
derseniz ki tüm bunlar beni ilgilendirmez, o halde midenizi dinleyin;
açsınız aç. neyin davasını güdüyor, neyi savunuyorsunuz? açlıktan birbirinizi yemeye başladınız, şu yukarıdakilerden hiçbirinden rahatsız olmayacak kadar şerefsiz bir millet değiliz biz. tarihinize bakın;
eğer gerçevten damarlarımızda asil bir kan varsa bunlara izin vermeyiz, ama kanımız çoktan bozulmuşsa diyecek bir şey yok;
kanımız bozuktur...