istanbul : kelimelere sığmaz sigara gibidir, hem sağlığa hem cebe zararlıdır. Bir gün bırakacağım bu illeti diye avunup durursun ama paket paket içmeye devam edersin.
Mersin : kelimelere sığmaz bira gibidir. Soğuk içildiğinde haz verir, muhabbet güzelleştirir. Ama hep yanında birşeyler istersiniz tuzlu fıstık gibi. Bir de aklınıza hep sigarayı getirir. Sıcak bira ise düşüncesi bile kötü.
Yazar işbu entry de uzun süreli yaşadığı iki şehri betimlemiştir.
istatistiklere bakılınca karşımıza çıkan gerçektir. şimdi bir sürü gerzek çıkıp farklı şehirler söyler durur. onlara şunu söylüyoruz; o zaman bir zahmet siktirin gidin istanbul dan.
ulan ülke nüfusunun beşte biri bir şehirde toplanmış bunlar hala yılda 4 gün uğradıkları şehirleri yazıyorlar. siktir git kal bakayım 12 ay orada görürüm ben seni. bir yıl dolmadan sıkıntıdan sıyırmaya başlıyor musun.
istanbul yaşanılacak şehir değilse resmi olarak neden 15 milyon gayri resmi olarak yakşık 20 milyon insanın burada işi ne.
iyi dinle; yaşanılası şehir deniyor. git bakayım sen o bahsettiğin şehirlerde iş bulabiliyormusun da yaşayacaksın. sağlık şartları nedir, eğitim konusunda nedir, sosyal aktivite olayı nedir, bağımlılığın olan bir çok ürünü göremeyince apışıp kalma ya da saat 8 den sonra hayatın bittiğini görünce üfleme.
zonguldak/ereğli değildir. üniversite bırakma nedenidir uzak durulması gereken yerdir. batı ve doğu karadeniz şehirlerinden uzak durun arkadaşlar illa ki karadenizciyseniz orta karadeniz şehirlerini öneririm.
Edirne, izmir, Ankara.
Edit: tekirdağ'ı unutmuşum. Küçüktür pek bişeyi yoktur ama istanbula yakınlıktan her imkana ulaşım kolaydır. Hem tekirdağ insanı da candır edirne, izmir insanı gibi.