4 sene önce gönül verdiğim, bi süre gidip geldiğim parti, hala ismi umudun adıdır sol yanımda lakin bölündük, bittik, kalmadı tkp ve ben süreçten kopuk biri olarak kendime ortaya çıkan 2 bileşenden tarafta seçemedim, ufak bir araştırma sanki Htkp daha doğru gibi geldi fakat emin olamıyorum. htkp'nin daha doğru olabileceğine kanaat'im de partide mk'dayken oradan ayrılıp farklı şeyler konuşmanın muhalefet yapmanın doğru olmadığına inanmamdan ötürü. erkan baş'ıda severim, daha araştırmak lazım. iyi olan kazansın tkp ismi hak ettiği yerlere gelsin.
daha önce söylemiştim mevcut sol partiler içerisinde oldukça iyi bir şekilde ilerleyen, benzerlerinden sıyrılan, duruşuyla örnek olabilecek bir partiydi ama maşallah dediğin 10 gün yaşamaz misali ne yaptılar kendilerini yok etmeyi başardılar arkadaş.
kendim de marksist bir bakış açısına sahip olmama rağmen hiç hazetmediğim bir partidir. bir keresinde galatasaray lisesi önünde 12 eylülü yapanlar yargılansın diye imza kampanyası düzenlemişlerdi. bana da imzalarmısın dediler. elbette hay hay dedim yalnızca, 12 eylülü yapan beş generalin ismini sayın, hemen ,mzalayacağım dedim. 20 kişilik gurup yalnızca kenan evren'in adını hatırlıyordu. imzalamadım. içi boş sloganların partisi.
isimi bir an önce türkiye kemalist partisi olarak değiştirmesi gereken oluşumdur.
eski hallerini özlüyoruz.
ama hala parti içinde çok sağlam insanlar vardır.
Nazım hikmet ve mustafa suphi nin yolundan çok önce vazgeçmiş sözde kominist partidir. partinin genel başkanı aydemir güler, mehmet akif ersoy un torunudur. Ne olursa olsun, nazım hikmet kültür merkezi için yaptığı çalışmalar için oy veresilice partidir.
neler oluyor, neler bitiyor -biraz da son zamanlarda takip edemediğimden- anlayamadığım partidir.
olum kendinize gelin. ucuz siyasetlerin gırla gittiği şu dönemde liberalizme karşı mevzilenişi ile tkp'nin önemi ve gerekliliği çok büyüktür. gençleri solsuz bırakmayın, akıllı olun. sonra gidip sdpli, kızıl bayraklı falan oluyorlar tahtalarını siktiklerim.
bölünme aşamasındaki parti. * La oğlum önce ne olduğunuza karar verin...
Kemal Okuyan ve Aydemir Güler ekibi ile Metin Çulhaoğlu ekibi kapışıyor içimin yağları eriyor bunları böyle görünce. Çok kekosunuz keşke bunun farkına varsanız. * Çulhaoğlu solportal da"tip" geliyor diye bir yazı yazmıştı bugün otobüste okudum şimdi baktım kaldırmışlar. Aydemir Güler ve Kemal okuyan bu ayrılık işinin hizipçiliğin ustası adamlar. Ama ben dışarıdan baktığımda sizin en büyük sorununuz ne olduğunuza karar veremiyor oluşunuz. Önce çıkın deyin ki "biz buyuz" sonrası düzelir. 3-5 kişi toplayacaksınız altı üstü onlarda sınıfsal olarak burjuva olacak beceremiyorsunuz amk. * Önce isminizi düzeltin bundan başlayın "gomünist" kardeşler.
seçimlere girmeleri sosyalizme terstir. sosyalizm, devrim için şartlar oluştuğunda, örgütlü bir halk hareketiyle yapılır. partiyi işte o zaman örgütlenmek için kullanırsın, ama seçime girmezsin. sosyalizm, amerikan demokrasisine karşı uzun yıllar mücadele vermiştir. çünkü eşitlik, burjuvanın insafına bırakılacak bir olgu değildir. sosyalizm adildir, demokrasi liberaldir. yani eğer sosyalizm istiyorsanız seçime girmeniz bir boka yaramaz.
ne yaparsınız, mesela dhkp-c'nin yaptığı gibi, 3-5 tane enayiyi toplayıp, yunanistan'a sığınarak sağda solda bombalı eylem mi yaparsınız? tabii ki hayır. gidip keleşle ortalığı mı tararsınız? tabii ki hayır.
ilk önce o silahları atarsınız. gider alt sınıfın sorunlarını dinlersiniz, onlarla konuşursunuz, çözüm yollarını anlatırsınız. samimi bir şekilde dinlersiniz, samimi bir şekilde anlatırsınız. ihtiyacı olanlara yardım edersiniz. silaha vereceğiniz parayla o insanlara yardım edersiniz. haklarını aramaları için örgütlersiniz, bilinçlendirirsiniz.
bu şekilde belli bir kitle oluşur, ilk önce sokakları işgal edersiniz, daha sonra mahalleleri işgal edersiniz, daha sonra ilçeleri, illeri, daha sonra da devleti. baktınız ki devlet size silah çekiyor, o zaman siz de silahlanırsınız. son seçenek seçime girmektir. çünkü seçime girmek sisteme teslim olmak demektir.