türkiye ekonomi kongresi

entry1 galeri0
    1.
  1. 1948 Türkiye Ekonomi Kongresi, 22-27 Kasım 1948 tarihleri arasında Limancı Hamdi olarak da bilinen Ahmet Hamdi Başar’ın öncülüğünde Taksim Belediye Gazinosu’nda gerçekleşmiştir. Atatürk’ün 1923’de izmir’de düzenlediği ekonomi kongresinden sonra ülkede yapılan ikinci ekonomi kongresidir. izmir’deki kongre Atatürk önderliğinde kurulmuşken bu kongre, tamamen halk kuruluşları tarafından dönemin yöneticisi ismet inönü’nün politikalarına başkaldırı olarak düzenlenmiştir. işlerliğinin bir kanıtı olarak yirmi yedi yıllık tek parti yönetiminden çıkıp, Demokrat Parti’nin ezici çoğunlukla iktidara gelmesi ve 1960 darbesine yol açmasıdır.
    Kongre, genel itibarı ile ismet inönü’nün özel teşebbüse baskı uygulayan ekonomik faaliyetlerine bir tepkidir ve Türk iş adamları ve sanayicileri ülke ekonomisi üzerinde söz sahibi olmak istemişlerdir bu da iş adamlarının ekonominin gelişmesine engel olan Muamele vergisinin kaldırılmasında veya gözden geçirilmesi üzerinde haklarının olduğunu gösterir. Kongre, izmir iktisat Kongresi gibi delegeler ile yapılmamış; kendilerine hususi davetiye gönderilen 1300 iş adamının, davete riayet eden 1100’ü ile gerçekleşmiştir. Ayrıca kongrenin kanuni olarak sorumluluğunu istanbul Tüccarlar Derneği üstlenmiştir. Buradan da anlaşıldığı üzere 1948 iktisat Kongresi tüccar kesiminin ilgisini ülke çapında çekmiş ve kendine kolaylıkla destekçi bulmuştur. Bu yönüyle kongre, sivil toplum kuruluşlarına ticari dayanışmanın en büyük örneği olarak gösterilebilir. Kongreye kendilerine davet gönderilen iş adamlarının yanı sıra, zamanın milletvekilleri, kamu kuruluşu yetkilileri, üniversitelerde görev yapan birçok profesör ve akademisyenin yanında; gazeteciler de katılmıştır. Basın, kongreyi ve kongrede alınan kararları tüm ülkeye duyurmak ve kongre kararlarını gündemde tutmak için uzun süre manşetlerde tutmuştur.
    Kongrenin üstünde en öok durduğu konu başlıkları; devletçilik ilkesi ve ekonomi üstünde devlet müdahalesi, dış ticaret rejimi ile vergi reformunun her bakımdan incelenmesidir.
    Kongrede açılış konuşması yapanlar arasında yer alan Limancı Hamdi adıyla da bilinen Ahmet Hamdi Başar, istanbul Üniversitesi Fen ve Edebiyat Fakültesi Coğrafya bölümü mezunu olup, Birinci Türkiye Millet Meclisi üyeleri arasında yer alır. Limancı lakabı ise, kendisinin istanbul Liman Şirketi’nin kurucusu olmasındandır. Ahmet Hamdi Başar, kongreye öncülük yapmakla kalmamış, ülke ekonomisinin kalkınması için meclise kanun teklifleri de sunmuştır. Çabalarının karşılıksız çıkması üzerine, Cumhuriyet Halk Partisi’nden istifa etmiştir. Bundan sonra da, 1950 seçimlerinde Demokrat Parti’nin istanbul Milletvekili olarak seçilmiş ve 1953’e kadar partiye ve millete hizmetlerde bulunmuştur lakin bu partide de çabalarının karşılığını alamayan Ahmet Hamdi Başar, hayal kırıklığına uğrayarak partiye istifasını vermiştir. Yazar kimliğiyle de bilinen Ahmat Hamdi Başar’ın “Demokrasi Buhranları” adında kitabı ve “Vergi Reformu ve Klakınam Davamız/Tüccar Derneği” adında bir adet dergi sayısı mevcuttur.
    Türkiye iktisat Konresi’nde ülke ekonomisi adına beş önemli karar alınmıştır.
    1) “Kongrenin, izmir'de 1923'te toplanan Tarihî iktisat Kongresinden sonra, bu ismi taşıyan ilk iktisat Kongresi olması.”
    Kongre, izmir’de toplanan kongre ile aynı amaca hizmet etmiş olsa da; ülkemiz cumhuriyet tarihinde üyeleri ve kurucuları bakımından farklı iki kongredir.
    2) “Tamamen hususi inisiyatif ile toplanması.”
    Kongrenin kişisel çıkarları gözetmesi, devlet eliyle kurulmadığının ve sanayicilerin kişisel çıkarlarının gözetilmesinin büyük bir kanıtıdır.
    3) “iktisadın teorisiyle meşgul olan kurumlarla, tatbikatıyla uğraşan dernek ve kuruluşların işbirliği yaparak meydana getirilmiş olması.”
    1948 Türkiye Ekonomi Kongresi’ne katılan şirketlerin, kendileri arasında çıkarlarını gözetmesinin gerekliliği vurgulanmıştır.
    4) “Kongreye, iktisatla ilgili özel ve resmi, şahıs ve kurumların davet edilmiş ve her birine tebliğ yapma ve konuşma hakkı verilmiş olması.”
    Katılan her şirlete söz verilmiş olması, kongrenin kendi içindeki demokrasi ile açıklanabilir.
    5)“Kongrenin siyasi bir karakter taşımaması.”
    Kongre, ülke siyasilerinin istekleri doğrultusunda kurulmadığından, siyasi özellik göstermez.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük