memlekette cami israfi, din satafatciligi sonucu ortaya cikan kirlilik. kapasite kullanimi ortalama % 30 u gecmeyen bu 80 000 caminin vebali hepimizindir.
günahtır.cafebar birşekilde doluyorda bu camiler yılda 1-2 gün haricinde boş. gidenler bilir. ama yok, bizim halkımıza dünyanın en pahalı benzinini sat,en ağır vergilerini al,paralı eğitimlerle okut büyüt, sonra iş sahası yaratılmadığından işsiz üniversite mezunlarıyla doldur ortalığı.sonra her mahalleye bir cami yaptır herkes ülkenin yönetiminden memnun kalsın.yok yaeeee.
ne kadar çok hayırsever müslüman işadamının bulunduğunun göstergesidir. ah canlarım ya. onların sayesinde kışın okul olmadığı için mal mal oturan çocuklarımız, yazları boş durmayıp kuran kursuna gidebiliyorlar. yine onların sayesinde, hastane olmadığı için ölen hastaların cenazeleri kalkabiliyor. nasıl teşekkür edeceğimi bilemedim şimdi.
not: işbu entry yazılırken ortalama cami sayısında artış görüldü. yine duygulandım bak.
devletin kendi rakamlarına göre üçte birinde devletin atadığı ne imam var ne müezzin. her cuma şu cami yapımı için muhterem cemaatten para da toplanır. bir kişi de demiyor ki bu diyanetin bütçesi nereye gidiyor?
denizden bile abdest alirken ihtiyatli su kullanimini emreden bir dinde gereksiz yere fazla ibadethane acmak da israftir. sirf insanlar fazla yurumesin yahut ben bu mahallenin zenginiyim benim dedemin ismine cami olacak burada diye cami yapmanin memlekette yayginlasmasina izin veren zihniyetin sonucu ortaya cikan kirliliktir. laik bir devlette cami masrafi ve hizmetini devlet karsilamak zorunda degildir, halk kendi istegi dogrultusunda bu konularda vakif kurarak hareket edebilmelidir, ote yandan 12 eylul zihniyeti bunu tehlikeli buldugu icin mevcut usulu memlekete deli gomlegi giydirir gibi uydurmustur ve sonuc da ortadadir.