Bugünlerde yunan kahvesi de deniyor lakin aslinda Türk kahvesidir. Su ile kahve getirilmesinin nedeni ise Osmanli'dan kalma bir gelenektir.. Osmanli'da bir misafire su ve kahve ikram edilir.. Kisi karni aç ise suyu... Eğer muhabbet v.s içinse kahveyi icermis...
unesco'nun listesine dahil olması için çok ciddi bir lobi çalışması yürüttü gerek devlet gerek özel sektörün aktörleri. son ana kadar hep soru işareti vardı zira bu işe karar verecek grupta yunan, rum, ermeni, gürcü gibi türk kahvesinin hemen hemen aynısı kendi ırk isimleri ile adlandırıp kullanan eski osmanlı coğrafyası ülkelerinin temsilcileri vardı.
517 yılında Yemen Valisi Özdemir Paşa, lezzetine hayran kaldığı kahveyi istanbul;a getirdi. Türkler tarafından bulunan yepyeni hazırlama metodu sayesinde kahve, güğüm ve cezvelerde pişirilerek Türk Kahvesi adını aldı. ilk olarak Tahtakalede açılan ve tüm şehre hızla yayılan kahvehaneler sayesinde halk kahveyle tanıştı. Günün her saati kitap ve güzel yazıların okunduğu, satranç ve tavlanın oynandığı, şiir ve edebiyat sohbetlerinin yapıldığı kahvehaneler ve kahve kültürü dönemin sosyal hayatına damgasını vurdu.
Kavrularak ıcmeye baslayanların yemendeki sufi tariketlılar olduğu soylenıyor.
Telvesiyle servis edilen tek kahve türk kahvesidir.
bir zamanlar avrasya tv' de yayıynlanan süper siyasi mizah programı. bahadır tok mak ve turgay yıldız sunuyordu. süne zararlıları ile mücadele ediyorlardır.
Kahvenin öyküsü Batı ülkelerinde 300 yıl öncesine dayansa da, asıl öykümüz Arap yarımadasında, çok eski zamanlarda başlıyor.
Kahvenin ilk ortaya çıkışı hakkında çeşitli söylenceler vardır: En bilineni ise uyuklayan keçilerini gezdiren Kaldi adında bir çobanın, keçilerinin bazı yemişleri yedikten sonra canlandığını görmesi ile başlar. Bunun üzerine Kaldi bu yemişleri dener ve kendini dinç hisseder.
Uzun yıllar kahve çekirdekleri, çiğnenerek veya kırılıp yağla karıştırılarak yenmiştir. 13. yüzyılda muhtemelen şans eseri kahve çekirdekleri yanınca, şu anda bildiğimiz kahve ortaya çıkmıştır. Bunun ardından Mekke ve Medineye yayılan kahveKahvenin tarihi öyküsü buradan da islam dünyasında hızla yayılmıştır.
Kahve adı Arapça qhwahdan geliyor. Kelime Türkçede kahveye dönüşmüş olup, buradan da Avrupada cafe, caffe, koffie, coffee, koffie şekline gelmiştir.
Kahve adının anlamı keyif veren içkidir. Kahve tarih boyunca ilginç dönemler yaşamıştır. Bazen el üzerinde tutulan kahve özellikle kahvehanelerin insanları biraraya getirip, toplumcu muhalefetin kaynağı haline gelmesiyle yasaklandığı dönemler de geçirmiştir.
Türk kahvesi özeldir. Öyle başka bir şey içmeye benzemez. içmeden önce, yanında getirilen suyla, ağız çalkalanır. Eski tadlar temizlenir, ağız, kahveye hazırlanır. Sonra kahve içme seramonisi başlar. Yanında güllü lokum da varsa, nefaseti artar. Kahvenin keyfi, muhabbetle çıkar. Tatlı dilli, hoş sohbet, birbirinizi anladığınız bir dostla tadına doyulmaz. Her kahvenin ayrı bir tadı vardır. Bir gün hüzünlü, bir gün dalgın, bir gün neşeli, bir gün sitemli içersiniz... Özeldir vesselam...