kariyer basamaklarını tırmanmak, zengin olmaya çalışmak, iş kurmak, başarı elde etmek gibi tatları almak varken, memur olup mesai doldurmaya çalışırlar.
çok sıkıcı ve heyecansız bir hayat. zaten o sıkıcılık devlet memurlarının yüzüne vuruyor. öfleye pöfleye iş yapıyorlar.
götü saglama alma isteğidir sadece o kadar.
benzer istek ev alma hastalıgı şeklinde de vuku bulur. Türkiyede sürüyle evi olup kira geliriyle geçimini saglayan insan var.
garanticidir türk insanı, risk almayı sevmez. Ülkenin gelişmeme sebeplerinden birisidir.
Evet memur olmak istiyorum. Ve öyle ense yapmak gibi niyetim de yok aldığım paranın hakkını verme niyetindeyim.. Büyük şehir keşmekeşinden uzakta, işim garanti olsun, kafam rahat olsun derdindeyim. çokunda gözüm yok. Para, şöhret gibi hırslarım da yok. Çapı belli insanım, ömrümün geri kalanında huzuru yaşayayım yeter bana.
bu ülkenin zengini bile parayı devletten kazanırken
bu başlıklar çok anlamsız
sırf bu dönem değil 2000 öncesinin zenginleri de devletten kazandı parayı
geçin bunları...
her iktidar kendi döneminin zenginlerini yarattı bu ülkede tarih boyunca...
burası statüko ülkesi bireysel başarı olmaz.
ildeki kamu binalarından birine girdim. danışmadan ikinci kat koridorun sonundaki odaya gitmem gerektiğini öğrendim ve merdivenlerden hızlıca çıkıp odaya yöneldim. koridor boyunca 7 çeşit parfüm kokusunu net olarak tanımladım. odanın kapısı kapalıydı, nazikçe tıklatıp kafamı içeri uzattım. küçücük daracık bir oda, odada bir kaç masa ve sarışın, esmer, kızıl, açık , kapalı toplamda 11 kadın memure koltuklarında oturuyorlar. bir an hepsiyle göz göze geldik. kıdemlilerden biri beni tanıdı, gülümseyerek buyrun ..... dedi. kendisine en masum bakışlarımla ve acıklı bir ses tonuyla: - başıma bir şey gelmeyecekse girebilir miyim?, dedim. kahkahayla güldüler.