kenan evren'in emridir. kenan evren'in çocukları da bu yasağa destek veriyor. statüko da zaten böyle kullanılmak için bekleyen bireyleri istiyor, alıyor, yetiştiriyor.
ailemde türban giyen kadın yoktur. arkadaş çevremde de şimdiye kadar hiç olmadı. yobazlığın, din kisvesi altında yapılan terbiyesizliklerin sonuna kadar karşısındayım. kendim de çok dinibütün bir insan değilim; hatta kimilerine göre münafık bile sayılırım. ama bu olay yine de miğdemi bulandıran bir olaydır. bu laikliği tek taraflı yorumlamaktan öte değildir.
insanların hangisinin inaçları sebebiyle, hangisinin siyasi sebeple türban taktığını anlayabilecek bir yetenek olmadığına göre kurunun yanında yaş da yanmaktadır. halbuki laik düzende insanların dini inançlarına saygı vardır. eğer bir insan üniversiteye girmek için şart koşulan sınavı başarıyla geçmişse üniversiteye girmesine kimsenin engel olmaması gerekir.
eğer süleyman demirel gibi "türbanlılar arabistana gitsin" mantığyla çözüm sunuyorsanız vay sizin sosyal demokrat kimliğinize.
Doğru bulduğum durumdur, zira üniversiteye giren türban değil türbanın arkasına saklanarak ve de kendilerini dindar karşısındakileri dinsiz ilan ederek din ayrımcılığının allahını yapan insan-cık grubudur. iddia ediyorum eğer siz tırnağım kadar benden daha dindarsanız ve yine tırnağım kadar samimiyseniz fikirlerinizde ben de adam değilim.
üniversite yaşına gelmiş birinin tercih özgürlüğünü elinden aldığı ve nasıl giyinmesi gerektiği konusunda dayatma olduğu için ortadan kaldırılması gereken bir yasaktır.
hala özgürlükler ne kadar kısıtlanacak diye zerzenişlere sebeb vermektedir bu yasak. kardeşim burası devlet kurumu. bildiğin lise veya devlet dairesinde ne gibi bir kılık kıyafet uygulaması varsa bundada var. bir öğretmen okula spor ayakkabı ile gidemez ise bir öğrencide kendine çizilen sınırda gider. bu kuraldır. yasak değil.
"konuyla ilgili yorumlara bakıyorum da neresinden tutarsam dökülüyor. bu konunun yasasını savunan arkadaşların anayasa mahemesinden aldıkları güvence ile oh iyi böyle iyi diye bir cevap vermelerine mi bakayım? yoksa bunun böyle olmaması gerektiğini özgürlüklere engel olunduğunu söyleyen arkadaşların kemalist düşünce böhü pis kaka e-e, demelerine mi çatayım?" diye feryat edilesi gündeme sokulmaya çalışılan başlık örneği.
bir mektup örneği ile tamamlanabilir:
"
merhabalar sevgili;
bahsettiğin konu ile ilgili öncelikle özgürlüğün kısıtlandığı doğrudur efendim buna katılıyorum ve hatta böyle olmasına çok üzülüyorum gerçekten, keşke dinine inanan herkes inançlarının gereği olduğuna inandığı şeyi yapabilse. ama durum böyle değil malesef ki...
şöyle açıklayayım;
"yarın öbür gün türban serbest oldu üniversitelerde, kamuda vs. sonra güzeelce kamplaşma başlar. biz ve inanmayanlar diye sonra öyle bir baskı oluşur öyle vicdan yaptırtılır ki başı açık insanlara bu insanlar artık toplum baskısına boyun eğemez hale gelirler ve ta daaa iran."
--
bu özetiydi eğer özet okumayı sevmiyorsanız size güzelce açıklıyorum;
"eğer gerçekten özgürlüklerin gerçekten nelerle sonuçlandığını görmek istiyorsak önce örneklememiz gerekiyor:
ramazan bayramında alkol almanın, lokantada yemek yemenin hukuki bir yaptırımı var mıdır?
cevap : tabii ki hayır! ama sıkıyorsa sokak ortasında alkol al!
sokakta kısa etek giymenin, fatihte kot pantolon giymenin bir hukuki yaptırımı var mıdır?
cevap: yine hayır. e ama bunlar niye tepki çekiyor?
gibi örneklerini arttırabileceğimiz ve toplum tarafından din kisvesi altında baltalanan özgürlükleri saymakla bitmez.. şimdi durup bir düşünmemiz gerekiyor; eğer kendine dindar diyen ve toplumumuzun %50 si civarında bir orana sahip olan, benim gibi düşünmeyen benden değildir diyen ulusumuzun eğitimsiz bırakılmış, cahil, fakirleştirilmiş canım memleketim insanının bu davranışlarına engel olamıyorsak, düşünün ki yarın öbür gün bu ve benzeri kişiler kamuya açık iş alanlarında, üniversitelerde vs. yerlerde bir topluluk haline geldiklerini ve başı açık olduğu için diğer insanları dışladıklarını düşünün. düşünün ki sokaktaki baskının artışını. yahu arkadaşlar bakın, görün bunun örnekleri çok daha hafif nedenlerle yaşananlara bakın! akşam gençler parka alkol alıyorlar diye polisten dayak yiyor insaf yahu! özgür olduğumuz konularda bile özgür değiliz düşünce özgürlüğü dahil olmak üzere siz daha diyorsunuz ki türban serbest olsun. ben istemem arkadaş, zaten fazlasıyla kısıtlanıyorum istemiyorum kusura bakmayın."
--
şimdi bir de öteki taraftan bakalım. ben türban takmayı görev olarak bilseydim ve farz olarak seve seve taksaydım yeminlen bu sisteme kahır bela okurdum. yahu ben ki müzikle uğraşıyorum da mühendislik okumak zorunda olmamama rağmen sistem içinde statü sahibi olabilmek için ailem tarafından zorla mühendisliğe itildim diye sisteme kahır bela okurken bana böyle yasak getiren sistemin ta içine ederim lan! diye bin bela kahır okurdum. şimdi doğruya doğru arkadaşlar, sizin hayatınızda olan ve önemli bir noktada olan bir mesele kısıtlanıyorsa sizin hayat kaliteniz düşüyor! siz istemeseniz de düşüyor! buna çok bahane bulunur. yaa okula girerken çıkarsın işte nolcak; aman sanki çıkarsa cehenneme gidecek gibi. e iyi de mesele bu değil ki! mesele iç sestir. kadın diyor ki ben bunu takınca huzura kavuşuyorum, mutluyum bununla! e sen nasıl engel olursun hangi hakla?!
şimdi usulca geldik sonuca;
arkadaşlar ne zaman ki böyle şalvarlı, sakallı, asalı bir hoca mini etekli kızlara "vay .rspuya bak, bunlar cehennemde cayır cayır yanacaklar görüyor musun hamdi allah kızlarımızı bu yola düşürmesin" demektense o kızlar rahatça gelip o vatanımın dindarı olması gereken ama aslında dincisi (şu an çoğunlukla) olan kişiye "hacı amca merhabalar; biz şuraya gidecektik nasıl gidebiliriz" diye rahatça soru sorup ve "güzel kızım şöyle şöyle böyle" dedikten sonra "teşekkür ederiz iyi günler" ve karşılığında "size de hayırlı günler kızım" diye cevap alır ve konuşma böyle biterse.
ne zaman ki günümüz şartlarında "modern" olan modayı takip eden kızlarımız, kadınlarımız, erkeklerimiz türbanlı gördüklerinde "şunlara bak uzaylı gibiler, lan ne iğrenç ya şimdi bunlar cennete sadece böyle gidildiğini sanıyorlar di mi hahaha" demektense o kişilerle yukarıdakine benzer diyalog kurulurusa...
uzun lafın kısası, bu memleketten cemaatler gider din güç aracı olmaktan çıkarılır kişilerin özgürlüğüne bırakılırsa, insanlar kendileri olmanın ne kadar önemli olduğunu anlar ve ön yargılar yıkılırsa...
işte o gün laiklik ilkesi kullanım dışında kalmıştır.
ama o güne kadar bu yasanın, bu ilkenin sonuna kadar arkasındayım ve özgürlüklerim için savaşmaya devam edeceğim. ve sizler için de güzel kardeşlerim, sizler beni kemalist olduğum için ne kadar dinsiz, faşist, statükocu görseniz de sizler için de çözüm isteyeceğim.
böyle saçma sapan, kemalist düşünce ürünü yasayı bir kenara koy, üniversiteye gidip orada ki "bu yasayı" destekleyen kızları görünce, bırak o temiz kızlar bu orospularla aynı ortamda bulunmasın diyesi geliyor insanın. nerde yatıp kalktığı belli olmayan kaltaklardan mutlaka tertemiz kızlara bir şeyler bulaşacaktır. bölesi daha iyi...
giriyolar lan demek istiyorum, istanbul üniversitesi beyazıt kampüsünde gayet de rahat takılıyolar.nası oluyo orası da ayrı konu ama bizim bekçi rektör tayyibin doktoruydu ya ondan olabilir, torpil büyük yerden.
laiklik kisvesi altında yapılan bildiğin faşistlik. bu yasayı öngerenlerin laikliği nereden okuduklarını merak ediyorum. ilkokulda ki sosyal bilgiler kitabından okudularsa amenna. yok hayır nutuk okuyup laikliği işlerine geldiği gibi uyguluyorlarsa okuduğu nutuk'a değil, algılarına sıçayım. Bu yasağa destek veren eblehlere hele tam ayar oluyorum. Bir gün senin kızın Allah yolunda kapanır, üstüne Ankara Hukuk kazanıp okuyamazsa inan ben onun içinde üzüleceğim. O zaman bu yasağı eleştirenlerin başında sen geleceksin. Tıpkı pkk sempatizanı bir vatandaşın kardeşinin, pkklılar tarafından öldürüldükten sonra Mudanya iskelesinde Apoyu asın diye slogan atması gibi.
hani bu korkular var ya, islam devleti oluruz eğer üniversitelere türbanlılar girerse diye...ona dair bir yazı...
genelde iranlıların desteklediğini destekler misiniz? ben desteklemem. desteklemedim de.
iranlı bir hanımla konuştum efendiler. 59 yaşında, babası iran'ın ilk çocuk doktorlarındanmış. elit kesimden, belli. öyle çarşaflı falan değil, askılı; şortlu bir teyze...çok şey hakkında konuştuk. tabi bu konu hakkında da...
ve ezberimi bozacak şekilde bu yasağı desteklediğini söyledi. "bak bizde ahmedinejad sokağa başörtüsüz çıkarmıyor. muzdaribiz" derken; önümüzden kapalı biri geçiyor, "ama sizde ne güzel, öyle bir yasak yok..."
yok mu? iyi de teyzeciğim, bu kadının zaten başörtüsüyle çıkabildiği tek yer sokak. okul yok, kamu yok...okul olmayınca iş yok...falan fiş mekan...neyse benim izahatım önemli değil...
bu sefer ters mantık yürütüyor hemen; zeki de bir bayan, "e işte üniversiteye giderlerse, onları da isterler"
"teyzeciğim ikimizin de gezmişliği var, hele bana bi desene avrupa'da veya amerika'da var mı böyle yasaklar?"
"ama onların demokrasileri güçlü" dedi teyze. "onlarda taşlar oturmuş."
"heh" dedim, "işte teyzecim sen bir iranlı olarak böyle diyebilirsin. çünkü senin devletin islam cumhuriyeti, ama türkiye cumhuriyeti öyle değil. egemen tamamiyle halk burada.* atatürk'ün muassır medeniyetler dediği seviyede böylesine yasakçı zihniyete yer yok. siz farklı, biz farklı. bizim iran gibi olma diye bir tehtit unsurumuz olamaz."
kemalist bünyeye cevaben gelsin ayrıca, laikliğin liberalizmle kesişen yerlerini görmeyen, herkes eşit ama ben daha eşitim diyen cenaha gelsin. cidden türkiye bu tehtitlerle yaşamak zorunda mı yahu? niye bunları her seferinde böyle büyüterek sırf coğrafi bakımdan arap ülkelerine yakınız diye şuna buna benzeriz, rejim elden gidiyor çığırtkanlığı yapıyoruz?
başı örtülü çok arkadaşım var. hatta bir kısım arkadaşım yurt dışında okuyor sırf bu mesele yüzünden, ama gidip de özenesinin geldiği iran'da, malezya da değil; ingiltere'de falan okuyor...neden? çünkü derdi okumak ya...okumak! bu kadar basit...niye erbakan gibi dönülmez bir yanlış yapan insanlar yüzünden bunu siyasi simge addedip; herkesi, "ondandır, şucudur, bucudur" kimliğine bürüyüp en temel haklarını ellerinden alırsın?!
resmi dairelerde çalışan türbanlı bayanlarda türbanla işyerine giremiyorlar buda o kadar doğal bişeydir. hem atatürk başı diye tabir edilen bir baş örtü başlama şekli var onu bağlayan herkes istediği yere girebiliyor. madem amaç saçı göstermemek onu bağlasınlar efendim neden türban?
o değilde akp iktidara gelmeden önce her allahın günü sırf bu sebeple eylem yapan kızlar, kadınlar akp iktidar olduktan sonra bu eylemleri bıçak gibi kesilmiştir.
hani ortalıkta bir değişiklikte yok aynı tas aynı hamam.
türbanı sömürenler tarafından kullanılan birkaç gerizekalı dışında kimsenin mevcut durumla bir derdi olmadığı aşikardır.
sonrada bana gelip türban siyasi simge değildir diye ağlamayın dürzüler sizi.
özet geçiyorum: dinciler din simsarlığını yapmak için türban yasaklarının en büyük savunucusu olmaya devam edeceklerdir.