tüm üniversiteler paralı olmalı

entry118 galeri0
    75.
  1. yıllardır yaralanmakta olan sosyal devlet anlayışınının yarasının derinleşmesi halidir.

    ayrıca gerizekalı bir söylemdir; mantıklı bir açıklaması yoktur. ne yani? şimdi çokça mezun veriliyor, niteliksiz mezunlar sağa sola mı yayılıyor şimdi?

    o zaman parayı basan nitelikli olacak! para nitelikli eğitim mi demek olacak?

    özelleştirin... bunu da. aferin.

    batı öyle yapmış, amerika öyle yapmış... siz de yapın!

    -ne dersiniz? türkiye amerika olur mu?
    -türkiye'den bi bok olmaz bu kafayla, bu yöneticilerle!
    -pakistan da mı olmaz? malezya da mı?
    -senden de cacık olmaz...

    sizden de! ey yöneticiler!!...
    0 ...
  2. 76.
  3. ensesi kalın ailelerin işine gelebilecek bi sözdür fakir fukarayı anca süründürür.
    0 ...
  4. 77.
  5. Eğer vergimi veriyorsam, eğitim ve sağlık gibi hiçbir devlet hizmeti paralı olamaz dedirten hadise.
    (bkz: vahşi kapitalist sistemin önerisi).*
    (bkz: öğrenciyi müşteri yapma).
    0 ...
  6. 78.
  7. kuru kuruya 3 5 soru çözüp inekleyerek mis gibi bölümleri kazanan bünyeleri ziyadesiyle rahatsız edecek uygulama. ama rahatsız olmaları bence yersiz. ayrıyetten herkes okuduğu okulun hakkını vermeli. bu da parayla olur. nakit para. cashhh..

    böylece kimse okulu bi eğlence yuvası ya da siyasi yapılanma yeri gibi göremeyecek. ülkücü serseriler, türban şovcular falan olmayacak. herkes okulu biran önce bitirme derdinde olacak. disiplinsizlik yapmak zorlaşacak vs. tebrik ediyorum. süper.
    0 ...
  8. 79.
  9. paramı * * * sayın yök başkanı öderse seve seve destekleyeceğim teklif.

    edit: eski yök başkanına zalim diyen hakaretler eden islamcı basına * da selamlar eder zalim olmayan yök başkanları ile mutluluklar dilerim. *
    1 ...
  10. 80.
  11. ülkemizde dile getirildiğinde ''parası olmayan okumasın mı'' , ''bin bir zorluklarla üniversiteyi kazanmış bu ülkenin fakir ama zeki çocukları ne yapacak ? '' gibi demagojik sığ tepkilerle karşılanarak beklenenin aksi bir sonuç vermemiştir.

    eğer meseleyi devlet-birey ilişkisi içinde incelersek daha veerimli olacağı kanaatindeyim.zamanla topluluklar halinde yaşamaları zaruri hale gelen bireylerin, kabaca birbirleri arasındaki anlaşmazlıkları çözmek, bireyleri birbirine karşı korumak için devlet denen büyük bir örgütün oluşturulması ihtiyacı hissedilmiştir. icat edilen bu devlet bünyesinde var ettiği alt kollarla (bürokrasi) insanların sorunlarını gidermeye, ortak amaçlarına hizmet etmeye calışmıştır. bireyleri birbirine karşı koruyan adalet sistemi oluşturulmuştur, hayatın kolaylaşabilmesi için altyapı yatırımları, yollar, köprüler yapılmıştır, topluluğu dışarıya karşı korumak için güvenlik güçleri oluşturulmuştur. ancak devlet bunları yaparken ortaya yeni bir sorun çıkmıştır. bu hizmetlerin finansmanı? bireylerin teker teker bu hizmetlerden edindiği fayda hesaplanamayacağına göre mecburen ''her birey gelirine göre vergi vermekle mükelleftir'' denilerek alınan vergilerle bu ortak harcamalar finanse edilmiştir..

    yukarıda özetle ne diyoruz? devlet yaptığı hizmetlerden kim ne kadar faydalanıyor hesaplayamadığından ötürü herkesten ayrı ayrı aldığı hizmetin bedelini tahsil edemiyor. dolayısıyla her bireyden gelirine göre vergi alıyor, oluşturulan havuzdan bu hizmetlere ödenek ayırıyor. nihayet hayatınızda hiç geçmeyeceğiniz köprünün parası da sizin verginizle yapılabiliyor.

    şimdi dönelim universite meselesine ; aynı koşullar univerite eğitimi için geçerli midir? universitede hizmet alacak öğrenciler bellidir. universitenin vereceği hizmetin maliyetleri (hoca ücreti, hizmetli ücreti, bina giderleri) bellidir. o zaman neden herkes aldığı hizmetin parasını ödemesin. hadi biraz da ben duygu sömürüsü yapayım ; ardahanda açtığı oto tamircisinden üç kuruş para kazanan ahmet efendi, ilkokul mezunu çocuklarının rızkından kesip, marmara universitesinde bmw ile okula giden berkecanın eğitim masraflarını ödemek zorunda mıdır? devletin neden her isteyeni bedava universite okutmak gibi bir görevi olsun?

    kaldı ki turkiyede zaten üniversite seviyesine gelene kadar maddi imkansızlıkları olanlar -istisnai durumlar muhakkak vardır- elenmektedir. lise giderleri, dersane ücretleri derken oraya, universite kapısına gelmek bile belli bir maddi yeterlilik istemektedir. yani zaten universiteye girenler parası olmayanlar değil. neden parası olanları parası olmayanlardan (parası olanlardan da) aldığınız vergilerle okutuyorsunuz?

    bunun yanında devlet şu kadar da sosyal olsun diyoruz : universiteye girmek isteyen öğrenciye kredi versin (diyelim ki yılda 1000 ytl). öğrenci bu krediyle universite ödemelerini yapsın. daha sonra mezun olan kişi hayatını bir düzene soksun (askerlik, evlenme, iş bulma vs göz önünde bulundurduğu zaman örneğin 32 yaşına gelsin) ondan sonra 15-20 yıl vadeyle kendisinden bu krediyi geri ödemesi istensin. bu şekilde ne kimse kimseye yük olsun, ne de parasızlıktan okuyamayan olsun. devletin sosyalliği ancak bu kadar olur, fazlası beleşçiliğe girer.
    1 ...
  12. 81.
  13. diyen içinde "sit" geçtiği için sit alanlarıyla karıştırmış olacak.
    0 ...
  14. 82.
  15. 83.
  16. 84.
  17. sosyal devlet anlayışıyla çelişen durum
    sağlık eğitim ve güvenli devletin koşulsuz sağlaycağı 3 şeydir.
    0 ...
  18. 85.
  19. öss'yi kaldırabilmek için en basit çözümdür. o zaman parası olan istediği yere kaydını yaptırabilir. şimdiki gibi barajı geçme derdinden de kurtulurlar.
    0 ...
  20. 86.
  21. türkiye şartlarında gençlere üniversite okumayın demektir. içinde bulunulan ekonomik şartlar düşünülürse bir çok üniversite öğrencisi diğer ülkelere göre az sayılabilecek harçları bile yatırmakta zorlanırken, daha da arttırılarak ancak onlara okumayın denilmiş olur. gençlere yardımcı olup ekonomik şartlarını iyileştirecek çözümler aramak yerine türk zekasıyla bulunmuş çözümsüzlüktür.
    1 ...
  22. 87.
  23. ya merak ettiğim bişey var. bedava olan var mı? zaten senede veriyoruz en az 800 küsür tl parayı. üniversite devletin sunduğu yarı kamusal bir maldır. biraz maliye anlatalım size. devletin sunduğu mallar dörde ayrılır.
    1- tam kamusal mallar. örnek olarak milli savunma. bu malların özellikleri bölünememesi ve fiyatlandırılamamasıdır.
    2- yarı kamusal mallar. örnek olarak üniversite. özelliği bölünebilir ve fiyatlandırılabilir. ancak fiyatı sağladığı pozitif dışsallıklar nedeniyle fiyatı ucuzdur.
    3- özel mallar. kısaca kitler. tani thy falan. devlet çok masraflı olduğu için bizzat kendi sunar bu hizmeti ama parası neyse onu da alır.
    4- erdemli ve erdemsiz mallar. bunlar da devlet tarafından üretebilen ama özel sektöre de * devredilebilen mallardır. erdemliye örnek olarak yetiştirme yurtları, huzur evleri falan verilebilir. bunlar özel sektöre de devredilebilir. ancak erdemsiz olan mesela tekel ürünleri falan bunlar sadece devlet kontrolünde üretilip satılabilir.
    şimdi konumuza gelirsek üniversite yarı kamusal bir maldır. sağladığı dışsallık nedeniyle de fiyatı olması gerekenin altındadır. şimdi siz bunu alıp da özel mallar sınıfına katarsanız yani gerçek fiyatıyla sunarsanız sağladığı pozitif dışsallıkları hiçe sayarsınız. ha bu arada pozitif dışsallık deyip duruyon o ne ki diyen varsa o da bir olayın başka olaylara olumlu katkı sağlamasıdır. mesela üniversite öğrencisi eğitim alarak kendisine fayda sağladığı gibi toplumun genel bilgi düzeyini artırdığı ve topluma faydalı olduğu için dışa da fayda sağlar. bu pozitif dışsallıktır. negatif dışsallık da var. o da mesela sigara. sigara içen kendine de zararı var yanındakilere de. bu konumuzla alakasız olduğu için geçiyorum. işte dediğim gibi sağladığı pozitif dışsallık göz ardı edilerek bunu özel mal kapsamına alırsak üniversite okuyabilecek insan sayısı azalır. veya daha niteliksiz insanlar baba parasıyla hak etmeden orda olurlar. bu da toplumun genel bilgi seviyesini düşürür. bu da toplumsal refahı azaltır ve gereksiz insanlar iyi yerlerde olduğu için toplum çöküşe girer. şu anki şartlarda eğitim gerçek fiyatıyla sunulamaz. ha ne zaman ki tam liberalizme kavuşuruz ve herkes çocuğunu yüksek fiyatlarla okutabilecek durumda olur, durumda olmayanlarınkini de devlet karşılar o zaman yapılabilir ama şu anki şartlarda mümkün değil.
    0 ...
  24. 88.
  25. 89.
  26. nasıl bir sınama yapılacağının şaşırılmasıdır.
    adamlar bizi istemiyorlar işte belli.
    (bkz: istenmediğim yerde durmam)
    0 ...
  27. 90.
  28. gerek devlet üniversitesi gerek özel üniversite olsun hepsi paralıdır. daha ne kadar paralı olabilir ki. yok harç parasıymış yok yemek parasıymış yok kitap bilmem ne parası...
    3 ...
  29. 91.
  30. 92.
  31. tüm üniversiteler paralı olsun, caddebostan'a gelenden kira alayım, kodesten çıkmak için şans kartım da var. monopoly'nin kraliçesi ben olayım ben!

    ilköğretimi sekiz yıl zorunlu yaparlar. okula gönderilmeyen kız öğrencler için kampanyalar düzenlerler "baba beni okula gönder!" sloganları falan fişman...
    lise bitince de "dur senin paran yok pis sefil, artık okuyamazsın" mı denilecek bu kızlara.
    endüstri meslek liselerinin önünü açmak için küçük beyinlerini zorlar zorlar dururlar, ortaya çıkan bir halta benzemez o ayrı... ön açma, sonra tıkamak için mi yapılmış olacak yani?
    e oldu olacak bir ilahiyat fakülteleri ücretsiz olsun yurdum gençleri bir o yönde ilerlesin, dursun.
    2 ...
  32. 93.
  33. tüm üniversiteliler paralı omalı = tüm üniversite öğrencileri sikilmeli. diye tanımlanır bu ancak sözlük. var mı daha alası? parası omayan cahil kalsın değil mi sözlük? vurun fakire vurun fakire...
    0 ...
  34. 94.
  35. 95.
  36. sistem tarafından sömürülen kesimin zaten kötü eğitim aldığı ülkemizde, sistemin uşağı olmuş yöneticilerin onca yaptıkları arasında kaynamış, bir başka uşak yz özcanın söylediği "çüşş" dedirten rezil söz öbeği
    0 ...
  37. 96.
  38. harç fiyatlarını dikkate alırsak az para vermiyoruz...
    0 ...
  39. 97.
  40. son derece yerinde bir tespittir. bütün üniversitelerin belli bir fiyatı olmalı ve parası olmayan okumamalı..*
    0 ...
  41. 98.
  42. - tüm üniversiteler paralı olmalı dimi abi?
    - parasını sen vereceksen neden olmasın yarraam.
    4 ...
  43. 99.
  44. bu sayede her yere sırf siyasi kaygılarla gereksiz yere üniversite açıp devletin parasının boşa harcanmasının önüne geçileceğini düşündüğüm fikir. herkes köklü iyi okullara gitmek ister, beleş olmadıkça kimse taşrayı tercih etmeyeceğinden onlar zamanla kapanır ve vergilerimiz daha az boşa gider.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük