tanıyorum o kızı. iyilik meleği herkesin insanlığı arkadaşlığına on numara destek verdiği ama kimseyi kabul etmemesi ile de uzaktan uzağa sürekli eleştiri alan kızdır.
diğerlerini bilemem ama benim tanıdığım kız, üniye gelince biri ile arasında bişiler olmuş, yine sevgili olamamışlar ve çocuk yurt dışına gitmiş. vay sen misin giden! bide çocuk her ne kadar kendi kariyeri için gitsede giderken "sen beni kendinden mahrum ettin, bensiz kalacak, kalma sessiz, sizsiz ben neylerim, dürüyemin güğümleri kalaylı, aşk beni neyledi, mecnun oldum, agora meyhanesinde " nidaları ile gidincede tabi kıza da gün doğdu. asla ulaşamayacağı ayrı dünyalara düşen iki melankolik aşık olup çıktılar. kız bildiğin yurdundaki bütün herkesin beynini o çocukla alakalı doldurmuş. uzaktaki kahraman yakındaki tutabildiğin bir kalpten daha çekicidir. kızlar melankoliyi sever dimi.
sonra efendim bu kız arkadaşın bir sürü taliplisi çıktı (buna bende dahil). o uzaktaki aşık herbirimize bir set oldu. ancak şöyle bir durum oldu ki herkes rahatça ilanı aşk edebildiler. yani kız arkadaşça yaklaştı, en başından beri hep arkadaşız dedi ancak yaklaşan herkesi yaktı. ilanı aşk eden kimseyi küçümsemedi, kimseyi aşşalamadı, uygun bir dille yok dedi ama herkes kendini bu kıza aşık olmaktan alı koyamadı. penceresinin altında seranat mı yapanlar, bastalar börekler, ergen bunalımına girenler, 20 kişilik çay partileri düzenleyenler, neredeyse sinema kapattırmaya kadar gidenler (kıza kefilim, ölümüne bir annenin alda evlen diyebileceği tarza sahip bir kız) reddettikçe, talipleri arttı, talipleri arttıkça kız reddetti.
bir kızın sevgilisinden görebileceği her türlü ilgi ve alakayı taliplerinden gördüğü için ve bu anlamda aşırı doygunluk ve şımartılma seviyesine ulaştığından bir kişiye bağlı kalmama gibi bir politika izler oldu (ki bu politikayı yapma konusunda bilinçli bile değildir, o hala öteki elemana aşık olduğunu düşünüyor, kendi beynine onun bir paravan olduğunu kabul bile ettiremiyor). zaten sevgili olsanız bile öyle el süreceğiniz, öpüp koklaacağınız bir kız değil (göstermezde vermezde, o gösterip vermeme konusunu sevgi başlığı altında yapıyor)
velhasıl kelam sevgili sözlük okuyucuları. böyle bir kıza bende tosladım hemde ne toslama, bildiğin onu tanıyalı 4 yıl oldu, 5. yıla giriyor ama bugün jadean kalk gel bi çay içelim dese (hiç bişi vaad etmeden) minibüsle 1.30 saatte gideceğim mesafeyi koşarak aşarım.
bu kızlar fenadır, insanı çileden çıkartırlar. acele evlendirilmeleri gerekmektedir.
bu kızımız kariyerine odaklanmıştır. geçmişte ne yaşadığı kimse tarafından bilinmez ama herkes bunu içten içe merak eder hakkında bir sürü de dedikodu döner. okuyorsa dersleri çok iyidir ya da iyi olması için çok çaba sarf ediyordur, çalışıyorsa işinde başarılıdır ya da başarılı olmak için uğraşıyordur. kısacası hayattan beklentisi aşık olmak, sevmek, sevilmek, bi süre sonra evlenmek gibi şeyler değildir. belki içten içe bunlara imreniyordur ama beklentisi bu değildir... çok başka dünyaların insanıdır apayrı bi kafası vardır. bi de mümkünse benim en samimi arkadaşım olsundur çok iyi anlaşırız.
alternatifsiz kızdır.güzeldir,bakımlıdır,zekidir,çeviktir falan fişman.kendine göre beyfendi,kişiliği oturmuş bir erkek bekliyodur.veya direkt evleneceği insanı bekliyodur.ya da monaco prensini bekliyor da olabilir.
fm oynayan kızdır. Orada önemli bir oyuncusu için "Tüm teklifleri reddet" seçeneğini seçmeye alışkın olduğundan, bilinçaltı tüm teklifleri reddetmeye meyillidir. Bu yüzden reddeder yani, bilimsel yönden incelemeye gerek yok.
