dün kaydolduğum platformdur. biraz geciktim gibi sanki ama olsun. facebooka nazaran daha sakin, kafa ütülemeyen bir yere benziyor. şimdilik yeni gelişmeler bu kadar. *
hayatı kolaylaştıran hesaplarıda oluşmaya başladı.Dizi takip eden sosyal kadınlar _DiziTakip hesabını follow edip, fatmagulu - kuzey guney'i falan kaçırmıyorlar. bir nevi reminder görevide görüyor.
sadece ünlü gazetecilere twit atayım da targel projesi duyulsun diye girdiğim sosyal ağ beni benden almış facebooktan soğumama neden olmuştur.
not: yeni başlayanlar için targel; 7500 adet ziraat müh. ve veteriner hekim alımının yapıldığı geriye 2500 kişinin kaldığı tarım geliştirme programıdır. 2011 bitmeden son 2500 kişinin de alınması için çabalama devam etmektedir.
Facebook'tan soğumaya başladığım dönemlerin basiydi. Eski sevgililerimden facebook yuzunden ayrılmak zorunda kalmıştım. Etiketlendigim fotolardan sonra mahallenin yogurtcusu bile, " helal olsun Amsterdam'ı fethetmissin " hadi bakalim diyerek bana gaz vermişti. Arkadan annem face hesabi acip yazdığım iletileri beğenmeye başlamıştı. Sonra kendi kendime dedim ki " özel hayatını ve kimligini bu kadar deşifre etmek ne kadar dogru" kesinlikle dogru degildi. Twitterla tanışmam da bu doneme denk gelir. Bastan nasil kullanıldığını anlayamamis olsam da daha sonra yazdığım iletileri follow eden takipçilerinin rahatlıkla beni izleyebildigi, yazma satırının 140 karakterler sınırlı tutulduğunu anladığım ve iletilerimi begenen insanların retweet yapmak suretiyle kendi takipçilerine iletebikdigi, yazar sanatci siyasetci gibi kesimlere dogrudan mesaj atabilme şansına sahip oldugun, bastan garip gelse de sonradan kolay kolay vazgecemedigim sosyal ağ.
neden her saçma şey tt olurken, atatürk ilkeleri̇nin meb'den gitmesi hiç ortalarda değil? pardon ama #mebboykot
twitter kullanan arkadaşlardan bir destek.
kendinizi -isterseniz- güzelce ifade edebileceğiniz micro müessese. dünkü forza inter tt'si ve niceleriyle arada hayalkırıklığı yaşatsa da kullanılası her zaman.
bazen insanlar tarafından aşırı ciddiye alındığını düşünsemde, takip listenizdeki kişilerin varlığına göre bazı faydalarını görebileceğiniz sosyal paylaşım sitesi.
mesela böyle sisyasi yönü güçlü olan bir arkadaşınız varsa an be an türk siyasetinde ki anlık gelişmelerden haberdar olabiliyorsunuz.
lig tv'niz yoksa futbol meraklılarından an be an skor tahmini alabilirsiniz. hatta biraz iyi arkadaşlarınız varsa link bile verebilirler size.
böyle uygulamalar tamam ama bazıları varki arkadaş gidiyor aforizma cennetine çeviryor. hele o aforizmalardan sonra yazılan "nası cümle ama" nidaları yok mu..ifrit oluyorum.
koca koca insanların sağdan, soldan aforizma arakladığı sosyal platform. aslında herkes kendi yaşam tarzını yansıtsa mikroblog havası esecek lakin, facebook ile hayatımıza giren kendini olduğundan farklı gösterme durumu twitter ile devam etmekte. twitter türkçeleştikten sonra kalite büyük oranda düştü. sıradan birinin profiline göz gezdirdiğinizde en az 100 takipçisi olduğunu görüyorsunuz. oysa ki daha doğru düzgün ileti bile girmemiş. bunun tek nedeni takip edeni takip ederim akımı. bu şekilde insanlar kendi kitlesini oluşturduğunu zannediyor ama bu kitle okumayan, yalnızca bilgi kirliliği yapan bir kitle.
bu kadar çok insan kullanıyor, bu kadar büyüdü bu site ama hala daha mesaj geldiğinde farketmemi sağlayacak bir göstergesi yok efendim. rastgele girersem mesaj kutusuna görüyorum mesajları. mesaj gelince şu mesaj kutusu ne biliyim ışık verse bi, yanıp sönse falan bi atraksiyonlar yapsa da anlasak di mi twitter ? bu kadar basmıyo mu kafaları anlamıyorum. bu tür eksiklikleri ile şaşırtan ama baya da zamanımızı çalan paylaşım sitesidir.
1 senedir sahip olduğum son birkaç aydır tam anlamıyla kullandığım site. insanı kendi kendine konuşmaktan mı alıyor yoksa daha da mı alıştırıyor tam olarak karar veremedim ama alışınca bi parçanız oluyor. birde hiçbir zaman benim için facebook'un yerini alamaz derdim, aldı.
