bazen, tepenizde tepinen (türk) üst kat komşunuz..
bazen, tartıda üçkağıt yapan köşedeki (türk) bakkal...
bazen, izinli bir gösteride saldıran (türk) polis..
bazen, posanızı çıkaran (türk) yöneticiniz..
bazen, hakettiğiniz halde A vermeyen (türk) öğretmen..
bazen, kapısında süründüğünüz ssk nın (türk) doktorları..
bazen, karısını döven (türk) koca...
bazen, çocuklara işkence eden (türk) anne...
ben bunlar sadece türkiye de oluyor demiyorum. sadece bu şekilde açılan bir başlığın altına girilen yazıların yanlışlığını hatırlatmak istiyorum..
eğer başlık şöyle olsa idi yazıları anlardım.. " türk olduğu için türkten nefret eden türk " ve derdim ki ;
eğer türkten türk olduğu için nefret eden bir türksen faşistsin!
yasadigi toplumu ve kisileri elestirmek elbette ki bu ulke cografyasi uzerinde yasayan her bireyin en dogal hakki dir.
ulke ve millet olarak sutten cikmis ak kasik olmadigimiz zaten gun gibi asikar. bunu kimse inkar etmiyor ki zaten. inkar edenin zaten aklindan suphe ederim.
ama;
elestirmenin ve kavga etmeninde bir serefi, hasiyeti ve kurallari oldugu bilinmeli dir.
elestirmek demek "kenar mahalle karilari " gibi cirkeflesmek degil dir.
her seyin bir kurali var dir.
internet cahili eli kanli bir katil nasil bir ulkeyi temsil eder? bu nasil bir dusunce dir? insanlarin vicdanina birakiyorum?
kavgada bel alti vurulmaz;
(bkz: turkiye nin utanc veren ikiyuzlulugu)
(bkz: turk dunyanin en mukemmel insanidir)
saga sola comkurerek, salyalar akitarak eline gecen her seyi karsindakine firlatarak elestirmek ne kadar etik bir davranistir tartisilir.
kimse tek tip elbiseyi ve tek tip yasami desteklemiyor. bu ideolojiyi destekleyen bir zamanlar gotunu yaladiginiz, simdi ise milliyetcilik ile bir tuttugunuz demir perde ulkeleri oldugunu unutabilirsiniz. cin "de " mao amcanizin rusya"da stalin dayiniz degilmiydi? tek tip dusunce icin milletin anasini belleyen.
neyse;
sozluk, forum gibi karsi dusuncelerin birbirini besledigi ve karsi dusunceler sayesinde bir birini tamamladigi olusumlarda elbette ki tartismalar ve elestiri olacak tir. olmamasi dusunulemez.
ama;
elestirmek ile hakaret etmek arasindaki ince cizgiyi iyi hesaplamak, "ben cok marjinalim" ayagina kenar mahalle dilberi gibi;
"hanim hanim senin agizina sicarim" tarzi cirkeflikler ile ne kadar yol alinir?
tartisilir.
belki de öyle bir insandır ki ;
galatasaraylıdır, avrupa maçlarında fenerbahçenin rakiplerini tutmaktadır...
fenerbahçelidir, avrupa maçlarında galatasaray aleyhine tezahürat etmektedir..
bunu yapmak turklerden nefret etmek anlamına gelmeyebilir, fakat ne yazık ki öyle bir duruma geldik ki; bir hollanda takımı, bir fransız takımı türk takımını yenince sevinir oluyoruz...
aslında hakkında entry girilmeyi bile hak etmeyen, kendi milletini aşağalayarak aklınca kendini üstün gören, kendini bir halt sanan, aslında özünde kendine güvensiz, ezik ve diğer milletlere yalaka insan modelidir. aslında bunlar sahiden de birer halt tırlar. bu nedenle bu zihniyette kişilere türkiye' nin zaten ihtiyacı yoktur, nefret etmedikleri herhangi bir yere memnuniyetle gidebilirler.
ayrıntı için lütfen kelime anlamını inceleyiniz
(bkz: halt)
farklı olmak herzaman ilgi çekmiş ve zarardan çok fayda görülmüştür. bu yolda en marjinal olunacak şey turk olarak turklerden nefret etme ve halk kardeşliği adı altında düşmanlık yaratmaktır.
marjinal olmak ugruna yasanan her olumsuzlugu ve kotu olayi bir millete mal eden sosyolojik vaka.
devamli at gozlukleri ile dolastigindan sabitlesmis fikirlerinin degismesi imkansizdir. elestirmek ile hakaret etmek arasindaki ince cizgide bata cika ilerleyen bu organizma kitaplarda okudugu ve ezbeledigi suslu kelimeler ile beslenir cogu zaman.
(bkz: turkiye nin utanc veren ikiyuzlulugu)