öldüğünde 5. sınıftaydım, annemin vefat haberini televizyondan duyduğunda uzun süre ağladığını hatırlıyorum. ben pek idrak edememiştim işin detayını. bulgaristan'da yaşanan zulüme dur deyip, 600 binden fazla türk'ün anavatana gelmesini sağlayan kişi olduğu için biz göçmenlerdeki yeri çok daha başkadır. allah rahmet eylesin.
diger liderlerle karsilastirilmasi bile gereksiz olan, ulkenin onunu acan kisi. her ne kadar bir avuc insan ona kufretse de gunes balcikla sivanmaz. tarih her zaman oldugu gibi hakemligini yapacak ve onu yuceltecektir.
o olmasa internete girip sabahtan akşama kadar sözlüklerde ahkam kesemeyeceğini bilmeyenler tarafından hala küfredildiğini gördüğüm, türkiye cumhuriyetine çağ atlatan büyük lider.
bir diğeri için (bkz: recep tayyip erdoğan)
12 eylül darbesinden sonra halkın umut olarak gördüğü bu memlekete kısa vadede iyi işler yaptığı görülen lakin iktidarından 20 yıl sonra ne yaptığını '' yeni yeni '' anlaşılan şahsiyet.
benim anı defterimde, kendisi hep ama hep şu sözleriyle anılacak ;
suikastden kurtulur ve ayağa kalkar ;
'' allah'ın verdiği canı ancak allah alır. ''
ve zaten bu sözler, bu duruş özal'a oyları için yetti.
tarikatları oy kaynağı haline getirdiği sanılan adam. halbuki 70'lerde yaşanmış meşhur bir olay vardır. süleyman demirel zamanın nur cemaati liderleriyle görüşüp, seçildikleri halde kendilerinden 3 tane bakan çıkaracakları sözünü verir, eğer kendisini desteklerlerse. seçimler yapılır, kabine belli olur ve nurculardan sadece 2 bakan vardır kabinede. nurcu liderler giderler süleyman'a, hatırlatırlar verdiği sözü ve alırlar cevabı: "e, ben varım ya! başbakan!"
sözün özü rahmetliden çok zaman önce başlamıştır tarikatları oy kaynağı olarak görme olayı.
dış borç, terör, irtica, enflasyon gibi belaları başımıza sarmış; yarattığı kaymak tabaka, liberaller ve arkasını yasladığı abd tarafından çok sevilen kişi. ayrıca kendisinin bu ülkeye attığı en güzel kazık tarikatları oy kaynağı haline getirmesidir.
türkiye' nin 80 ihtilalinden sonra aşama kaydetmesini sağlayan, cesur kararlarıyla türkiye' ye çağ atlatan anavatan partisi' nin lideri, iki dönem türkiye cumhuriyeti başbakanı ve son olarak vefat edene kadar türkiye cumhuriyeti cumhurbaşkanı olan büyük lider.. bugün hala parti liderleri tarafından referans gösterilen, seçmene özal' ın varisi biziz diyerek oy talep edilen önemli bir siyaset adamı.. dört eğilimi birleştiren sempatik insan.. malesef türkiye onun yokluğunu halen daha dolduramadı
'bu memleketin kahramanlara ihtiyacı var ve ne hazindir ki bu memleket hiçbirzaman kahramanlarına sahip çıkamamıştır' söylevinin muhatabı olan çok büyük adam. 1) özal, 2)adnan kahveci ; bu memleketin Atamızdan sonraki en büyük şansları ve şanssızlıkarıdır. gelgelelim bu memleketin insanı ne adamdan anlar ne liderden, bilmeden-utanmadan eleştirir. eleştirenlerinde %90 ı tuzu kuru, sokaktan uzak,varoşlardan anlamayan zengin insanlardır. sebebiyse özal ın bunları sokaktaki halkla aynı seviyeye getirmesidir. en basitinden o olmasaydı 2010 türkiyesinde hala daha halk stokçularla uğraşır, kooperatif denen basit olguyla tanışmayıp ev sahibi bile olamazdı.Allah rahmet eylesin,mekanı cennet olsun....
"24 Ocak Kararları" olarak bilinen ve 24 Ocak 1980 de Türkiye' de liberal ekonomi politikalarının uygulanmaya başlamasını sağlayan, kurduğu Anavatan Partisiyle iyice törpülenmiş ve birbirine yakınlaştırılmış politik eğilimleri bir potada eritme sloganıyla ciddi güç kazanarak ülkeyi Başbakan olarak yöneten, sonrasında da Cumhurbaşkanlığı yapan ve şu anda yaşamayan eski siyasetçi.
1983 seçiminde %45 oy alan partisinin zihniyeti, 2007 seçiminde %47 oy alan akp'nin zihniyetiyle örtüşmektedir. iki ana ayak: islamcı* ve liberal*. çeşni olarak göstermelik milliyetçilik, ağa destekli kürtçülük. hanedan mantığı.
şu anki iktidar, erbakan'dan ziyade bu adamın takipçisidir. zaten melih gökçek gibi birçok akp yıldızı, bir zamanlar özal'ın adamıydı.
10 senede türkiyeyi ülkeler liginde 3. gruptan 2. gruba çıkartmışdır.türkiye ye çok faydası dokunmuş siyasetçidir.kanaatim o ki ülkeye fayda anlamında toplam başarı yönünden muadil devlet adamları merhum menderes ve başbakan recep tayyip erdoğan dan daha başarılıdır. farklı eğilimleri birleştirebilen ciddi bir vizyon adamıydı.çok dua alıyor allah rahmet etsin.
bir dönem, yasaklı zihniyetin kurbanı olmuş ve ülkeyi terk etmek zorunda kalmış sanatçıların tekrar ülkeye dönmelerinde ön ayak olmuş, spor federasyonlarının özerklik kazanmasında rol oynamış günahıyla sevabıyla bir döneme damga vuran siyaset adamı.
anavatan partisi olağan kongresinde kendisine suikast girişiminde bulunulmuş siyasetçidir. ama o yaralanan elini sarıp, konuşmasına devam etmiştir.
peki ya günümüzde siyasiler nasıl?
kamera karşısına geçip, "bana suikast düzenleyeceklerdi ühühühü" diye ağlayan, hayali planları gerçek gibi gösterenler. birileri diyor ki bu adam mı ülkeyi yönetti?
ülkeyi şu an yönetenlere bir bakın o zaman? farkı görürsünüz.
ölümünün arkasında en az john fitzgerald kennedy nin ölümü kadar komploların döndüğünü tahmin ettiğim rahmetli babacan.
her zaman doktorların cirit attığı köşkte kalp krizi geçirdiği sırada bir tane doktor bile bulunmaması, ambulansın yolda giderken adres değiştirmesi, toksik madde testi için alınan kan örneklerini götüren hemşirenin tüpleri götürürken elinden düşürüp kırması şüpheleri arttırmaktadır.
o yıl arka arkaya eşref bitlis in uçağının düşmesi, hiram abasın ortadan kaldırılması, arkasından da albay kazım çillioğlu nun şüpheli ölümü ülkede bir tasfiye sürecinin işlediğinin emareleri olsa gerek...
bundan 30 yıl önce tabu olan konuları nasıl tartışabiliyorsak şimdilerde, gün gelecek bu konuları da tartışacağız.
