Hatta bu yoldaki üstünlük çabamız görülmeye değerdi.
Tren geçmeyen bir ilçede büyüdüm. Tren görebileceğim tek yer, yaz tatili için gittiğimiz yerdi. Ve o zamanlarda Akşam üzeri istasyona gider, vagonlara yakın bir yere oturur, elimize çekirdeğimizi alıp trenin gelmesini beklerdik. Yolcu bekler gibi...
Ve gelen tren yolcu treni ise; yolcuları, ayrılıkları, kavuşmaları izlerdik.
Yük treni ise; vagonlarını sayardık.
Tatil bitip tekrar yaşadığımız yere de dönünce; "oğlum 73 vagonlu tren gördüm lan" gibi cümleler kurar, tarihe adımızı altın harflerle yazardık.
internetin olmadığı, trenin sadece kara tren şarkısında, yeni yetme televizyonlarda ve ders kitaplarında görüldüğü yıllar...