Yasli bir amca, eşeginin üzerinde karayolunda seyretmektedir. Bunu gören trafik polisleri, amcaya takilmak isterler ve durdururlar.
Polis : Be amca, necin dakman golani? ( Golan: Emniyet kemeri )
Amca : Dakmam be işte!
Polis : E bak gördün mü, şimdi ceza keseceyik.
Amca : Kes bakalim ne keseceysan da gidecem,acele işim var.
Polis : Peki amca, cezayi sana mi yazalim yogsam eşege mi?
Amca : ???
Polis : Yani cezayi sana yazarsak beş milyon , eşege yazarsak üç milyon.
Amca : Bana kes o zaman.
Polis : Neden sana keseyon amca?
Amca : Onun sicili temiz ossun, polis yapcez onu. *
yeni alınan 205 gti ile 02:00 sularında merter e5'te hız denemesi yapılmaktadır, polis çevirir radara yakalandığımızı söyler.
-radara girdiniz gençler.
-abi yapma yaa halletsek kendi aramızda.
-siz kendi aranızda halledin isterseniz ama ben ceza yazmak zorundayım çünkü radar kayıt alıyor.
-kaçla girmişiz abi radara?
-190.
-şaka.
-gülüyor muyum lan ben.
-tamam abi kızma şimdi kaç para ödiycez biz.
-43 beş yüz. (eski parayla)
-tamam abi canın sağolsun, ama bir kıyak istiycem.
-nedir?
-ben bir 43 beş yüz de sana versem o radarın çıktısını verir misin bana arkadaşlara göstermem lazım.
-al şu makbuzu siktir git akşam akşam...
kamyon şoförü, trafik polisinin kontrol ettiği kavşakta beklemekte, bir yandan da cep telefonuyla konuşmaktadır.
polis bağırır:
- kapat o telefonu! yasak kardeşim, bilmiyor musun? yazarım cezayı!
şoför:
- ehe ehe! kusura bakma abi, görmedim seni.
polis:
- ben sabah sekizden beri burdayım!
+beyefendi aşırı hızda gitmeniz yetmiyormuş gibi kırmızıda geçtiniz ve üstelik bizden kaçtınız ayrıca--
-bakın polis bey, sizin beni yakalayabilmiş olmanız sizin de aşırı hız yapıp, kırmızı ışıktan geçmenize işaret değil midir?
+iyi tamam devam et.
yaklaşık bir hafta önceydi. servis ile Fatih sultan mehmet köprüsüne yaklaşıyorduk. servis şöförümüz bir emniyet şeridine geçiyor biraz ilerleyip tekrar sol şeride kaçıyordu. yine aynısını yaparken andien arkadan bir ses duyuldu:
- 34 ZK XXXX gördüm seni kaçamazsın, plakana ceza kesildi.
- oğlum 34 ZK XXXX duydun mu? kaçamadın.
yer: istiklal caddesi:
genelde civarda bekleyen taksilere "devam et" anonsu yapan trafik polisinden geliyor bu efsane: "ticari sigara var mı?"
yer: kavacık randy, iceberk, hendrix, apache efes pilsen one love festivalden çıkmış, bostancıda kokoreç, midye vs. götürmüş, gecenin sonunda hendrix'in evine doğru yol almaktadırlar. polis yol üzerinde bunları çevirdikten sonra ehliyet ruhsat vs. verir randy. sonunda beklenen soru gelir:
polis: alkol var mı?
randy: var biraz?
p: ne kadar?
r: 3-5 bira.
p: kaçta içtin?
r: 10 gibi filan.*
p: peki bir üfle bakalım.
r: nasıl yani alet yok?
p: üfle sen üfle.
sonunda randy olayı çakar ve talihsiz polis memurunun yüzüne üfler. kokoreç, midye, sigara vb. bilimum şeylerle şenlenmiş randy'nin nefesini koklayan memur: "öfffff... tamam tamam devam et hadi."
kırmızı ışıkta geçen bir arabayı trafik polisi durdurur.Ehliyet ve ruhsat ister.Ehliyeti uzatan adam kolay gelsin devrem der.''Devrem'' kelimesini duyan trafik polisi hemen mesleğiniz ne diye sorar.Bunun üzerine adam savcı, hakim, emniyet vs gibi memurun çekindiği mesleğini duyar duymaz.Buyrun geçebilirsiniz der. *
(bkz: Görevini hakkıyla yapmak.)
Kaç!
Öğlen saatleri. Trafikteyim. Kırmızı ışıkta dururken yandaki kalabalığı fark ediyorum. Bir polis otosu ve kalabalığın ortasında bir genç elini kolunu sallayarak konuşuyor. Kulak kesilip durumu kavramaya çalışıyorum. Çocuk yayalara kırmızı yanarken karşıdan karşıya geçmiş, tabii bunu gören polis ceza yazıyor. Çocuk, 'Herkes geçiyordu ben de geçtim' gibilerinden kendini savunuyor. Polis umursamaz bir tavırla ekip arabasına giderken yaşlı bir teyze çocuğa bağırıyor 'Kaç oğlum kaç! G.tünde plakan mı var?!'
tp: iyi akşamlar ehliyet ruhsat lütfen
v: abi elini ayağını öpeyim.
tp: beyfendi sadece kontrol yapıyoruz ehliyet ve ruhsatınızı görebilir miyim
v: allahına kurban nolayım bak çoluğum çocuğum var benim
tp: tamam kardeşim yaa bas git.. çattık haa.. **
polis : merhaba kırmızı ışıkta geçtiniz.
vatandaş : uzatma! kaç para istiyorsun.
polis : 10 YTL'ye olur, çorba parası abi.
vatandaş : al ve sus.
polis : sağol abi.
seyo88kartal penchesi ve yörsan bölge müdürü gece saat bir civarı evlerine yol almaktadir. araç plakasi trafik polislerinin akıllarına kazılı olduğundan yolda hemen durdurulur.
p: hayirli geceler ehliyet ruhsat?
y: buyrun
polis sürekli bişiler sorar ama bir açık bulamaz ve konu yogurt muhabbetine getirilir.
p: geçen hafta söz vermiştin bana yogurtla peynir yollayacaktin neden gelmedi?
y: abi yolladim ben size dediğiniz yere bıraktım.
p2: onu ben aldım.
p: benimki nerde?
y:....
s:....
k:....
seyo88 ve kartalpenchesi şoktadir. derken seyo88 birden atlar.
s:abi ben de polis çocuğuyum ama bize hiç yogurt peynir yollamiyorsun.
polisler hariç herkesin yüzünde bir gülümseme belirir. kısa süreli bir sessizlik yaşanir. ve polisler iyi dilekleriyle veda ederler.
trafik polisi-kazazede konuşması
-kazayı siz mi yaptınız?
-evet
-peki 155i siz mi aradınız?
-evet.
-bunu niye yaptınız? hadi kaza yaptın bari 115'i arama. yemekteydik.
-..?!
ana haberde izlemiştim. şöförü polis durdurur. adamın ayakta duracak hali yoktur. muhabbet başlar
polis: beyfendi şuraya üflermisiniz?
şöför: demin üfledim abicim
p: lütfen beyfendi üfleyin şu alete?
ş: şşşşş hop hop ayıp oluyor kameraların önünde
p: lütfen beyfendi zorluk çıkarmayın
şöför üfler ve 0 promil çıkar. polis gözlerine inanamaz. ve başka bi aletle tekrar dener. gene aynı sonuç çıkar. polis şaşkındır. derken şöför bombayı patlatır.
ş: abi be ben her zaman üflüyorum
p: götürün şu esrarkeşi *
yıl başı gecesi taksimden anadolu yakasına dönülmektedir, köprü gişelerinden çıkar çıkmaz çevirmeye girilir,
-gençler alkol aldık mı?
+aldık ama çok değil
-üfletelim o zaman
+üfleyelim ama bişi çıkmaz
-siz gelin bakalım şöyle ileri
+mnskym bulur şimdi bişi
-gençler hepiniz inmeyin arabadan, bi kişi yeter
+mnskym para istiyo bu
-bu ne aq, 10milyon, karizmamı sarsam bu benim almam bunu, siktirin gidin
gecenin 3'ünde ankaraya doğru ilerlerken aksaray'a girmemizle birlikte..
polis: iyi geceler. ehliyet ruhsat.
ben: iyi geceler memur bey.
polis: nereye böyle gecenin bu saatinde?
ben: valla ankara'ya gidecektik ama siz durdurdunuz.
polis: niye gidiyorsunuz bakim.
ben: üniversite'de okuyoruz memur bey.
polis: gece gece açık mı ki üniversite.?
ben: yok hocam , yani sabah dersimiz var da o açıdan.
polis: haaa..
ben:yaaa...
polis: ya bu plaka eğri sizin? ( aşağıya inilir arabadan)
ben:yok abi ne eğrisi, düp düzgün duruyo işte.
polis: eğri eğri.. baksana g harfi biraz yandan yemiş gibi duruyo. bi belini düzeltmek lazım bunun.
arkadaşım: a.q olm adam para istiyo ver bi 20 lik de gidelim.
ben: he aq ya. bende 10 var bozuk, ver bi 10 .
polis: bu ruhsat eksik gibi sanki, bi bak istersen .
ben: tabi abi.
içine bi 20 lik sıkıştırılır ve yola devam edilir.
(telsizin karşısında olması gereken trafik polisi telsizi sabah sabah ispirli bir seyyar poğaçacıda unutmuş basmış gitmiş)
v-alloooooğ, komserim sarı montlu polis abey varidi, puğça yediydi temin, allahını seversen gel al bu telefonu, çoluğ çocuun başına gözüçin, bah yarım saatir heç susmiyir, kalın sesli bir adam ariyir, sögiyir, sögiyir kapatiyir. bah allahın adını veriyrim.
polis: ehliyet ruhsat
vatandaş: en çok hangi çorbayı seversiniz?
polis: efendim?
vatandaş: yakında çorbacı var mı diyorum
polis: anladım beyefendi. inin araçtan lutfen
hulusi alın bunu nezarete götürünce de benden bi işkembe soyleyin.