topuklu ayakkakbı giyemeyen bir kadın gerçek kadın sayılmaz. bu kadar yani.
gerçek bir kadınla topuklu ayakkabı arasında bir çeşit göbek bağı vardır, sevmeyen, almayan ve yürüyemeyen bir kadın normal sayılmaz.
kısa boylu kadınları anlamaya çalışsam da uzun boylu kadınların niye giydiğini anlayamadığım son derece rahatsız insanda kalıcı sakatlıklara bile neden olabilecek güzel görünmek için çekilen onca çileye değmeyecek, bulanı yapanı alanı ayrı ayrı kınadığım ayakkabı çeşididir. dolabimda bir adet bulunmakta abimin düğününden beri kullanılmamaktadır.
kaldırımda yürürken taş aralarına topuğunu sıkıştırdığınız, uzun süre giyildiğinde ağrı yapan ama ne kadar rahatsızlık verirse versin vazgeçilmeyen, bayanlara en çok yakışan ayakkabıdır.
VAZGEÇiLMEZDiR. ÖYLE Ki YÜRÜMEYi BECEREN ÜSTÜNE ÇUVAL GiYSE SIRF AYAKKABI YÜZÜNDEN PRENSESE DÖNEBiLiR. DOLGU TOPUK OLDUKÇA RAHATTIR. TOPUKLU GiYMEYEN KADINLARA GÖRE YÜZDE ONBEŞ KAS GERiLMESi YAŞADIKLARI DA YAPILAN BiR ARAŞTIRMA SONUCUYMUŞ.
bir kadının ayaklarını bu kadar çekici kılabilen başka birşey yoktur şu hayatta heralde. dar kotlada öyle hoş durmaktadır ki. topuk tıkırtıları hiç bu kadar cekici gelmez.
kadınları seksi gösteren detayların başında gelen zımbırtıdır, hele ki ayak fetişistiyseniz durum "uu"luktur.
fakat kendisini "kadın" hissetmek için topuklu ayakkabı giyenleri anlamak mümkün değildir. abi yok anlamıyorum. mesela ben kendimi erkek hissetmek istediğim zaman şöyle bir saçıma sakalıma bakıyorum. sonra bir de aynanın karşısına geçip "aa ne taş erkeğim lan ben" diyorum. dışarı çıkılacaksa, güzelce giyinip "uu beybi"lik hale gelince atlıyorum sokağa. efendime söyleyeyim yampirik yampirik yürümeler, gövde gösterileri, karı kıza fantastik bakışlar atmalar... gerek yok lan.
topuklu ayakkabıyla özgüven mi sağlanırmış amına koyim? erkek bakınca kadınlık hissediliyorsa çok kirli bir dünyada yaşıyoruz ismet, çok.
converse'den daha rahat olan ayakkabı türü. converse denilen zımbırtı tırnak batması yaptığı için topuklunun meydana getirdiği geçici ağrıya şükredilir. şık durması da cabası.
gercektende topuklu ayakkabi ustunde yurumek ince istir. giyineni hos ve zarif goserdigi dogrudur da ertesi gun ayakta olusan sisliklerin cok can yaktigida aci bir gercektir.
bütün gün ayakta durduktan sonra akşam çıkarıldığında aptal mıyım ben kendime eziyet ediyorum sorusunu akıllara getiren hede.
çok güzel durur ve özgüven vericidir o ayrı*
(bkz: christian louboutin) o kırmızı tabanları yokmu; estetiğin doruklarına ulaşmış insan ürünüdür...
bir kadını en mutlu edecek hediyelerden biridir topuklu ayakkabı. alınız. hem ekonomiye can veriniz. hem sevdiklerinizi mutlu ediniz. *https://galeri.uludagsozluk.com/r/977/+
kadınların kendilerini "kadın" hissetmeleri amacıyla giydikleri, çok zarif ve seksi bir hava katan, takır tukur sesleriyle bütün bakışları giyen kişiye çeviren, bir ego tatmin aracıdır. çünkü topuklu ayakkabı yakışmayan hiçbir kadın olamaz. acı çektirir ama kadınlar bu acıdan zevk alırlar. çünkü o topuklar güzellik sembolü gibidir. çirkin bir kadını bile * güzel olmasa da çok havalı gösterebilir.
