oturduğunuz yerde büyük ihtimal 1 tane küçük bir delik var oradan hava gelir. ilk siz oturdunuz kendinize ayarladınız. yanına biri geldi. adam eğer kendine çevirirse hakaret sayarsınız. fakat çevirenin ne düşündüğünü bilmezsinizde. şöyleki sonradan gelen yolcu sizin klimanın yönünü ayarladığını düşünmez belkide sizin ondan 3-4 saniye oturduğunuzu var sayar. yada gerçekten yavşaktır sana ne gelcek bana gelsin azda diye düşünebilir. o yüzden ilkin sakin yaklaşılmalıdır.
kolay kolay açılmaz. açıldığı zaman da pencerelere kilit vurulur. aç dığınız an azarı işitirsiniz ha bişe duymadınız mı o dakika siz indikten sonra görün bide şöförü.
adı üstünde toplu taşıma aracının klimasıdır. özel değildir, kafana göre ayarlayamazsın, sana soğuk gelen başkasına iyi gelir, başkasına güzel gelen sana beter gelir, neticede hiç sözünü bile etmeye gerek kalmayan aracın klimasıdır.
bir türlü ayarında çalıştıran kaptana denk gelinmeyen klimadır.
kışın buz gibi havada otobüse binersin, otobüsün içi fırın gibidir. inince o soğuğu bi daha yersin hasta olursun.
yazın bunalmış bi şekilde otobüse binersin, otobüs birkaç saniye serin gelir ama sonrasında bildiğin üşümeye başlar, giyecek hırka ararsın.